Irak'ın kuzeyindeki "İslami Hareket"in kurucusu Şeyh Osman bin Abdulaziz'in oğlu Şeyh Abdurrahman, Afrin'de yuvalanan terör örgütü PYD/PKK'ya yönelik Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.
Harekatın Afrin'deki terör unsurlarını temizlemek için başlatıldığını belirten Şeyh Abdurrahman, Türkiye'nin daha önce Kobani'de ve diğer yerlerde Kürtlere verdiği desteğe atıfta bulunarak şunları söyledi:
"Kobani sürecini unutmamalıyız. DEAŞ oradaki sivil halka saldırdığında Türkiye, Peşmerge'nin geçişine izin verdi. Peşmerge, DEAŞ'ı oradan çıkardıktan sonra ülkesine geri döndü. Bu bize Türkiye'nin Kürtlere yönelik yaklaşımını anlamak için de önemli bir fikir vermektedir. Türkiye'yi dost bir ülke olarak görüyoruz."
Terör örgütü PYD/PKK'nın bölgede yaşayan Kürt, Arap ve Türkmenlere yönelik uygulamalarını hatırlatan Şeyh Abdurrahman, "Bu operasyon geçmişten bugüne biriken birçok sorunun neticesinde başlatılmıştır. Türkiye'nin bu operasyonu kısa sürede neticelendirmesini ve orada yaşayan kardeşlerimizin kurtulmasını temenni ediyoruz. Operasyondan sonra Afrin'deki Kürt kardeşlerimizin Suriye'deki gerçek muhalefetin içinde yer alarak bölgelerini istikrara kavuşturmaları gerekiyor. Bu sayede orada güvenli bir bölge de oluşabilir. Amerika'nın da buna razı olabileceğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
- "BU SÜRECİN EN FAZLA ZARAR GÖRENLERİ ORADA YAŞAYAN MASUM İNSANLARDIR"
Şeyh Abdurrahman, Suriye'deki iç savaşın 7'nci yılına girdiğine işaret ederek, "Orada yaşayan kardeşlerimiz zor günler geçiriyor. Dünyadaki süper güçler Suriye'de yaşananları kendi çıkarları doğrultusunda dizayn etmek için her türlü yola başvurmuşlardır. Bölgesel devletlerin rolü çok belirgin olamamıştır. Ancak bu sürecin en fazla zarar görenleri orada yaşayan masum insanlardır. DEAŞ ve benzeri örgütlerin Suriye halkına verebildiği sadece yıkım ve ölüm olmuştur." diye konuştu.
- "SURİYE'DEKİ KÜRTLER, IRAK'TAKİ KÜRTLERİN DURUMUNDAN DERS ÇIKARMALIYDI"
Suriyeli Kürtlerin bile PYD/PKK eliyle yerlerinden edildiğini vurgulayan Şeyh Abdurrahman, şunları kaydetti:
"Suriye'deki Kürtler, Irak'taki Kürtlerin durumundan ders çıkarmalıydı. İç savaştan önce kimlikleri dahi olmayan Suriye Kürtleri, Irak'ta yaşadığımız tecrübeden çok şey öğrenmeliydi. Fakat ne yazık ki bunu yapmadılar ve PYD/PKK eliyle oradaki Kürtler bile yerlerinden edildi. Birçok Kürt siyasi partisi, orada barınamadı ve çalışmalarını Erbil'de yürütmek zorunda kaldı."
Suriye Kürtlerinin, gelecekte kurulacak hükümetlerde doğru temsil edilebilmeleri için Türkiye ile daha yakın ilişki içinde olmaları gerektiğini belirten Şeyh Abdurrahman, sözlerini şöyle tamamladı:
"Suriye Kürtleri henüz geç kalmış sayılmazlar. Bölgelerinin kalkınması ve oradaki vatandaşlarının daha huzurlu bir yaşama kavuşması için Suriye muhalefetiyle birlikte hareket edebilirler. Bu şekilde gelecekte kurulacak Suriye hükümetinde güçlü bir konuma da sahip olabilirler."
Kaynak: Diyarbakır Söz