Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kuzey Makedonya ziyareti kapsamında, Üsküp'te mevkidaşı Nikola Dimitrov ile görüşmesinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. AB'nin Türkiye'ye ilişkin aldığı kararları değerlendiren Çavuşoğlu, "Çok da ciddiye almaya gerek yok çünkü Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA) kesintilerini daha önce yapmışlardı. Bunlar basit şeyler, bizi etkileyecek şeyler değildir." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, sivil havacılık görüşmelerinin, Rum kesimi nedeniyle zaten durmuş olduğuna işaret ederek, geçmişte de bazı fasılların bloke edildiğine dikkat çekti. Bu kararların bağlayıcı olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, "Merkez Bankasına ya da bankalara siyasetçilerin müdahale etmesini, AB her zaman eleştirir. 'Serbest piyasa ekonomisi' der ama şimdi bankaya talimatlar ya da tavsiyeler veriyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Mecburen bize gelecekler"
Çavuşoğlu, AB'nin Türkiye'ye ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Üst düzey görüşmeler olsun olmasın ehemmiyeti yok, mecburen bize gelecekler, başka kaçarı yok. Aldıkları kararların uygulanmasının mümkün olmadığını kendileri de biliyor. Neden? Rum kesimini tatmin etmek için. Saçma sapan dayanışma anlayışıyla Rum kesiminin ve Yunanistan'ın baskısıyla, affedersiniz, kıytırıktan kararlar almak durumunda kaldılar. AB ve AB yöneticileri, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından hemen Türkiye'ye gelmedikleri için pişman olduklarını söylüyor. Fakat bu konuda samimi olmadıklarını bir kez daha gördüm."
"Başlayacağız dedik ve başladık"
Sorunun, Kıbrıs Türk halkının ada etrafındaki haklardan eşit şekilde yararlanamaması olduğunu belirten Çavuşoğlu, şunları söyledi: "Rum kesimi, paylaşım AB üyeliğini de suistimal ederek, şımarık bir çocuk gibi bunu yapmak istememektedir. Biz yıllarca uyarı yaptık, 'Eğer siz bunu yapmazsanız, Birleşmiş Milletler (BM) yapmazsa, biz bunu yapacağız. Garantör ülke olarak Kıbrıs Türk halkının hakkını koruyacağız ve biz de sondaja başlayacağız.' dedik ve başladık."
"Kıta sahanlığımızda ne yapacağımıza biz karar veririz"
Çavuşoğlu, bundan sonraki süreçte Türkiye'nin atacağı adımlara ilişkin ise şunları kaydetti: "Eğer Türkiye'ye yönelik böyle kararlar alırsanız, faaliyetlerimizi artıracağız. Doğu Akdeniz'de üç gemimiz var, dördüncü gemiyi de göndereceğiz. Türkiye ile böyle yöntemlerle baş edemeyeceklerini anlasınlar. Kendi kıta sahanlığımızda ne yapacağımıza biz karar veririz. Kıbrıs halkının hakkını garanti altına almadıkları sürece oradaki faaliyetlerimizi artırmaya devam edeceğiz. Rum kesimi de AB'yi arkasına almasın, Türk tarafıyla otursun. Bizim muhatabımız Rum kesimi değildir. Burada paylaşım için Rum kesiminin muhatabı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'dir. Hakça paylaşım için masaya otursunlar. Aksi takdirde Kıbrıs Türk halkının hakkını kimseye yedirmeyiz."
Biz bu tür konuların ABD gibi ülkelerle sorun yaratmasını istemiyoruz. ABD'li olan NATO genel sekreterinin açıklaması ortada. Her müttefik kendi savunması için sistemleri istediği yerden alır. S-400 sistemleri NATO sistemlerine F-35 dahil tehdit oluşturmuyor. Savunma ihtiyacı olduğu zaman kullanılacak bir sistemdir. Testin süreci de başlamıştır. Tamamlayınca kadar da devam edecektir.
Kaynak: Diyarbakır Söz