Üçüncü tur görüşmeler için yaklaşık bir ay sonrasının belirlenmesini sorgulayan bazı muhalifler, rejim güçlerinin abluka altındaki Halep'i görüşmeler başlamadan ele geçirmesinden endişe ediyor. Bazıları ise bu sürede Halep düşmese bile kuşatmanın uzaması halinde yaşanacak insani krize dikkati çekiyor.
Cenevre görüşmelerinde muhalifleri temsil eden heyette yer alan Muhammed el-Abud, yeni tur için hedeflenen tarihin Suriye rejimi ile Rusya'nın iç savaşın başlamasından bu yana muhaliflerin denetiminde bulunan Halep'in doğusunu ele geçirme planlarıyla paralel olduğunu söyledi.
Abud, de Mistura'yı taraflı olmakla itham etmediğini ancak son açıklamalarının Suriye rejimi ve Rusya'nın taleplerine uygun olduğunu savunarak, "Bu sürenin, teknik ve lojistik konuların tamamlanması için mi, yoksa rejim güçlerine Halep'in tamamını ele geçirme amacıyla mı tanındığı önümüzdeki ayın sonunda anlaşılacak." dedi.
- "Halep son sınav olacak"
Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Fransa Büyükelçisi Munzir Mahus ise üçüncü tur için hedeflenen tarihten ziyade ablukayla ilgili kaygılarını dile getirdi.
Rejimin işlerin kendi istediği gibi yürümesi için bölge halkını açlık ve hastalıkla tehdit ettiğini vurgulayan Mahus, "Halep, İkinci Dünya Savaşı'nda iki yıl boyunca devam eden, açlık ve hastalıktan ölenlerin cesetlerinin sokaklarda görüldüğü Leningrad kuşatmasına dönüşmemeli." uyarısında bulundu.
BM Güvenlik Konseyi (BMGK) İnsani İşler Koordinatörü'nün Halep'te bağlayıcılığı olan en az iki günlük acil insani ateşkes çağrısını hatırlatan Mahus, ateşkesin sağlanmamasının, muhaliflerin sadece yeni tur görüşmelerinde değil genel politik süreçte de belirleyici bir tutum takınmasına neden olacağını aktardı.
Suriyeli muhalif Mahus, yeni turun muhtemel tarihi konusunda de Mistura'nın tarafsızlığından şüphe etmediğini belirterek şunları söyledi:
"De Mistura'nın şahsına ait bir sorun yok. BMGK, Halep'e insani yardım malzemelerin sevkıyatına izin veren bir karar çıkarmalı. Ayrıca ateşkese saygı duyulmalı, rejim hapishanelerinde sayıları yarım milyonu geçen tutuklular serbest bırakılmalı. Hapishanelerde tutulanlara, insan değilmiş gibi muamele ediliyor ve kimse onlarla ilgilenmiyor."
Önceki Cenevre görüşmelerinde muhaliflerin katılımını askıya almasına yol açan faktörlerin değişmediğinin altını çizen Mahus, "Top şu anda BM ve Suriye'nin Dostları Grubu'nun sahasında. Halep son sınav olacak." dedi.
- Siyasi çözüm çabaları
Siyasi ve askeri analist İbrahim el-Cebbari de uluslararası kurumların siyasi çözüm çabalarını artırması gerektiğini belirtti.
Rejimin Halep'i kuşatması veya ele geçirmesi ihtimalinin muhalifler tarafından askeri bir zafer olarak addedilmediğini, sadece vur-kaç savaşları olarak nitelendirilebileceğini savunan Cebbari, "Önemli olan, Suriye'nin Dostları Grubu, BM ve konuyla ilgili kurumların krize yönelik çözümü, rejim güçleri ile Rusya'nın yaptığı gibi şartlarını dikte eden güç temelli değil de siyasi temeller üzerine inşa etmesidir. Bu, söz konusu kurumların ciddiyetini ölçen gerçek bir sınav ve muhaliflerin kırmızı çizgisidir." ifadelerini kullandı.
Cebbari ayrıca, Cenevre'deki yeni tura kadar rejim güçlerinin Halep'in doğu bölgesini ele geçirmesinin çok zor olduğunu kaydetti. "Kastillo çatışmalarında rejim güçleri, birkaç aydan fazla süren çabalarının sonunda en fazla bir kilometrekarelik bir alanı ele geçirdi ve bu bölgede neredeyse kimse yaşamıyordu." diyen Cebbari, 300 binden fazla kişinin yaşadığı daha geniş bir alanı içeren Halep'in doğusundaki durumun daha farklı olacağını vurguladı.
Bunun yanı sıra söz konusu bölgede yaklaşık dört yıldır rejimin hakimiyetine izin vermeyen güçlü silahlı grupların bulunduğuna işaret eden Cebbari, ayrıca Rus uçaklarının desteği olmadan rejim güçlerinin sahada bir metre bile ilerleyemeyeceğini dile getirdi. Siyasi ve askeri analist Cebbari sözlerini şöyle noktaladı:
"Moskova yönetiminin rejimin Halep'in doğusunda ilerlemesini desteklemeyeceğini düşünüyorum. Ancak uluslararası düzen Beşşar Esed'in kalması ve muhaliflerle bu bağlamda bir uzlaşı arama çalışmalarına girilmesi durumunda Halep'in sonu Humus gibi olabilir. Humus kenti aylarca süren ablukanın ardından rejim güçlerinin denetimi altına girmişti."
BM Suriye Özel Temsilcisi de Mistura, birkaç gün önce yaptığı açıklamada, Suriye görüşmelerinin üçüncü turunu ağustos ayının sonuna doğru düzenlemeyi hedeflediklerini ifade etmişti.
Kaynak: Diyarbakır Söz