Kadınların kullandığı kadife, pullarla bezenmiş zıbınların üzerine takılan boncuk işlemeli mor başörtüler, erkeklerin kıyafetlerinin üzerine aldıkları abalar, renkli puşular ve her yaşa hitap eden fistanlar... Kimi inançları, kimi yaşları, kimi de işlemelerine göre medeni durumu ortaya koyan birbirinden farklı ve renkli geleneksel kıyafetler yerini son dönemde modaya uygun elbiselere bıraktı.
Yakın geçmişte günlük hayatta sıkça karşılaşılan yöresel kıyafetler, günümüzde ise sadece bayram, düğün gibi özel günlerde hatırlanır oldu.
Harran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şevket Ökten, AA muhabirine yaptığı açıklamada, insanlığın küreselleşme çağında yaşadığını, buna bağlı olarak yöre dinamiklerin pasifleştiğini ve yerel olguların küreselleşmeye kaydığını söyledi.
YÖRESEL KIYAFETLER
Güçlü olan kültürün daha yerel olan kültürlere empoze gücünün fazla olduğuna dikkati çeken Ökten, "Böyle olunca da küreden ve merkezden dayatılan bütün tüketim tarzlarının yereli etkisi altına aldığı kaçınılmaz bir sonuç olarak karşımıza çıkıyor. Urfa merkezinde daha önce çok yoğun olarak gördüğümüz yerel yaşama tarzının, kıyafetlerin, yeme içme biçimlerinin bu küreselleşme hızına bağlı olarak yerelden kurtulup genele uyum sağladığını görüyoruz" dedi.
Ökten, bölgede yer yer yöresel kıyafetlerin giyildiğini ancak küresel giyim tarzının neredeyse tüm illeri kapsadığını belirterek, ilerleyen zamanda bunun etkisinin daha fazla görüleceğini ifade etti.
Görsel medyanın insanları özellikle giyim konusunda merkez küreye ittiğini ve tek tip kıyafete zorladığını savunan Ökten, buna uyanların normal, uymayanların ise anormal kabul görüldüğünü, buna bağlı olarak da insanların normal sayılabilmek için kendisine sunulan şartları koşulsuz kabul ettiğini aktardı.
Yereldeki tüm unsurların zaman içinde merkez kültürün egemenliği altına gireceğini belirten Ökten, şunları kaydetti:
MODA YÜZÜNDEN BİTTİ
"Bugün artık yerel kıyafetler nostaljik folklorik öge olarak kalıyor. Dolayısıyla kamusal alanda herkesin giydiği, birbirine benzeyen bu kıyafetler de normal kıyafet olarak karşımıza çıkıyor. Diğerleri daha çok yerel düğünlerde, özel günlerde giyilen, müzelik, kültürel unsurlar olarak tarihteki yerini alıyor gittikçe. Bu küresel kültürün hegemonik boyutu o kadar etkin ki yerel kültürlerin bundan kaçınması çok zordur. Bu küresel kültür hepimizin giyim tarzımızı, yeme içmemizi birbirimize benzetiyor ve tek düzeyle insanlar haline getiriyor. Şanlıurfa da bundan nasibi almış durumda fakat buna rağmen ilçelerde geleneksel kıyafetlerin varlığını koruyanlar var. Şanlıurfa da hızlı bir şekilde şehirleşme hızına paralel olarak gittikçe yerel değerlerden sıyrılarak uluslararası değerlerle bütünleşiyor."
"GENÇ NESİL İLGİ GÖSTERMİYOR"
Haşimiye bölgesinde 24 yıldır yöresel kıyafetler satan esnaf Mustafa Kanat, yöresel kıyafete ilginin gün geçtikçe azaldığını söyledi.
Özellikle son dönemlerde daha çok modern kıyafetlerin tercih edilmeye başlandığını ifade eden Kanat, kentte yöresel kıyafet satan dükkanların bir bir kapandığını belirterek, "Eskiden bu çarşı Urfa'nın göz bebeğiydi. Gelen herkes buradan alışveriş yapıyordu. Ama artık köşelerde kaldık. İş yapamaz hale geldik. Şimdi millet mağazalara yönelmiş yani yöresel elbiselerimiz modern medeniyete geçti. Özellikle yeni nesil bu tür kıyafetlere ilgi göstermiyor. Şu an sadece düğün, nişanlarda elbise satıyoruz" diye konuştu.
Alışkanlıkları nedeniyle halen yöresel kıyafetleri tercih edenlerden 64 yaşındaki Hayriye Polat da küçüklüğünden itibaren bölgeye özgü kıyafetler giydiğini anlattı.
Özellikle torunlarının bu tür ürünleri tamamen hayatlarından çıkardıklarını dile getiren Polat, bu konuda televizyonların ve kente gelen yabancıların etkili olduğunu savundu.
Polat, yöresel kıyafetlerin gelecekte tarihe karışmasından endişelendiklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz