DİYARBAKIR-İşgalci israilin Filistinli Müslümanlara yönelik katliamlarına "Dur" denilmesi gerektiğini belirten STK'lar, Türkiye'nin askeri, diplomatik, hukuki, ticari ve ekonomik tüm ilişkilerini kesmesini ve hatta ihtiyaç olduğu üzere silah, mühimmat ile istihbarat desteklerinde bulunmasını istedi.
Kürecik ve İncirlik üslerinin kapatılmasıyla ilgili STK'lardan ciddi bir baskı olduğunu söyleyen Şehitler Kervanı Platformu Başkanı Ömer Çelik, "Sayın Cumhurbaşkanı'da 'gerekirse kapatırız' diye bir beyanat vermişti. Şehitler Kervanı Platformu olarak kendisine seslenmek istiyoruz: Sayın Cumhurbaşkanım gerektiği kadar gerekmiştir. Kürecik ve İncirlik hava üslerini kapatalım. Çünkü bir ülkede başka bir ülkenin böylesi muazzam ve büyük bir üssünün olması bir nevi işgaldir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Gerekirse İncirlik ve Kürecik'i kapatırız" ifadelerine binaen sözlerine devam eden Çelik, "ABD medyasında bile bazen tartışılan ciddi bir konu var, eğer İncirlik Üssü kapatılırsa 50'ye yakın B61 hidrojen bombaları ne olacak? diye. Birçok üstte tahrip gücü ciddi anlamda yüksek bombalar var. Bu bombalar yarın ülkemizin başına da bela olacak. O yüzden Kürecik ve İncirlik hava üslerini kapatalım. Eğer bu onlara zarar veriyorsa can damarlarını keselim." dedi.
"İslam Birliği Teşkilatı adını değiştirsin, ticaretle uğraşsın"
Bununla birlikte günlerdir israil hunharca, vahşice ve orantısız bir şekilde kadın-çocuk demeden, sivil ya da askeri yerleşim yeri ayırt etmeden bombalar yağdırdığını söyleyen Çelik, toplantılarında sadece kınama mesajı sonucuna varan İslam İş Birliği Teşkilatı'na da şu cümlelerle seslendi:
"İslam Birliği Teşkilatı adını değiştirsin, yahudi, siyonist ya da Hristiyan İş Birliği Teşkilatı yapsın. Bu teşkilat gitsin ticaretle uğraşsın. Zaten bunların başındakiler hepsi Körfez Krallarının hegemonyası veya şemsiyesi altında. Onların yanında kalıp dünyalarını abad etsinler, tatillere çıksınlar. Hatta İslam ülkeleriyle ilgili bilgi ve istihbaratları yahudilerle paylaşsınlar. Çünkü onlar bir araya geldiklerinde saldırıları sadece kınıyorlar. Bundan başka bir şey söylemeleri ne tahmin edilir ne de beklenilir. Müslümanlar birlik olmadığı müddetçe Filistin'de, Arakan'da, Suriye'de veya Müslüman kanının aktığı birçok İslam beldesinde bu katliamlar devam edecek ve Allah'ta bunun hesabını soracaktır. Allah'tan dileğimiz Müslümanların birlik olup mel'un siyonistlere haddini bildirmesidir."
"Türkiye, israille olan tüm ilişkilerini kesmeli"
Filistin halkı israili bir devlet olarak değil, siyonist işgal rejimi ve güçleri olarak gördüğünü hatırlatan Özgür-Der Diyarbakır Şube Başkanı Murat Koç, "Bu anlamda biz Türkiye'nin başından beri israille tüm diplomatik, hukuki, ticari, ekonomik ve demokratik ilişkilerini kesmesini bekliyoruz. Bu açıdan Türkiye'deki Müslümanlar olarak yıllardır bunu vurguluyoruz: Biz de israili devlet olarak değil, bir işgal rejimi ve siyonist çete olarak görüyoruz. Bu açıdan Türkiye'deki Müslümanların çağrısı Türkiye'nin israille olan bütün ilişkilerini kesmesi, onu terör devleti değil bir siyonist terör çetesi olarak tanımlamasını istiyoruz." şeklinde konuştu.
Koç, "Bu açıdan da Filistin meselesine duyarlı olan bütün devletlerle diplomatik kanalları Filistin-Kudüs bağlamında geliştirmesini ve bu diplomatik kanalları kullanmasını istiyoruz. İslam devleti olduğunu iddia eden devlet, yer ve beldelerin de aynı şekilde Afganistan'ından Pakistan'ına, Arap Birliği'nden D-8'e kadar bütün İslam ülkelerinin içinde bulunduğu platformlara bu çağrıda bulunuyoruz: İsrail bu cesaretini, gücünü, cüretini başta İslam devleti olduğunu iddia eden ülkelerin başındakilerinin sessizliğinden alıyor. Filistinli kardeşlerimizin beklentisi ise bu işgal çetesinin Ortadoğu'dan sökülüp atılması, bağımsız ve özgür bir Filistin Devleti'nin kurulması ve 1948 yılındaki sınırlarına dönmesidir." diye belirtti.
"Filistinlilere gerekli silah, mühimmat, istihbarat desteği sağlanmalı"
Türkiye'nin Azerbaycan ve Libya'ya sağladığı askeri desteklerin aynısını Filistin'e de sağlaması gerektiğine vurgu yapan Koç, "Türkiye'nin israille askeri bir komşuluğu yok fakat Türkiye, Azerbaycan'a ve Libya'ya nasıl destek olduysa Filistinli kardeşlerimize de gerekirse silah, mühimmat, istihbarat ve bu anlamda başka ne gerekiyorsa her türlü desteği açık bir şekilde vermesi gerektiğini ifade ediyoruz. Çünkü biz ve Müslümanlar topraklardaki insanlar sustukça israil daha da saldırganlaşacak. Bu suskunluk aynı zamanda israile destek veren zalim devletlerinde işine geliyor." ifadelerini kullandı.
İsrailin korkak bir rejim olduğunun altını çizen Koç, "İsrail tepkilerden çekinir. O halde Müslümanların sıkılmaması ve sürekli ellerindeki imkânları kullanarak bu çeteye karşı Filistinli kardeşlerimizle güçlü bir dayanışma içinde olması gerekir. İnsani yardımdan tutun da oradaki kardeşlerimizle her türlü eylemsel destek içinde olmamız gerekiyor. İslam ümmeti Allah'a Hamdolsun bu konuda duyarlıdır. Müslümanların duyarlılığının artması ve siyonist rejiminin de bu açıdan tamamı ile def edilmesi için daha yoğun eylemlere ve ittifaklara girilmesi gerektiğine inanıyoruz." şeklinde konuştu.
"Kardeşlerimize saldırılıyorsa bunda savunma hakkımız vardır"
Türkiye'nin İslam ülkeleri içerisinde bir an önce öncülük yapması gerektiğini belirten Din Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Mevlut Yıldız, "Amerika'nın Türkiye'deki üslerini kapatması gerekir. Türkiye ve diğer İslam ülkeleri, kendi meclislerinde askeri birliklerini oraya gönderme onayını alması lazım. Çünkü kafir israil iyilikten anlamıyor. İslam'da ve diğer inançlarda saldırı durumunda kendini koruma hakkın vardır. Hele ki İslam dinindeki ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'ya ve oradaki ibadet eden kardeşlerimize saldırılıyorsa bunda bizim savunma hakkımız vardır." diye belirtti.
İsraile askeri müdahalenin kaçınılmaz hale geldiğine vurgu yapan Yıldız, "Siyonist israil, oraya kara hareketi başlatıyor. Gerekirse Türkiye'de Filistin'e girecek, Azerbaycan'a İHA ve SİHA'larını nasıl gönderdiyse Filistin'e de göndermesi lazım. Çünkü bu zalim israil ne laftan ne de iyilikten anlıyor. Bizde bunlara 'laftan anlamayanın hakkı kötektir' sözü misali davranmamız gerekir." dedi.
Yıldız, "Peygamberimiz, müşrikleri ilk önce İslam'a davet etti. Müşrikler karşı koyunca Efendimiz de askeri seçeneğini öne koydu. Peygamber Efendimiz Mekke'yi de fethederken kendilerine saldıranlara bile 'hepiniz güvendesiniz' dedi. Bizler bir an önce Mescid-i Aksa'yı kurtarmamamız ve bu kafirlerin ayakları altından kaldırmamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Kaynak: Diyarbakır Söz