Döviz kurunda yaşanan artışlar, kırtasiye ürünlerini de etkiledi. 9 Eylül’de başlayacak olan 2019-2020 eğitim öğretim yılı öncesi kırtasiye ürünlerinin tamamına yüzde 30 ile yüzde 40 arasında zam geldi. Yurtdışından ithal edilen ve hammaddesi kâğıt olan defter ve kitap gibi ürünlerin yanı sıra A’dan Z’ye tüm kırtasiye ürünleri yüzde 50’ye varan oranlarda zamlandı.
2019-2020 eğitim öğretim yılının açılmasına sayılı günler kala Gaziantep’teki kırtasiyeciler hazırlıklara başladı. Geçen yıla oranla bu yıl kırtasiye fiyatlarında yüzde 50’ye varan fiyat artışı gerçekleşti. Anaokul ve ilkokul birinci sınıfa başlayacak bir öğrencinin temel kırtasiye masrafları 300 ve 500 TL arasında iken, ortaokul beşinci sınıf öğrencinin maliyeti ise 500 TL’yi aşıyor.
Kırtasiyeciler stokların tükenmesiyle fiyatların daha da artabileceği uyarısında bulunuyor. Özellikle de döviz kurundaki artış ve ekonomideki olumsuz gelişmeler tüm sektörleri olumsuz etkilerken, okulların açılmasına az bir zaman kala velilerin okul masrafı da katlanmış durumda.
Bir öğrenci için yapılması gereken kırtasiye masrafı geçen sene ortalama 200-250 TL iken, bu sene ise bu rakam yaklaşık 500 TL’yi buluyor. Özellikle de kâğıt fiyatlarındaki artış, kırtasiye malzemelerinin fiyatlarını geçen yıla göre ikiye katladı.
Gaziantep Kitap ve Kırtasiyeciler Derneği Başkanı Eşref Savaş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, kırtasiye ürünlerinde yüzde 30 oranında başlayan zam oranlarının yüzde 40’ı bulduğunu ve bu yıl kırtasiye ürünlerinin fiyatlarının cep yakacağını söyledi.
Okulların açılmasına kısa bir sürenin kaldığını hatırlatan Savaş, “İnşallah 9 Eylül’de okullar açılıyor. Bir hafta önce de ilkokul birinci sınıf, ortaokul beşinci sınıf ve lise birinci sınıfa başlayacak öğrencilerimiz, okula uyum sağlama kapsamında diğer öğrencilere göre bir hafta erken okula başlayacaklar. Biz de bu vesileyle hazırlık içerisindeyiz. Kırtasiye ürünlerini diziyoruz, raflarımızı hazırlıyoruz. Eksikliklerimizi tespit ediyoruz. İnşallah yeni eğitim öğretim yılının, ülkemiz ve memleketimiz için hayırlı geçmesini temenni ediyorum.” dedi.
Geçen yıla göre yurtdışından ithal edilen ve hammaddesi kâğıt olan defter ve kitap gibi ürünlerin yanı sıra A’dan Z’ye tüm kırtasiye ürünlerinin yüzde 40’a varan bir oranda zamlandığını ifade eden Savaş, “Kitap ve kırtasiye fiyatlarında çok büyük artışlar oldu. Geçen yıla göre yüzde 25, yüzde 30 hatta bazı ürünlerde yüzde 40’lara varan fiyat artış oldu. Bu yıl fiyatlar maalesef velilerimizi, öğrencilerimizi ve bütçemizi sarsacak. Ama maalesef yapacak bir şey yoktur. Uygun fiyatlı uygun eşyaları alma niyetiyle velilerimiz yavaş yavaş kitap kırtasiye dükkânlarına uğramaya başladılar. Ancak satışlarda herhangi bir hareketlilik yok ama şu anda sadece fiyat soruyorlar. İnşallah fiyatların uygun olmasını arzuluyoruz ama yapabileceğimiz bir şey yok maalesef.” ifadelerini kullandı.
İthal ürünlere dayalı kırtasiye ürünlerinde büyük bir artışın olduğunu belirten Savaş, “Bunların çoğuna fon kondu. Fon konduğu için ayrıca vergilendirmeye tabi tutuldu. Bu ürünlerin gümrük vergileri arttı. Böyle olunca ithal olan ürünlerin hepsi nereden baksanız yüzde 30 ve 40 civarında arttı. Ham madde fiyatları da arttı. Kâğıt fiyatlarında da büyük bir artış yaşandı. Geçen yıl 10 TL olan kâğıt bu yıl 17-18 TL oldu. Nereden baksanız yüzde 40 artış demektir. Kitap fiyatlarında aynı şekilde bir artış yaşandı. Yardımcı kaynak kitaplar da maalesef el yakıyor. Ama vatandaş çocuğunun kendi rızkını keserek bunları almak mecburiyetindedir. Çünkü bu malzemeler çocuğu şekillendiriyor. Eğitim öğretim araçları eğitimin iyi geçmesine yol açıyor, çocuğun okul malzemelerini alarak daha iyi bir öğretim geçirmesini sağlıyor. Bu nedenle devletimiz bazı iyileştirmeler yapmalıdır. Bazı kırtasiye ürünlerini geçmişte olduğu gibi biraz fiyatlarını düşünürse öğrenciler de bir satıcılar için de iyi olur.” şeklinde konuştu.
Bir öğrenci için yapılması gereken kırtasiye masrafının geçen sene ortalama 200 ve 250 TL, bu sene ise bu rakamın yaklaşık 500 TL’yi bulduğunu belirten Savaş, şunları söyledi:
“Okula yeni başlayan çocuklarda eğer çanta ve giysi dâhil edildiğinde bir çocuğun 200-250 TL masrafı olur. Bunun yanında aldığı malzemeye da bağlı. Bazı veliler uygun fiyatlı ürünleri seçiyor. Bu rakam da 150 TL’yi bulur. Bazı velilerde daha iyisini alır ve bu rakamda 300 TL’yi buluyor. Fiyat artışlarının genel sebebi de ürünün kalitesi ve markası ile ilgilidir. Bu durumlar mutlaka piyasayı etkiliyor. İlkokul birinci sınıfa başlayan bir çocuğun masrafı ortalama olarak bu rakamları buluyor.”
Anaokuluna başlayan çocukların masrafının daha yüksek olduğunu belirten Savaş, “Anaokuluna giden bir çocuğun masrafı 400 ve 500 TL’yi buluyor. 250 TL’lik kırtasiye ihtiyacı yeterlidir. Ama bazı okulların anaokulu masrafları alabildiğince çok yüksek. Milli Eğitim Bakanlığı, bu konuyla ilgili bazı iyileştirmeler yapabilir ve bazı önlemler alabilir. Biz satıcı olmamıza rağmen vicdanımız buna el vermiyor. Çünkü bu ürünleri alan insanlar, maddi imkânı olmayan insanlar. Maddi imkânları iyi olanlar için çok sorun yok. Ama öyle insanlar geliyor ki, biliyoruz ki perişan, çok yoksul. Bu adam da aynı malzemeyi alıyor. Zengin ve varlıklı olan insanlar da bu malzemeyi alıyor. Bunlar arasında en azından ortalama bir fiyat tespit edilirse, ortalama eşyalar alınırsa veya markalı ürünlerden kaçınılsa daha iyi olur. Okulların ‘şu markayı alacaksın’ diye dayatmalarının önüne geçilirse bu fiyatlar daha uygun hale gelir. Bu rekabet ortamını doğurduğu için bu tüketicinin lehine bir harekettir.” diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz
