Demirtaş, Diyarbakır'ın Bağlar ilçesindeki Temiran Taziye Evi'nde, Ankara'daki saldırıda hayatını kaybeden Feyat Deniz, HDP Giresun milletvekili adayı Abdullah Erol ve Sur ilçesindeki terör olaylarında ölen Helin Şen ile Abdülaziz Taruk'un yakınlarına başsağlığı diledi.
Demirtaş, taziye ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada, Ankara'daki saldırıdan duydukları üzüntüyü dile getirdi.
Saldırıyla ilgili adil bir soruşturma yapılmasını istediklerini belirten Demirtaş, "Bunu devletin temizlenmesi ve demokratikleşmesi için istiyoruz" dedi.
''Devleti yönetenler, Ankara'daki terör saldırısıyla ilgili gerçekten ne olup bittiğinin farkına varırlar ve bunun öz eleştirisini yaparak tedbir alırlarsa bu belalardan kurtulabiliriz'' diyen Demirtaş, "Şu anda Türkiye büyük bir tehlike ile karşı karşıya. Devlet içinde bir şekilde IŞİD ve IŞİD'lileri Türkiye'de ve Suriye'de tetikçi olarak kullanan bir politika ve anlayış var" ifadelerini kullandı.
DAEŞ'in Müslümanlık ve İslam ile ilgisinin olmadığına işaret eden Demirtaş, "IŞİD, insanların da İslam'ın da ülkemizin de başına gelmiş en büyük belalardan biridir. IŞİD, her türlü uluslararası tezgahın piyonudur. Kim parasını ve silahını verirse, onun için eylem yapacak bir taşeron örgüttür" diye konuştu.
Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Devlet içinde IŞİD'i koruyan kollayan böyle bir yapı var. Bu yapı, Diyarbakır'da, Ankara'da, Suruç'ta da harekete geçmiş, canlı bombaları korumuş, kollamış, eylem yapmasını kolaylaştırmış, sonrasında da soruşturmayı karartmaya çalışmıştır. Bunların üzerine gidilecek mi göreceğiz. Son günlerde de özellikle Şanlıurfa ve çevresinde özellikle HDP'li gençler gözaltına alınıyor ve onlara işkenceyle, zorla 'Suruç katliamının talimatını ben verdim' diye ifade imzalatılmaya çalışılıyor."
Ankara'daki terör saldırısının mutlaka aydınlatılmasını istediklerini ifade eden Demirtaş, ''Ahlaklı savcılar siyasi baskıyla karşı karşıya kalmazlarsa saldırının arkasından çok daha büyük şeyler çıkacaktır. Sadece görevden alınan emniyet müdürü ve şube müdürleri değil, arkasından çok daha etkili ve yetkili devlet görevlileri çıkacaktır, göreceksiniz. Devletin bu tür pisliklerden arınması hepimizin yararına olacaktır'' şeklinde konuştu.
"PKK'NIN YAPTIĞI SİLAHLI EYLEMLER BİLE BİZE MAL EDİLDİ"
Demirtaş, bir basın mensubunun ''Ankara'daki saldırının ardından siyasi parti liderleri neden bir araya gelemedi?'' sorusu üzerine şunları söyledi: "Tüm samimiyetimle söylüyorum ki liderlerin bir araya gelmesini çok isterdim. Yaşanması gereken şey, bu türde büyük acılar karşısında siyasilerin bir araya gelmesidir, öyle bir tablo olması gerekirdi ama maalesef olmadı çünkü, aylardır Cumhurbaşkanı da Başbakan da partimizi hedef gösteriyor. Bu hedef göstermeler sonucunda 400'den fazla parti binamız yakıldı, yıkıldı. PKK'nın yaptığı silahlı eylemler bile bize mal edildi ve öyle kutuplaştırıcı, düşmanlaştırıcı bir dil kullandılar ki Türkiye'yi AKP'li olanlar ve olmayanlar diye ikiye ayırdılar. En büyük hatayı kendileri yaptı. Şimdi bir saldırı sonrasında 'gelin bizim etrafımızda kenetlenelim' diyorlar. Çok arzu ederdik bütün siyasi liderler bir araya gelip, halkın bu acısı karşısında tek yürek olabilseydik ama kendileri bu zemini tahrip ettiler.'' Demirtaş, seçim mitinglerine ilişkin soru üzerine, yarın MYK toplantılarının olduğunu, orada seçim mitinglerini iptal etme kararını tartışacaklarını belirtti.
Ağırlıklı görüşün iptal etme yönünde olduğunu dile getiren Demirtaş, mahalle ve esnaf gezileriyle seçim kampanyasını mütevazi bir şekilde yürütmek istediklerini aktardı. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, seçim moral ve motivasyonunun siyasilerde de halkta da olmadığını, büyük mitingler yapacak heyecan ve coşkunun da bulunmadığını sözlerine ekledi. Kaynak: AA
Kaynak: Diyarbakır Söz
