Dere üstünde taşımalı eğitim

Diyarbakır’ın Kulp ilçesine 60 kilometre uzaklıktaki Aygün köyü Heloğink mezrasında bulunan öğrenciler, yolun bozuk olmasından dolayı, dere yatağından velilerinin sırtında geçmek zorunda kalıyor.

Dere üstünde taşımalı eğitim

Geçtiğimiz yıllarda mezranın yollarının yapıldığını ancak yolların alt yapısının tamamlanmadığını kaydeden Heloğink mezrası sakinleri, yapılan yolların dar ve rampalı yapılması sebebiyle öğrencilerin okul servisine binmek için suyun içinden geçmek zorunda kaldığını belirtti. Suyun yükselmesiyle ciddi sorunlar yaşadıklarını ifade eden getiren mezra sakinleri, her gün çocuklarını sırtlarına alarak dereden geçtiklerini ve çocukları ile birlikte büyük tehlikelerle karşılaştıklarını vurgulayarak yetkililere, bölgeye köprü yapılması çağrısında bulundu.

 

8 KİLOMETRELİK YOLUN YAPILMASI

Mezra sakinleri, 8 kilometrelik yolun yapılması için dilekçe ile başvuruda bulunduklarını fakat cevap alamadıkları için kendi imkanlarıyla mazot alarak yolların bir kısmını düzelttiklerini bildirdi. 8 kilometrelik yolu her gün çocuklarını okullarına getirmek yürüdüklerini aktaran Şabettin Olcan adlı vatandaş, "Halen ilkel şartlarda tüm ev ihtiyaçlarımızı sırtlarımızda ve yük hayvanlarıyla getirip götürmekteyiz. Yine bir hastamız olduğu zaman sedyelerle aramızda ve sırtlarımıza alarak ana yola kadar getirip götürerek çok büyük eziyetler çekmekteyiz. 30 çocuğumuz okul okuyor. Mezramızda okul olmadığı için biz de çocuklarımızı 35-40 kilometre uzaklıkta bulunan Sarıçoban mezrasındaki okula gönderiyoruz. Yolumuzun ulaşıma kapalı olması sebebiyle araçlar yerleşim yerimize gelmediği için her gün bu 8 kilometrelik yolda çocuklarımızı yaya olarak dereden geçirerek ana yolu üzerine getirmekteyiz. Hem biz hem de çocuklarımız mağdur durumdalar. Yetkililerden bir an evvel yardım istiyor, yolumuzun yapılması ve çocuklarımızın cahil kalmayarak eğitimlerine rahat bir şekilde devam etme zeminin hazırlanmasını istiyoruz” dedi.

ÖĞRENCİLERİN YAŞADIKLARI TEHLİKE

Mevlüt Olcan adlı vatandaş ise köprü yapılmadığını, yollarının bozuk ve ulaşıma kapanması sebebiyle köy halkının bu şekilde yaşamaya başladığını söyledi. Yolların ve köprünün yapılması için her yere başvurduklarını belirten Olcan, “Bizim durumumuz böyle. Herkes bu dereden geçiyor. Dereden geçemediğimiz zaman yolumuz daha çok uzuyor. Öğrencileri her sabah akşam kucağımızda götürmek zorunda kalıyoruz. Her yere durumu bildirdik. Kimse ilgilenmiyor. Yetkililerden çözüm bekliyoruz” diye konuştu.

HAVA SOĞUK, GECEYE KALINCA

Bu durumun yıllardan beri çözülmediğini ifade eden Mendin Olcan isimli mezra sakini de, “Sabah çocuklarımızı götürdükten sonra akşam da çocuklarımızı bekliyoruz. Çocuk gelince yine buradan geçireceğiz. Çocukları sırtımıza yükleyerek geçiriyoruz. Bazen su yükselince geçiremiyoruz. Okula bile gönderemiyoruz. Haftada 2 gün okula gidemiyorlar bazen. Hasta olunca da aynı sıkıntılar oluyor. Yol iyi ise gidiyoruz olmazsa işimiz kötü. Çocukların suya kapılma tehlikesi de var. Korkuyoruz derede geçirdiğimiz çocuklarımızla birlikte çoğu zaman geç kalıyoruz ve karanlık olunca da yolumuz uzak olduğu ve ulaşıma kapalı olduğu için evlerimize gitmeyerek çoğu gece komşu mezralarda kalmak zorunda kalıyoruz” ifadelerini kullandı.

Okula gitmek için yola çıkan öğrenciler ise yolun karşısına geçmek için bazen sudan atladıklarını ve bazen de anne babalarının sırtında geçtiklerini söyledi.

Kaynak: Diyarbakır Söz