Mersin'in Silifke İlçesi'ndeki Kapızlı 23 Nisan Kamp Eğitim Merkezi'nde lise öğrenci 17 yaşındaki Diyarbakırlı Cafer Gizli bıçaklanarak öldürüldü. Cinayetin faili olan 16 yaşındaki M.D., tutuklandı. Kamp geçici olarak kapatılırken, Gizli'nin cenazesi dün Bulutçeker köyünde toprağa verildi. Saldırganın PKK sempatizanı olduğu öne sürülürken, Mersin Valiliği ise olayın siyasi bir yönün bulunmadığını iddia etti.
Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın organizesiyle Kapızlı 23 Nisan Kamp Eğitim Merkezi'ne kampa götürülen Diyarbakırlı lise öğrencisi Cafer Gizli ile Hakkarili lise öğrencisi M.D. arasında pazar günü öğle saatlerinde, "siyasi bir mevzuu" konusunda tartışma çıktı. Yemekhanedeki tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. M.D., Cafer Gizli'yi karnından bıçakladı. Ağır yaralanan Gizli, ambulansla kaldırıldığı Silifke Devlet Hastanesi'nde tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. M.D. ise, jandarma tarafından gözaltına alındı. M.D., sorgusunun ardından geniş güvenlik önlemleri altında adliyeye sevk edilirken nöbetçi mahkemece tutuklandı. Cafer Gizli'nin cenazesi ise Adana Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsinin ardından toprağa verilmek üzere memleketi Diyarbakır'a gönderildi.
KAMP KAPATILDI
Mersin'e 90 kilometre uzaklıkta olan ve Silifke İlçesi'nin Kapızlı Mevkii'nde bulunan 16 bloktan oluşan 23 Nisan Kamp Eğitim Merkezi, olayın ardından geçici olarak kapatıldı, yarıyıl tatili için kampa alınan 274 öğrenci de memleketlerine gönderildi. Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın da olayla ilgili olarak idari soruşturma başlattığı ve bu kapsamda bir müsteşar ve müfettişin merkeze gittiği kaydedildi.
SİYASİ YÖNÜ YOK
Mersin Valiliği de yaptığı açıklamada, sosyal medyada olayın siyasi sebeple meydana geldiğine dair haberler yer aldığını ve bunların gerçekleri yansıtmadığını bildirdi. Öğle yemeği sırasında yemekhanede çıkan tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu gencin bıçaklanarak yaralandığı ve götürüldüğü hastanede hayatını kaybettiği belirtildi.
CENAZE DİYARBAKIR'DA
Gizli'nin cenazesi, otopsisinin tamamlanmasının ardından gece yarısı cenaze aracına alınarak Adana Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Tesislerine götürüldü. Burada yaklaşık 5 saat beklendikten sonra Diyarbakır'dan gelen ailesi tarafından teslim alınan Gizli'nin cenazesi, Çınar ilçesine bağlı Qubik (Bulutçeker) köyüne götürülerek burada toprağa verildi.
Binlerce kişinin katıldığı cenazede sık sık ‘Kahrolsun PKK ve zalimler için yaşasın cehennem’ sloganları atıldı. Cenaze törenine Çınar ilçe Kaymakamı İsmail Şanlı, HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Bahattin Temel, Vedat Turgut, Adana ve Diyarbakır il yöneticileri, yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Defnin ardından mezarlıkta toplanan halka hitaben bir konuşma yapan Molla Abdulkudüs Yalçın, şehitlerin ölmediğini hatırlatarak, bir aziz genci daha Rahmana uğurladıklarını belirtti.
BU ALLAH'IN FERMANIDIR
Hak ile batıl savaşının devem ettiğine dikkat çeken Yalçın, “Allah bizi ve bütün ümmeti İslam yolunda sabit eylesin, ayağımızı hak yolundan ayırmasın. Biz Allah'ın mülküyüz ve Allaha döneceğiz. Bugün de bir azizimizi burada defnediyoruz. Hakikate bakar isek bu bize bir sermayedir. Allah kardeşimizin kanıyla katillerine azap olacaktır. Şehitler ölmez, bu Allah'ın fermanıdır. Bunda şüphe yoktur ki bu kardeşimiz bugün sağdır ve belki bizi şu an izliyordur. Fakat biz bunu bilmeyiz, çünkü bu kardeşimizle bizim mertebemiz bir değil. Allah onu cennetine alacaktır.” dedi.
