Şafiler ölümü açıldı

Diyarbakır bölünmenin, ayrılıkçılığın, çatışmanın, kavganın merkezi değil, inancın, imanın, kardeşliğin beraberliğin ve güçlü bir Diyarbakır olmanın ismidir.

Şafiler ölümü açıldı

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Diyarbakır bölünmenin, ayrılıkçılığın, çatışmanın, kavganın merkezi değil, inancın, imanın, kardeşliğin beraberliğin ve güçlü bir Diyarbakır olmanın ismidir" dedi.

Arınç, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy ile tarihi Sur ilçesinde restorasyonu tamamlanan Diyarbakır Ulu Cami'nin 2. kısmının ibadete açılış törenine katıldı.

Başbakan Yardımcısı Arınç burada yaptığı konuşmada, İslam aleminde 5 büyük mescitten biri olarak anılan Ulu Cami'nin restorasyonu için toplam 15 milyon lira harcama yapılacağını söyledi.

Caminin, içerisinde 4 mezhebin de ibadetlerini yapabilecekleri şekilde kurulmuş, İslam tarihinin öncelikli eserlerinden olduğunu anımsatan Arınç, şöyle konuştu:

"Şafiiler bölümünün açılmasıyla caminin restorasyonu büyük ölçüde tamamlanmıştır. Caminin restorasyonu, basit bir inşaat olmadığı için bölümler halinde titizlikle gerçekleştirildi. Aynen ilk günkü özelliklerine sahip olarak ayağa kaldırmaya çalıştık. Ulu Cami haşmetiyle Diyarbakır'ın bir altın gerdanlığı gibi parlayacak."

- "4 bine yakın eseri restore etti"

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün daha önce yılda sadece 1-2 eserin restorasyonunu gerçekleştirdiğini kaydeden Arınç, AK Parti iktidarı döneminde ise yılda yaklaşık 300 eserin restorasyonu yaptığını vurguladı.

Arınç, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün çok önemli çalışmalar gerçekleştirdiğini vurgulayarak, "AK Parti hükümetleri döneminde 4 bine yakın eser restore edildi. Bugüne kadar 3 katrilyon liralık harcama yaptık. Hamdolsun yaklaşık 70 bin kişi istihdam ettik. Yoksullara gıda yardımı yapıyor, öğrencilere destekte bulunuyoruz. İnşallah yurtlarını yeniden açmak suretiyle, evlatlarımızın vakıf yurtlarından yetişmesini temin edeceğiz" ifadelerini kullandı.

- "Diyarbakır'ı tarihteki şaşalı günlerine hep beraber ulaştıracağız"

"Diyarbakır halkı Müslümandır, inancına ve ibadetine bağlıdır, Allah korkusuna sahiptir, dürüsttür, namusludur ve ahlaklıdır. Diyarbakır'ın bu kimliğiyle iftihar ediyoruz" diyen Arınç, şöyle devam etti:

"İnşallah, huzur ortamının gelişmesiyle Çözüm Süreci ve barış umudunun seçimden sonra daha güçlü bir biçimde sonuçlandığını göreceksiniz. Çünkü, inşallah hükümetimiz bu seçimde de halkımızın büyük desteğine maruftur. Yeni hükümetimizle hem Çözüm Süreci'ni hem de vatandaşımıza olan hizmet borcumuzu fazlasıyla yerine getireceğiz. Diyarbakır'da dün 4 barajın temelini attık. Bu sayede binlerce dönüm arazi sulanacak."

Başbakan Yardımcısı Arınç, Diyarbakır'ın herhangi bir il olmadığını, bir kutup yıldızı gibi her dönem ışıl ışıl parladığını ve insanlığın yolunu ona bakarak bulduğunu söyledi.

Diyarbakır'a çok büyük önem verdiklerini dile getiren Arınç, "Diyarbakır'a bu gözle bakıyoruz. İnşallah Diyarbakır'ı tarihteki şaşalı günlerine hep beraber ulaştıracağız. Diyarbakır, bölünmenin, ayrılıkçılığın, çatışmanın, kavganın merkezi değil, inancın, imanın, kardeşliğin beraberliğin ve güçlü bir Diyarbakır olmanın ismidir" şeklinde konuştu.

