Harran Üniversitesinin öz kaynaklarıyla 2014 yılında yerli ve standart sofralık üzüm çeşitleri ülkemizin farklı yörelerinden getirtilmiş ve yetiştirilmeye başlanmıştı. Şanlıurfa’nın ekolojik şartlarına uygun, bölge için yeni üzüm çeşitlerinin tespit edilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla Harran Üniversitesi Bahçe Bitkileri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Sadettin Gürsöz tarafından başlatılan ve Arş. Gör. M. İlhan Odabaşıoğlu tarafından sürdürülen proje kapsamında tesis edilen bağda, 9 farklı üzüm çeşidi 4 yıl boyunca incelendi. Ar-Ge faaliyetleri sonucunda, 3 yerli üzüm çeşidinin bölge için ekonomik değere haiz yeni çeşitler olarak Şanlıurfalı üreticilere önerilebileceği saptandı.
İlk ürünlerin 2016 yılında alınmaya başlandığı bağda bu yıl 5. bağ bozumu başladı. Ziraat Fakültesi bünyesinde stajlarına devam eden öğrenciler; bağ bozumunda hem mesleki deneyim kazanıyorlar hem de kendi hasat ettikleri üzümleri tatmanın mutluluğunu yaşıyorlar.
Proje sonuçlarına ilişkin açıklama yapan Bahçe Bitkileri Bölümü öğretim elemanı Arş. Gör. M. İlhan Odabaşıoğlu, “Ülkemizin yerli asma gen kaynaklarının yaygınlaştırılması amacıyla başladığımız bu projede önemli bir yol aldık. Trakya ve Ege’de yetiştiriciliği yapılan farklı sofralık üzüm çeşitlerinin Şanlıurfa koşullarına adaptasyon kabiliyetlerini incelediğimiz projede; 1’i erkenci olmak üzere 3 yerli çeşidin bölgemizde de ekonomik olarak yetiştirilebileceğini tespit ettik” dedi.
Konu ile ilgili açıklamada bulunan Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bekir Erol Ak; Uzun yıllardır bağcılık yapılan Şanlıurfa ilinde modern bağcılığın yaygınlaşması amacıyla Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi olarak örnek bir bağ alanı tesis etmiştik. Şanlıurfa’da ve çevre illerimizde bağcılıktan elde edilen geliri arttırmayı ve tüketicilere daha kaliteli üzümler sunmayı kendimize hedef olarak belirledik. Bu amaçla 5 yıl önce başlattığımız bir proje kapsamında ülkemizin yerli üzüm çeşitlerinden 9 tanesini üniversitemiz Ar-Ge bağında yetiştirmeye başladık. Bugün bu çeşitlerden orta-geç mevsimde olgunlaşanlarının hasatlarını Ziraat Fakültesi öğrencileriyle birlikte yapıyoruz. Öğrencilerimiz fakültemizde hem stajlarını yapıyorlar hem de yetiştiriciliği uygulamalı olarak öğreniyorlar. Ülkemize; deneyim kazanmış ve sahada aktif olarak çalışmaya başlayabilecek ziraat mühendisleri yetiştirmek amacıyla, yaz stajlarına ve derslerimizin uygulamalı olarak yapılmasına özen gösteriyoruz. Fakültemizin yürüttüğü bu ve benzeri araştırma projeleri hem çiftçimize güncel bilgileri birinci elden aktarma imkanına sahip olma açısından hem de öğrencilerimizin en yeni tekniklere okurken vakıf olmaları açısından oldukça faydalı oluyor” dedi.
Yürütülmekte olan proje hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Bekir Erol Ak, “Elde ettiğimiz bulgular, üreticimiz için alternatif üzüm çeşitlerine yönelme imkanı sağlayacak sonuçları içermektedir. 1103 P asma ürünümüzün gerek Şanlıurfa’nın yerli çeşitleri ile gerekse denemelerini yürüttüğümüz çeşitlerle aşılamada yüksek uyum göstermesi ayrıca sıcak-kurak iklim koşullarında üzerine aşılanan çeşitlerin verimliliğini koruması bu anacın bölge bağcılığında kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğini bize göstermiştir. İncelediğimiz çeşitlerden olumlu sonuçlar elde ettiğimiz Trakya İlkeren çeşidi erkenci bir çeşit olup, Haziran ayının başında Şanlıurfa’da hasat olgunluğuna erişmektedir. Üzümün pazarlara yeni ulaştığı ve yüksek fiyatlardan alıcı bulduğu dönemde hasat olgunluğuna erişmesi, bu çeşidin bölgemizde yaygınlaştırılması gerekliliğini bize göstermiştir. Barış üzüm ürünümüz ise özellikle tüketicilerin çekirdeksiz üzüme olan talepleri dikkate alınarak bu çeşidin Şanlıurfa ekolojisine adaptasyon kabiliyeti de projemiz kapsamında incelenmiştir. Barış çeşidinin; henüz sulama yapılamayan kıraç arazilerde bile kuraklığa dayanıklı asma anaçları üzerinde bölgemizde yetiştiriciliğinin mümkün olduğu saptanmıştır” dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz