HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP Diyarbakır milletvekilleri, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ile Fırat Anlı ve bir grup partili ile önceki gün çıkan olaylarda hayatını kaybeden Rezan Kaya ve Ömer Koç’un, Kantar semtinde bulunan Temiran Yasevi’ndeki taziyelerine katıldı. Taziyedeki vatandaşlarla selamlaşan Demirtaş, daha sonra hayatını kaybedenler için dua okudu.
“ÜLKEMİZİ TESLİM ALMAK İSTEYEN FAŞİZM YENİLECEK”
Türkiye’nin batısının burada ne olduğunu bilinmesinin istenmediğini savunan Demirtaş, şöyle konuştu:
“Türkiye’nin batısının burada ne olduğunu bilsin istemiyorlar. Buraya gönderdikleri asker polis çocukları ne uğruna ölüyor, öldürülüyor bunlar bilinsin istemiyorlar. Hiçbir şey gizli kalmıyor. Cenazelerde şehit aileleri feryat figan haklı olarak bağırıyorlar. Benim evladım niye öldü diye soruyorlar. Bu savaşın neden çıkarıldığını, bu çocukların niye öldürüldüğünü herkes sormalıdır. Bu savaşı hak etmiyoruz. Bu ölümleri hak etmiyoruz. Türkiye’nin batısı HDP’nin uzattığı ele el verir HDP’nin sesine ses verir güç katarsa, bütün bunlar biter, değişir. Ülkemizi halklarımızı teslim almak isteyen bu faşizm yenilecek. Bu savaşta evladını yitirmiş herkese Allah sabır versin. Herkese Allah’tan rahmet diliyorum. Bütün acılar ortak acımızdır diyorsak, bütün cenazeler de ortak cenazemizdir diyorsak, ayrım gözetmeden her ailemizin acısına herkesi sahip çıkmaya çağırıyorum. Biz vekillerimiz, partimiz koşulların uygun olduğu her askerin polisin cenazesine de gideriz. Gitmek de isteriz. Hiçbir insanın ölümünden haz duymayız, hepsinin acısını yüreğimizde hissederiz. Ama bana bir tane örnek gösterin, başbakan ya da cumhurbaşkanı, devletin öldürdüğü tek bir insanın acısını paylaşmış olsun. Bırakın taziyelerine gitmeyi, cenazeleri yerlerde sürüklenmiş olanların bile ailesinin acısını paylaşamamış bir yönetimden bir zihniyetten söz ediyoruz.”
“ÇİN’DE SURİYE’DEKİ SAVAŞA DÂHİL OLDU”
Rusya’nın Türkiye hava sahasını ihlal etmesi ile ilgili soruya Demirtaş, “Şöyle düşünüyoruz, Suriye’de vekâleten bir savaş yürütülüyordu. Doğrudan savaşın aktörleri kendileri sahaya inmeye başladı. Çin’de savaş uçakları ile Suriye’deki savaşa dâhil oldu. Zaten uluslararası koalisyon güçlerinin şu veya bu şekilde askeri gücü kullanılıyordu orada. Rusya’nın dahil olması yeni bir durumdur artık. Çin ve Rusya doğrudan dâhil olunca, Suriye’de savaşın artık çok daha büyüyeceği anlaşılıyor. Rusya’nın Türk hava sahasını ihlal etmesi ile ilgili aslında geçen hafta Moskova’da Putin ile cami açanlara sormak lazım. Hani geçen hafta işler orada gayet iyiydi söylüyordunuz. Bak bir hafta içerisinde 3 defa Türkiye’nin hava sahası ihlal edildi gıkınız çıkmadı” şeklinde cevap verdi.
“İmralı’ya gitme konusunda bir gelişme var mı” sorusuna Demirtaş, “Hayır yok, olabileceğini de çok sanmıyoruz. KCK bir ortak açıklama yaptı, dedi ki biz ateşkese hazırız. Karşılıklı ateşkes, yeniden müzakereye dönüleceği bir anlayış ve bir gözlemci güç. Bu çerçevede biz silahları susturmaya hazırız dedi, bunların hepsi bizim girişimlerimizin sonucuydu. Biz bu çatışmaları durdurabilecek bir baskıyı iki taraf nezdinde de yaratmak için elimizden geleni yaptık. Toplum bu konuda hassastır. Halk barış istiyor ama Ankara’dan tek bir ses tek bir mesaj alınabilmiş değil maalesef. Hiçbir şekilde ne dağda, ne şehirde, ne batıda ne doğuda hiçbir yerde çatışmaların olmasından memnuniyet duymuyoruz” diye cevap verdi.
“İNSANLAR HER GÜN EVLATLARINI TOPRAĞA VERİYOR”
Kendilerinin yaptırmış olduğu bir anket çalışmasının olup olmadığı sorusuna Demirtaş, şu ifadelerle cevap verdi:
“Bizim arkadaşlarımızın hiç biri seçim çalışması yapmıyor. İnsanlar her gün evlatlarını toprağa veriyor. Her gün cenaze her gün ölüm, yani bu koşullarda biz bu insanlara bize oy verin mi diyeceğiz, canını veriyor insanlar. Evladını veriyor, canını veriyor her şeyini veriyor. Vermediği hiçbir şey yok, biz gidip bu insanlardan oy istemekten utanırız. Her şeyini vermiş zaten HDP’li bizden daha HDP’liler bizim seçim kampanyası yürütmemize gerek yok, ihtiyaç da yok. Bize batıdan da polis asker aileleri oy verdi biliyorum. Şimdi onların çocukları ölüyor. Biz hepsine karşı borçluyuz. Barış getirmekle mükellefiz. Savaşı durdurmakla mükellefiz bunu biliyorum. Batıda insanlar, her yerde HDP’ye güvenerek, bu ülkede barışın HDP dışında gelmeyeceğini biliyorlardı. Haklılar da, bu seçimde de biz barış için seçime giriyoruz. O yüzden inadına HDP inadına barış sloganıyla seçime giriyoruz. Oyumuz üç puan artar mı, 1 puan düşer mi, bunlara çok takılacak bir parti değiliz. Biz Türkiye’de diktatörlük rejimini durdurduk. Durdu artık, bunun yeniden Türkiye gündemine girmesinin imkanı yok bunu başardık.”
Kaynak: İHA
Kaynak: Diyarbakır Söz
