Diyarbakır'da 6-7 Ekim'de DAEŞ'e tepki bahanesiyle gerçekleştirilen izinsiz gösterilerde 3 arkadaşıyla öldürülen 16 yaşındaki Yasin Börü'nün annesi Hatice Börü, Anneler Günü'ne buruk giriyor.
Kurban Bayramı'nda bir dernek tarafından hazırlanan kurban eti paketlerini yoksullara dağıtırken arkadaşlarıyla saldırıya uğrayarak hayatını kaybeden Börü'nün annesi Hatice Börü, evladının biriktirdiği harçlığıyla ölmeden önce aldığı hediyeye sarılarak "Anneler Günü"ne girmenin hüznünü yaşıyor. Anne Börü oğlu katledildiğinden bu yana kendini yalnız hissettiğini Söyledi. Börü, "Artık biliyorum ki Yasin geri gelmeyecek. Hükümetin bu konuya el atmasını ve sorumluların cezalandırılmasını istiyorum. En azından bana Anneler Günü hediyesi olarak onları cezalandırsınlar ve içime su serpilsin. Bu, bana Anneler Günü hediyesi olsun" dedi.
"Elimde kalan tek şey Yasinimin mezarı"
Anneler Günü'nde daha fazla acı çekeceğini anlatan Börü, şunları söyledi:
"Ben her gün Yasinsizim sadece Anneler Günü'nde değil. Tabii ki Anneler Günü'nde herkes evladının yanına gittiğinde benim acım bir kat daha artıyor çünkü Yasin yok ve hiç gelmeyecek. Ne bugün var ne de başka bir gün olacak. Ben hergün mezarına gidiyorum sadece Anneler Günü'nde değil. Elimde kalan tek şey Yasinimin mezarı."
"O günden beri kendime gelemedim, sadece çocuklarım için ayakta durmaya çalışıyorum" diyen Börü, "Katillerin hala elini kolunu sallayarak gezip dışarıda olmaları beni daha çok kahrediyor. Onların da yakalanıp yargılanmalarını istiyorum. Özellikle Selahattin Demirtaş ve Abdullah Öcalan'ın, Kobani için sokağa dökülün emri veren herkesin cezalandırılmasını istiyorum" ifadesini kullandı.
"Ne günah işlemişti ki"
Yasin'in öğrenci olmasına rağmen harçlıklarını biriktirerek kendisine hediye aldığını ifade eden Börü, "Yasin, harçlığını biriktirip bana hediye almıştı. Buradan bunu yapanlara soruyorum Yasinim o hale gelmesi için ne suç işlemişti, ne günah işlemişti ki tanınmayacak hale getirdiler. Bir insan ayağındaki benden tanınacak hale getirilecek kadar ne suç işleyebilir ki" dedi.
"Demirtaş'ı asla affetmeyeceğim"
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a tepkili olduğunu belirten Börü, şöyle konuştu: "Demirtaş'ı asla affetmeyeceğim. Yasin'i geri getirebiliyorsa getirsin o zaman ona oy vereyim. Geri getirebiliyor mu. Bir yandan halkı sokağa döküp insanları şiddete ve öldürmeye davet ediyor, diğer yandan da 'biz Müslümanız, dinsiz değiliz' demeye getiriyor. Demirtaş, dindar olduğunu söylüyor. Eğer dindar isen neden Yasin'i katlettiniz. Eğer sende birazcık vicdan varsa suçunu itiraf edersin ve yaptıklarına karşılık kendini cezalandırırsın. Dersin ki 'Benim hatamdı, yaptıklarımdan dolayı pişmanım, ben halkı sokağa döktüm ve benim yüzümden insanlar o hale geldi' Hala bunu kabul etmiyor ve pişkin pişkin ortalıkta dolaşıp Müslümanların oylarını toplamaya çalışıyor."
"Kabe'de onları, Allah'a şikayet ettim"
Kısa bir süre önce umreye gittiğini dile getiren Börü, "Kabe'de onları, Allah'a şikayet ettim. Kabe'ye dokunduğum zaman Yasin'in bedenine dokunan herkesi şikayet ettim. Ravza'ya gittim dedim ki 'Ya Resulullah sen onları ümmetten sayma. Kim Yasin'in katline sebep olmuşsa, bedenine dokunmuşsa onlara ümmetim deme' çünkü onlar ümmet değil, Yasin de Müslüman bir gençti. O katledilmeyi hak edecek ne yapmıştı ki. Onları şikayet ettim ve geldim" diye konuştu.
Umreden döndükten sonra Selahattin Demirtaş'ın televizyonda annesini ziyarete gittiğini gördüğünü ifade eden Börü, "Demirtaş seçim için anne ve babasının duasını almaya gitmiş. Oturup hüngür hüngür ağladım. Dedim ki onlar mutluluk pozu veriyor, ben burada ağlıyorum. Yasin yok ama onlar keyif yapıyor, gülüyor eğleniyor" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz