Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinin Körhat semtinde iki yıl önce hırsızlık suçundan aranan bir zanlının takibi sırasında açılan ateş sonucu polis Atakan Arslan'ı şehit eden Muhammet Emir Cura'nın saklandığı evi ararken yanlış evin kapısını kırıp ailenin üzerine köpek salarak yaralanmalarına neden olan polis S.G'nin yargılanmasına Asliye Ceza Mahkemesinde başlandı.
Duruşmada Yılmaz çifti hazır bulunurken, sanık polis duruşmaya katılmadı.
BEN YERE DÜŞÜNCE BU KEZ ÇOCUKLARIMA SALDIRDILAR
Mağdur Menice Yılmaz, yaşadığı kabus dolu geceyi mahkemede anlattı;
*Evimde çocuklarım ve eşim ile birlikteydik. Önce dışarıdan patlama sesi geldi, ne olduğunu anlamadan kapımız kırılarak içeri girildi.
*Ben gece uykulu olan çocuklarım korkmasın diye onları alıp en gerideki odaya geçtim. Odanın kapısını kapattım. Eşim de yatak odasında uyuyordu. Polisler köpeklerle birlikte odanın önüne gelip ‘Kapıyı aç' diye bağırdılar.
*Ben de ‘Çocuklarım var, köpeklerden korkuyorlar. O köpekleri çekin açayım kapıyı' dedim. Polisler de ısrarla kapıyı açmamı istedi.
*Ben de açtım, köpekler bize doğru saldırınca çocuklarım benim arkama saklanıp ağlamaya başladılar.
*Sonra eşimin uyuduğu yatak odasına yöneldiler. Eşimi görür görmez ‘Emir burada, fail burada yakaladık, öldürün' dediler.
*Ben de ‘Biz kiracıyız, Emir diye birini tanımıyoruz. Siz yanlış eve girdiniz. O benim eşimdir adı da Şeyhmus'tur'dedim. Köpeklerin ikisini eşimin olduğu yere, bir tanesini de bizim kaldığımız odada bıraktılar.
*Köpekler benim yakınımda, çocuklarım da arkamdaydı. Köpekler bana saldırınca karnımda bir yanma hissettim, yere düşünce köpekler bu kez çocuklarıma yöneldiler.
*Ben de bağırdım. 7, 9 ve 11 yaşında olan çocuklarımın psikolojisi bozuldu, sanıktan şikâyetçiyim.
KAPIYI KIRAR KIRMAZ KÖPEKLERLE ÜZERİME SALDIRDILAR
Polis katili Muhammet Emir Cura sanılarak üzerine köpek salınıp dövülen Şeyhmus Yılmaz da olaylı gece için şunları söyledi:
*Evde uyuduğum sırada binadan sesler gelince ne olduğunu anlamaya çalışırken kapımız kırıldı.
*Polisler içeri girer girmez ‘Emir burada vurun, öldürün' dediler. Yüzüstü yere yatırıp tekme, tokat dövdüler. Israrla adımın Emir olmadığını, Şeyhmus olduğumu belirtmeme rağmen ‘Yok lan sen Emir'sin' dediler. Polisler üzerimden çekilince bu kez ‘Yakala oğlum, tut onu' diyerek üzerime iki köpek saldılar. Köpekler beni ısırmaya başladı.
*Sonra köpekleri üzerimden çekince çocuklarım çok korktuğu için onların odasına koştum. Telefonu alıp ambulansı arayacaktım.
*Bu kez de telefonu elimden alıp masanın üzerine fırlattılar ve ‘O telefona dokunursan senin kafana sıkarız' dediler.
*Köpeklerin bana saldırması 3 dakika sürdü. Sonra evden çıkıp gidince ambulans gelip beni ve ailemi hastaneye götürdü. Sanıktan şikâyetçiyim.
“İŞKENCE SUÇUDUR, DOSYAYI AĞIR CEZAYA GÖNDERİN”
Mağdur çiftin avukatı Selamettin Varol, soruşturmanın eksik yürütüldüğünü belirterek, “Burada işkence suçunun işlendiği açıktır. Buna ilişkin adli tıp raporları da dosyada mevcuttur. Öncelikle dosyanın görevsizlik kararıyla Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesini talep ediyoruz” dedi. Mahkeme duruşmaya gelmeyen sanık hakkında zorla getirme kararı çıkarılmasına, aramaya katılan diğer polislerin tanık olarak ifadelerinin alınması için Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılmasına, görevsizlik talebinin bu aşamada reddine karar verip duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI 60 BİN LİRA TAZMİNAT ÖDEYECEK
Aile olayda sorumluluğu bulunan İçişleri Bakanlığı aleyhine İdare Mahkemesine açtığı tazminat davasını da kazandı.
Mahkeme Yılmaz çiftine dava tarihinden itibaren faiziyle birlikte 60 bin lira maddi manevi tazminat ödenmesine hükmetti.
Mahkeme, davacıların manevi yönden iç huzurunun bozulduğunu, yaşama gücünün ve sevincinin azalıp kişilik haklarının zedelendiğini, uğradıkları hakaret nedeniyle şeref ve haysiyetlerinin rencide edilerek günlük yaşamlarının zorlaştığının altını çizdi.
Aramaya katılan polislerin hakaretlerine maruz bırakılan Yılmaz çiftinin üzerine köpeğin salınarak yaralandıkları, polislerce darp edildiklerini belirten İdare Mahkemesi, köpeğin eğitiminden sorumlu olan polisin sorumlu davranmadığını vurguladı.
Kaynak: Diyarbakır Söz