Depremin ardından fırsatçılık yaparak ev fiyatlarını arttıranların ardından taşımacılık sektöründe de fırsatçılar ortaya çıkmaya başladı. Diyarbakır'da evleri hakkında yıkım veya ağır hasar kararı çıkan vatandaşlar evlerini taşıma derdine düşmüşken fırsatçılar vatandaşları hedef aldı. Ev taşımak için kullanılan asansörler deprem öncesinde 600 liradan kiralanırken, fırsatçıların ortaya çıkmasından sonra 5 bin liradan vatandaşlara kiralanmaya çalışılıyor. Depremi fırsat bilerek fiyatlara artış yapan taşımacılara meslektaşları ise tepki gösterdi. Vatandaşlar da bu duruma tepkisiz kalmazken, insanların mecbur olduğunu bilerek böyle yapılmasını yağmacılık olarak adlandırdı.
“Bin liraydı şimdi 4 bin liraya çıktı”
Apartmanından köyüne göç ettiğini belirten Nurettin Taş, “Deprem olduğu için evi köye taşıyoruz. AFAD apartmanda hasar olduğunu söyledi. Taşımak için yeğeni arabasını getirdim, çekici asansörü ise 4 bin liraya getirdim. Bin liraydı şimdi 4 bin liraya çıktı” dedi.
“Depremden önce 500 lira kurtarıyorken, depremden sonra neden kurtarmıyor”
Meslektaşlarının böyle bir şey yapmış olmasının doğru olmadığını belirten ev taşıma işi yapan Mikail Şenol, “Depremden önce asansör fiyatları 500 - 600 liraydı. Depremden sonra fırsatçılık yaparak pahalıya fiyat veriyorlar. Sabah verilen fiyatı akşam tekrar alamıyorsun bu yüzden vatandaş mağdur oluyor. Benim çağrım bütün nakliyecilere, bu vicdansızlığa son vermeleri lazım, devlet yetkilileri de buna bir el atmalı. Şuan asansör ve nakliye beraber maliyeti 3 bin 500 lira oluyor. Şehir içinde taşıması ve asansörü dahil, 5 bin lira oluyor. Asansör fiyatlarında depremden önce 500 lira kurtarıyorken, depremden sonra neden kurtarmıyor” şeklinde konuştu.
“6 bin veya 7 bin lira fiyat veriyorlar”
Fırsatçıların arttığını belirten ev taşıma işi yapan Seymen Akar, “Şuan ki fiyatımız bin liradır, normal zamanda depremden önce de bin liraydı. Bazıları şuan 6 bin veya 7 bin lira fiyat veriyorlar. Fırsatçılık yapıyorlar bizim gibi işlerine bakmıyorlar” diye konuştu.
“Ben buradan 15 bin liraya İstanbul’a götürüyorum”
Fırsatçıların 15 bin liraya kadar fiyat verdiklerini belirten taşımacı Abdullah Güler, “Bir vatandaş beni aradı, taşıma dahil 3 bin 500 TL olduğunu söyledim. Daha önceden aldığı fiyatta taşıma dahil 15 bin lira fiyat verdiklerini söyledi. Ben buradan 15 bin liraya İstanbul’a götürüyorum. Bütün millet mağdur kalmış. Kimse şehirde bulduğu eve gitmiyor, köye gidiyor veya başka bir yere gidiyor. İnsanlarımıza yazık oluyor” ifadelerine yer verdi.
"YARALARIMIZI MİLLETÇE BİRLİKTE SARACAĞIZ"
Merkez Bağlar ilçesi Lefkoşa Caddesi'ndeki evinden eşyalarını tahliye eden Abdullah Güneş, deprem anında evde bulunduklarını, büyük bir sarsıntıyla uyandıklarını söyledi.
Depremin etkisi biter bitmez ailece evden ayrıldıklarını ifade eden Güneş, depremde binalarının ağır hasar gördüğünü belirtti.
Eşyalarını tahliye etmeye çalıştıklarını anlatan Güneş, "Birçok ilimizde hasar oluştu. Deprem nedeniyle illerimizde can kayıpları oldu. Büyük bir afet yaşadık, Allah yardımcımız olsun. Şu anda ailemle beraber camide kalıyoruz, zor durumdayız. Yaralarımızı milletçe birlikte saracağız." dedi.
Merkez Bağlar ilçesi Şeyh Şamil Mahallesi'nde babası ve ağabeyinin eşyalarını tahliye eden Aziz Vural ise ilk deprem esnasında kırsalda olduğunu, merkezdeki evine geldiğinde ikinci zelzeleye yakalandıklarını söyledi.
Tahliye ettikleri eşyaları müstakil eve ve depolara bırakacaklarını dile getiren Vural şöyle konuştu:
"Diyarbakır'da fazla yıkım yok ama çok ağır hasarlı binalar var. Çoğu kişi taşınıyor müstakil evlere gitmeye çalışıyor. Çok şükür bizim gidecek yerimiz var. İmkanımız yok yardım bekliyoruz, ancak öncelikli insanlar var. Adıyaman ve Kahramanmaraş gibi illerimize ilk önce yardımlar gitsin, biz sonra da kendi derdimize bakarız. Tek yürek olacağız inşallah."
İş yeri sahibi Rıdvan Kaymak da depremde eşyalarının hasar gördüğünü, iş yerinin bulunduğu binanın ağır hasarlı olması nedeniyle sağlam kalan eşyalarını tahliye ettiklerini anlattı.
Kaymak, "İş yerinde sağlam kalan eşyaları da taşıyacağız ancak nereye götüreceğimizi bilmiyoruz. Herkese geçmiş olsun. Yaraların sarılmasını bekliyoruz." ifadesini kullandı.
Evindeki eşyaları taşıyan Ayten Kızıltoprak da Kürtçe, evlerinin hasar gördüğünü, zor durumda kaldıklarını, 29 yıldır oturduğu binayı boşaltmak zorunda kaldığını dile getirdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz