Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Atama Kararına göre Prof. Dr. Ziya Selçuk'un yerine Milli Eğitim Bakanlığına Prof. Dr. Mahmut Özer atandı. Özer, görevini Ziya Selçuk'tan devraldı.
Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Atama Kararına göre, görevden affını isteyen ve af talebi kabul edilen Prof. Dr. Ziya Selçuk'tan boşalan Milli Eğitim Bakanlığına, Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Özer atandı. Atamanın, Anayasanın 104 ve 106'ncı maddeleri gereğince yapıldığı belirtildi.
3 YENİ BAKAN YARDIMCISI ATANDI
Milli Eğitim Bakan Yardımcılığına ise Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili, Prof. Dr. Petek Aşkar ve Dr. Sadri Şensoy atandı. Atamaların 3 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 2 ve 3'üncü maddeleri gereğince yapıldığı aktarıldı.
ZİYA SELÇUK'TAN AÇIKLAMA
Görevden affını isteyen ve affı kabul edilen eski Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Millî Eğitim Bakanlığı görevim bugün itibarıyla nihayetlenmiştir. Bana ülkemin çocukları için çalışma imkanı sağlayan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarımı sunuyorum" dedi.
Eski Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, görevinden ayrıldıktan sonra ilk açıklamayı Twitter hesabından yaptı. Selçuk, yaptığı açıklamada "Millî Eğitim Bakanlığı görevim bugün itibarıyla nihayetlenmiştir. Bana ülkemin çocukları için çalışma imkânı sağlayan Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı sunuyorum. Milletimize, eğitim ailemize, birlikte görev yaptığım Bakan arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Görev yaptığım süre boyunca birlikte çok kıymetli çalışmalara imza attığımız değerli çalışma arkadaşım Bakanımız Sayın Mahmut Özer Bey’e ve göreve yeni başlayan Bakan Yardımcılarımıza başarılar diliyorum" ifadelerini kaydetti.
GÖREV DEVRİ YAPILDI
Bakanlık görevini Mahmut Özer'e devreden Selçuk, MEB'de düzenlenen törende yaptığı konuşmada, 10 Temmuz 2018 tarihinde başladığı bakanlık görevinin bugün itibarıyla sona erdiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, kendisine milletin çocuklarına hizmet etme fırsatı verdiği için teşekkür eden Selçuk, görev yaptığı süre boyunca birlikte birçok projeye imza attığı çalışma arkadaşı Özer'e başarılar diledi.
Selçuk, yeni atanan bakan yardımcılarını da tebrik ederek, "Ziya Öğretmen olarak bu ülkenin çocukları için her durumda hizmet etmeye devam edeceğim. Bizim işimiz eğitim ve öğretmenlik. Güzel ülkemin çocukları ve yarınları için yapılmış olan tüm iyiliklere, güzelliklere ve verilen emeklere her daim sonsuz bir vefa içinde olacağım ve çalışmaya devam ediyorum." ifadesini kullandı.
OKULLARI AÇIYORUZ
Özer de kendisini bu göreve layık gören Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür ederek, büyük bir sorumluluk üstlendiğini ve çok zor bir görevi devraldığının farkında olduğunu söyledi.
Son 1,5 yıldır Kovid-19 salgınının getirdiği zorluklar nedeniyle tüm dünyada ve Türkiye'de eğitimi asgari düzeyde sağlamanın ciddi bir mesele haline geldiğini ifade eden Özer, şunları kaydetti:
"Bu zor görevi Sayın Bakan'ımızdan devralırken en büyük avantajım 3 yıl birlikte kendisinin bakan yardımcısı olarak çalışmış olmamdır. Kendilerine bu süreç içerisinde ekiplerinde bana yer verdikleri için şükranlarımı sunuyorum. Sayın Bakan'ımız döneminde başlayan ve bir kısmını birlikte başarılı bir şekilde yürüttüğümüz çok önemli projeler var, bunları devam ettireceğiz. Öğretim üyesi bir eğitimci ve Milli Eğitim Bakanı olarak en temel amacım tüm çocuklarımızın, Türkiye'nin neresinde olursa olsun kaliteli bir eğitim almaları için fırsat eşitliği sağlamaktır."
NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ
Özer, eylül ayında okulların açılması için ne gerekiyorsa yapacaklarını vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Geçen 1,5 yılda pandemi dolayısıyla yaşanan kaybın telafisi için Sayın Bakan'ımızın da çok önemli çalışmaları oldu. Bu çalışmalar güncellenerek aynen devam edecek. İlk önceliğim gerekli tüm tedbirleri alarak, okulları tıpkı pandemi öncesinde olduğu gibi yüz yüze eğitime hazır hale getirmektir. Türkiye'nin geleceği için yüz yüze eğitime bir an önce geçmek oldukça kritik bir hal almıştır. Okulların açılması için vakaların belirsiz bir gelecekte tamamen sıfırlanmasını bekleyemeyiz. Pandemi dolayısıyla çocuklarımızın bedensel ve zihinsel olarak daha fazla olumsuz etkilenmelerine de müsaade edemeyiz. Artık okulları kapalı tutma gibi bir lüksümüz yoktur."
Kaynak: Diyarbakır Söz