MÜSLAMANIN KANINA EL UZATANLAR
Herkesin bir gün bu dünyadan göç edeceğini söyleyen Yalçın, konuşmasına şöyle devam etti: “Şirk en büyük zulümdür. Artık bunu kendi gözlerimizle görüyoruz. Kardeşlerim, bu dünyada kalıcı değiliz. Muhakkak bir gün hepimiz bu dünyadan göçeceğiz. Doğrusu hepimizin yaşayacağı gün sayısı bellidir. Kim bir kişiyi Müslüman olduğundan dolayı öldürürse cezası ebediyen cehennemdir. Sadece cehennem de değil, Allah'u Teâlâ ona gazap edecek, lanet edecek ve Allah'u Teâlâ onun için büyük bir azap hazırlayacak. Elini Müslümanların kanına uzatanlar ne dünyada ne ahrette rahat yüzü görmezler. Bugün görüyoruz ki sermayeleri boştur ve bu yüzden sağa sola saldırıp bu masum ve naziklerin kanını döküyorlar. Allah'ın izniyle ömürleri kısadır ve yakın zamanda Allah'u Teâlâ onların sonunu ümmete gösterecektir. Masum ve kendisine zulüm edilmiş Kürt kavmi Allah'ın izniyle bu gaddar insanların sonunu görecektir.”
BÖLGEDE HÜDAPAR'A SALDIRILAR
Törene katılan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Vedat Turgut yaptığı açıklamada, 7 Haziran 2015'de yapılan Milletvekili Genel Seçiminin ardından bölgede olayların yaşandığını söyledi.
"Diyarbakır, Şırnak ve Mardin'deki bazı yerlerde yapılan sözde 'özerklik' ilanı, Kürt halkına bela ve gözyaşı olmuştur" diyen Turgut, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gelinen şu aşamada iyice sıkıştığı görülen örgütün, çatışmaları İstanbul, Mersin ve Adana'ya kaydırdığını görüyoruz. Sürekli olarak üyelerimizin bulunduğu yerlerde, evlerinin ve iş yerlerinin önünde çukur kazılmasına, barikat kurulmasına asla müsaade etmeyeceğimizi söyledik. Bölgede bu ortamı bulamayan örgüt üyeleri dün itibarıyla Adana il yönetimindeki bir arkadaşımızın evinin önüne barikat kurarak, işgal etmek istemiş, üyemiz ise buna müsaade etmemiştir. O arada 20 kişilik militan grubu üyemize saldırmış ve burnunu kırarak darp etmiştir. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın önceki gün yaptığı açıklamasındaki, 'Böyle giderse bir iç savaş söz konusu olacaktır' ifadesinin ardından üyelerimize yönelik saldırılar düşündürücüdür."
Kavgada hayatını kaybeden Gizli'nin daha önce de tehdit edildiğini savunan Turgut, "Cafer kardeşimizi bir haftadan bu yana tehdit edip, ona hakaret etmişler. Dün itibarıyla kendisini yemekhanede darbederek şehadetine sebep olmuşlardır" dedi.
Cenazenin defnedilmesinden sonra yapılan konuşma ve duanın ardından mezarlıkta toplanan halk, Bulutçeker köyünden ayrıldı.
BABA OLAY AYDINLATILSIN
17 yaşındaki oğlunu kaybeden acılı Baba Salih Gizli, açıklamalarda bulundu. Olay hakkında kendilerine net bir bilgi aktarılmadığını ifade eden Gizli, olayın üstünün kapatılmasını istemediklerini söyledi. Gizli, “Tartışma sonucu oğluma saldırıyorlar ve katlediyorlar. Bu bilgiler resmi değil, net bir bilgi almadık, bilgi kirliliği var. Tartışma Sur ilçesinde yaşanan olaylar üzerine olmuş. Benim de tek istediğim olayın takip edilmesi, olayı yapanların ortaya çıkarılmasıdır. Bu olayın üstünün kapatılmasını istemiyorum.” dedi. Oğlunun hiç kimseye zararının olmadığını dile getiren Gizli, oğlunda şiddet namına bir şeyin olmadığını söyledi.
BİZDEN HELALLİK İSTEDİ
Oğlunun güzel ahlakıyla etrafına örnek olduğunu ifade eden Gizli, “Oğlum namazını kılan biriydi. Aile ilişkileri iyiydi. Sosyal biriydi ve evde fazla kalmıyordu. Okula gider, okuldan sonra işe, ardından eve geliyordu. Gittiğinde hiç huyu olmayan bir harekette bulunarak bizden helallik istedi. Oradayken 2 defa kendisiyle görüştüm ama genelde annesiyle konuşuyordu. Öğrencilere her saat telefon verilmiyordu. En son dün akşam görüştüm. Bana bugün geleceğinden bahsetti. Bana bazı fotoğraflar gönderdi. Yemek yedikleri yeri, yemek sırasını gösteren fotoğraflar attı. Orada yaşadıklarını fazla söyleyen biri değildi. Ne yaşamış oradaki arkadaşları daha iyi bilir.” ifadelerini kullandı. Cinayete sebep olanların ortaya çıkmasını istediğini aktaran Gizli, “Ben çocuğumu devlete teslim ettim. Her yıl bunun gibi programlar yapılıyor, çocuklar götürülüyor. Eğer çocuklara sahip çıkmıyorlarsa bu tür programları yapmasınlar.” dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz
