Hendek, barikat ve patlayıcılarla başlayan, üç ay süren çatışmaların yarattığı tahribat ve göç ile büyük darbe gören Diyarbakır’ın Sur ilçesinin yeniden imarı ile ilgili Diyarbakır’a gelen Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun paylaştığı projenin detayları Surlulardan destek aldı. Surda evi ve işyeri bulunanlar projenin netleşmesi ile rahat bir soluk aldılar. Ancak üç ay boyunca sermayelerini tüketen Surluların kira yardımı, faizsiz kredi ve destek beklentileri de bulunuyor.
'Sur ihya projesi'
Tarihi Hasanpaşa Hanı’nda Surlulara bir konuşma yaparak ‘Sur İhya Projesi’nin detaylarını açıklayan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Sur ile ilgili geniş kapsamlı bir eylem planı hazırladıklarını söyledi. ‘Benimde Sur’da şahsi bir evimin olmasını istiyorum’ diyen Başbakan Davutoğlu, hiç kimsenin rızası dışında hareket edilmeyeceğini söyledi ve şu sözleri sarf etti:
“Amacımız insanı ve mekânı koruyarak hayatı normalleştirmek. ‘Sur’u ihya edeceğiz’ dediğimizde bir takım dedikodu ve tezviratlarla insanların zihnini bulandırmaya çalıştılar. Sur’daki insanların rızası hilafına tek bir adım atılmayacaktır. İnsanımızın mekânla ilişkisi bozulmayacak, mülkiyet hakkı ve mimari doku kesinlikle korunacak. Mülkü olanlar mağdur edilmeyecek, kiracılar korunacak hatta gecekondularda yaşayanlar bile mağdur edilmeden modern yapılarda barındırılacak. Sur’un rant alanı haline geleceği dedikodularını yayanlara söylüyorum; hiçbir bina Ulu Camii’nin minarelerini, Sur’u, tarihi yapıları geçmeyecek. Sizin rızanızla yapılaca; UNESCO Kültür Mirası ve 2012’de Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin de bileşeni olduğu Koruma Amaçlı İmar Planı göz önünde bulundurulacak. Danışma ofisleri kurulacak ve mülkü olan, kiracı olan, gecekonduda yaşayan gelip kendi hakkını şehir hakkı ile birlikte yürümesine bizzat müdahil olacak.”
‘Desteklerim’
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıklamaları Sur’da yaşayanlar üzerinde rahatlatıcı bir etki yaptı. Projenin detaylarını bilmedikleri için sıkıntılı günler geçirdiklerini söyleyen Surlular kendilerini garanti altına alacak ‘rıza ve uzlaşı’ temelli projeye açık olduklarını belirtiyorlar.
Sur’da tarihi Sipahi Pazarı’nda sayacılık yapan Mehmet Oğur kendilerini mekândan koparmayacak projelere seve seve destek vereceklerini söylüyor.
“Ben ayakkabı yapıyorum, bana buradan gitmemi söylerlerse gidecek bir yerim yok. Kiracının da hukukunu koruyacak ve uzlaşmacı bir projeye ben destek veririm. Ancak yarın öbür gün mekânımdan, işimden olursam çok büyük sıkıntı yaşarım, toparlayamam”
“Eskisi gibi olsun”
Sur’da 45 yıldan bu yana saat tamirciliği yapan Celal Yakışıklı Sur sakinlerinin bölgede tutulacağı projelerin bölgeyi canlandıracağını düşünüyor.
“Çarşımız yıkılmasın. Ha yapılacaksa başka. Sur demek Diyarbakır demektir. 45 yıldır buradayım ve dükkânım vakıf malı. Ben kiracıyım. Başbakanın önerdiği proje kabul edilebilir bir proje. Her kesimin hakkını, rızasını korumak gerek. Bir uzlaşma öneriyorlar ve bizim de istediğimiz zaten bu, Sur’u insanıyla mekânıyla, tarihi dokusuyla korumak.”
‘Başka yerde dükkân istemem’
Sur esnafından Ercan Ceylan turistik ve hediyelik eşya satıyor. Kendisine başka bir yerin önerilmesinin mesleğinin bitmesi anlamına geldiğini belirtiyor.
“Yaptığımız işin yeri burası, yani Sur. Başka bir yerde mekân verirlerse işimiz biter. Açıklanan proje kiracıyı da koruyan bir proje. İnşallah öyle olur. Eğer buraları restore ettikten sonra hukukumuzu koruyarak yeniden bize verirlerse mesleğimizi icra edebiliriz. Tabi üç ay boş oturduk, sermayemizi tükettik. Faizsiz kredi de verilirse esnaf işlerini toparlar yoksa pek çok esnaf bu süreci atlatamaz.”
‘Evlerimi belediyeye verdim’
Kentsel dönüşüm projesi kapsamında iki evini belediyeye veren ve TOKİ konutlarında oturan Vahit Yılmaz Sur’da konfeksiyonculuk yapıyor. Projeye destek vermekle birlikte uyarıda da bulunuyor.
“İki evimiz vardı Sur'da ve kentsel dönüşüm kapsamında belediye tanesini 22 bin liradan aldı. Şimdi olsaydı çok daha büyük para ederdi. TOKİ konutunda oturuyoruz. Sur için yapılacak projeyi destekliyorum ama şu da unutulmamalı ki savaş ve çatışmalar sona ermedikçe, zihinlerimizi çatışma kültüründen kurtarmadıkça bu işin düzeleceği yok. Esnafın zihninde çatışmanın olabileceği gibi bir şüphe olmaması lazım. Üç ayda üç yıl geriye gittik. Biz uzlaşmaya hazırız. Sadece bize verecekleri her ne ise ‘ama’sız ve ‘net’ olmalı.”
‘Evime ne verecekler?’
Sur’da yasaklı Dabanoğlu Mahallesi’nde evi bulunan Muharrem Bölek projeyi onaylamakla birlikte evine ne değer biçileceği konusunda kuşkulu. Bölek izin verildiği takdirde Sur’da oturmaya devam etmek istiyor.
“Bizim rızamız ve olurumuzla yapılacak projenin başımızın üzerinde yeri var. Benim evim var, oğlum kiracı. Ben şahsen Sur’da oturmak isterim. Bu imkânı verirlerse amenna yok vermezlerse evime biçilecek değer başka bir yerde ev almaya yetecek kadar olmalı. Yoksa mağdur oluruz. Daha evim ne halde onu bile bilmiyorum, Sur Kaymakamlığı’na üç dört kez gittim. Dilekçe yazdım izin verin gideyim göreyim dedim ama izin vermediler. Kızımın evinde dört aydan beri bir odada yedi kişi yatıyoruz. Çok sıkıntı çektik. Asgari ücretli maaşım var benim Sur dışında idare etmem mümkün değil. Eğer beni rızamla uygun şartlarda bir yere yerleştirirlerse sıkıntı yok ama geri ödemeli bir yükün altına sokarlarsa altından kalkamam.”
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ‘Sur İhya Projesi’ne Sur’dan tepkiler genel olarak olumlu. Ancak projenin bir an önce hayata geçmesi ve mağduriyetlerin sona ermesi için de beklenti var.
İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Ekrem Keleş tarafından törende dua edildi ve 7 şehidin naaşı, askeri uçakla memleketlerine uğurlandı. Törende, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin de çelenkleri yer aldı.
Kaynak: Diyarbakır Söz