- "Türkiye turizmle kalkınabiliyor"

Arınç, 2014 yılı sonuçlarına göre Türkiye'ye gelen turist sayısının kayıt dışıyla 40 milyona ulaştığını belirterek, turizmden elde edilen kazancın 35 milyar dolara çıktığını kaydetti.

 Turizmin artık bütün dünyada sadece deniz ve güneşten ibaret olmadığını, inanç, dağ, yayla, arkeolojik ve bir çok turizm çeşidinin bulunduğunu dile getiren Arınç, Diyarbakır'ın turizmle kalkınabileceğini ve layık olduğu yere gelebileceğini söyledi.

Diyarbakır'da 10 bin yıl önce yaşamış kavimlerin bıraktığı eserlerin bulunduğuna dikkati çeken Arınç, şöyle konuştu:

"Her Müslüman başta Ulu cami ve Eğil'deki makamları ziyaret etmek ister. Turizm, Diyarbakır'ı birkaç defa kalkındıracak potansiyele sahiptir. Diyarbakır sadece Müslümanlar için değil, farklı inançların da merkezidir. Onların da inancına saygımız var. Akşamki toplantımızda Mardin-Diyarbakır Süryani Metropoliti de aramızdaydı. Onlar devletine ve hükümetine bağlı ve saygılı insanlardır. Bizler de hem Süryanilerin hem Ortodoksların hem de diğer din mensuplarının inançlarını rahatlıkla yerine getirebilmeleri için, onların ibadet değerlerini de restore ediyoruz. En son Edirne'de büyük sinagogun açılışını yaparken 60 yıl önce ayrılan Museviler ile 35 ülkeden hahamlar da gelmişti."

- "Kilise, sinagog ve havraları da restore ediyoruz"

Arınç, Mardin'de farklı din ve dildeki vatandaşların kardeşçe yaşadığını, Hatay'da caminin, sinagogun ve kilisenin duvarının birbirine bitişik durumda olduğunu hatırlattı.

"Dindar insandan zarar gelmez. Hangi inanca mensup olursa olsun dininin ibadetini yapmakta özgürdür. Çünkü burası Türkiye Cumhuriyeti'dir" diyen Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak biz yüzlerce, binlerce camiyi restore ederken, bize görev olarak düşmüş kilise, sinagog ve havraları da restore ediyoruz. Cemaatleri kalmamış veya çok azalmış olsa bile zaman zaman ibadet yapmak istediklerinde bu imkanı veriyoruz. Çünkü Müslümanlık inancı, farklı dinlerin inancını saygıyla karşılayan anlayışa sahiptir. Artık deniz, kum ve güneş turizmi biraz gölgede kaldı, inanç turizmi, arkeolojik turizm biraz daha ön plana çıktı."

- "Vakıfların kaynakları amacına uygun bir şekilde değerlendiriliyor"

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ise Diyarbakır'ın, manevi olarak çok önemli varlıklara sahip olduğunu, ancak bunun yeterince tanıtılmadığını ve değerlendirilmediğini söyledi.

Bu eserlerin gelecek nesillere iyi anlatılması ve kalkınma için iyi değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Yılmaz, şöyle konuştu:

"İnanç turizmi başta olmak üzere eserlerimizi Diyarbakır'ın kalkınması çerçevesinde değerlendirmek bizim için öncelikli konulardan bir tanesidir. Vakıfların kaynakları amacına uygun bir şekilde değerlendiriliyor. Bakanlık olarak tarihi eserlerimizin ihya edilmesi için çaba gösteriyoruz. Şehirler geçmişleriyle bağlarını ne kadar güçlendirirse, geleceğe o kadar güçlü şekilde yürüyebilir. Geçmişinden maneviyatından, kültüründen kopmuş toplumlar ve şehirler serseri mayın gibi olurlar, nereye gideceklerini bilemezler."

Konuşmaların ardından açılışı yapılan bölümde incelemede bulunan Başbakan Yardımcısı Arınç ve Bakan Yılmaz karşılaştıkları turistlerle sohbet etti.

Arınç daha sonra cami önünde vatandaşlara aşure dağıttı.

Kaynak: Diyarbakır Söz