Suriye’nin kuzeybatısında muhaliflerin denetimindeki bölgelerde Nusra Cephesi ile muhalif gruplar arasındaki gerginlik devam ediyor. Nusra Cephesi’nin Özgür Suriye Ordusu şemsiyesi altında bulunan bazı gruplara saldırmasıyla başlayan gerilimin ardından altı silahlı grup, önde gelen silahlı muhalif örgüt Ahrar-uş Şam'a katılma kararı aldı.
Ahrar-uş Şam'a katılan gruplar şöyle: Şam’ın Şahinleri (Sukur-uş Şam), İslam Ordusu (Ceyşüul İslam) İdlib Teşkilatı, Şam’ın Devrimcileri (Suvvar-uş Şam), Cephe Şamiye Batı Halep Teşkilatı, Mücahitler Ordusu (Ceyş-ul Mücahidin), Fastakım Kema Umirt Grubu.
İslami referanslı Ahrar-uş Şam, bundan böyle bu gruplara ait herhangi bir karargaha ya da güvenlik kontrol noktasına yönelik saldırıları kendilerine yapılmış gibi kabul edeceğini ve bunun bir ‘savaş ilanı’ olacağını duyurdu.
Şam'ın Fethi Cephesi İdlib hapishanesini bastı
Şam’ın Fethi Cephesi (ŞFC), Astana toplantısının başladığı günden itibaren zirveye katılan bazı grupların mevzilerini hedef almıştı. Önce Ceyş-ul Mücahidin’in karargâhlarına saldırıp bazı noktaları ele geçiren örgüt, Çarşamba günü, Sukur-uş Şam’ın denetiminde bulunan İdlib Merkez Hapishanesi’ni basmıştı.
Ahrar-uş Şam, çatışmaların derhal durdurulması gerektiğini vurgulamış ve bunu gerçekleştirmek için birçok noktada önlem alacağını belirtmişti.
Astana’yı eleştirmişti
Suriye’deki ateşkesin dışında tutulan Şam’ın Fethi Cephesi (ŞFC), Astana’dan çıkan ortak bildirinin hedefi olmuştu. Bu bildiriye göre, garantör ülkeler hem IŞİD’e hem de bu örgüte karşı ortak bir mücadele yürütecek.
Örgüt, müzakerelerin hedefinin ‘devrimi amacından saptırmak, muhalifleri Esed’le barıştırmak ve ülkeyi ona teslim etmek” olduğunu iddia etmişti.
Toplantının kendisini yalnızlaştırmaya yönelik olduğunu savunan ŞFC, bundan dolayı Astana’ya giden muhalif grupları eleştirmişti.
BM’nin “terör örgütleri” listesinde bulunan Nusra Cephesi, Temmuz 2016’da El Kaide ile bağlantısını kopardığını açıklamasından sonra adını Şam’ın Fethi Cephesi olarak değiştirmişti.
Kaynak: Diyarbakır Söz