Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, işsizliğin Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu Diyarbakır’da, binlerce aile yoksulluk sınırı altında yaşamını idame ettirmeye çalışıyor. “İllerin ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Araştırması”nda 67’nci sırada bulunan Diyarbakır’da, sanayinin yeteri kadar gelişmemesi nedeniyle “fabrika” görevini başta kıraathaneler ve lokantalar olmak üzere esnaflar görüyor. Kentte, 3 binin üzerinde kayıtlı olmak üzere 4 bin kıraathane ve çay ocağı ile 650’nin üzerinde ise lokanta ve restoran bulunuyor. Kahveciler ve Çaycılar ile Lokantacılar ve Tatlıcılar Odası’ndan edinilen rakamlara göre, bu işletmelerde yaklaşık 30 bin kişi günlük 20 ile 80 TL arasında değişen yevmiye karşılığında çalışıyor.
7 Haziran seçimlerinden sonra başlayan terör olayları Diyarbakır’da istihdam açısından sanayi görevini gören esnaflara büyük zararlar verirken, kepenk kapatmaların da hortlamasıyla birlikte başta yevmiyeciler olmak üzere esnaflar büyük güçlükler yaşıyor. Birçok esnafın kepenk kapattığı kentte, işsizler ordusuna binlerce kişi daha katıldı.
“SUR’DA 5 BİN KİŞİ İŞTEN ÇIKARILDI”
DESOB Başkanı Alican Ebedinoğlu, kentte esnaf ve sanatkarların yanında çalışan en az 100 bin kişinin olduğunu belirtti. Sadece sokağa çıkma yasağının 32’inci gününde devam ettiği Sur ilçesinde 10 bine yakın esnafın bulunduğu ve bunların yanında onbinlerce kişinin istihdam edildiğini anlatan Ebedinoğlu, “Bu ilçede 365 iş yeri son sokağa çıkma yasağı öncesi kapatmıştı. 5 bine yakın kişi işten çıkarıldı. Ekonominin kalbi olduğu için lokanta, kafeler, oteller ve birçok iş ticaretinin olduğu ilçede yüzde 50 çöküş var. Sur ilçesindeki esnaf tek zarar görmüyor. Onun dışında kalan esnaflarda zarar görüyor. Son çatışmalarla birlikte kentte yaşanan kaos ortamı kepenkleri kapattı veya kapattırdı. İnsanların sokağa çıkmaması ve temel ihtiyaçlar dışında başka ihtiyaçların alınmaması Sur ilçesindeki esnafın dışındaki esnaflarında cirosunu düşürdü” dedi.“ESNAFLAR ‘SABIKALI’ DURUMA DÜŞTÜ”
Birçok tüccarın ve işletmecinin iş hayatının bitme durumuna geldiğine dikkat çeken Ebedinoğlu, “Çek ve senetlerle çalışıyor birçok esnaf. Bölgede üretim olmadığı için birçok batı illerinden eşyalar temin ediliyor. Ancak bu ödemeler son 3 aydır ödenmiyor. Buradaki esnaflar ödeme yapamadığı için bankalar nezdinde sabıkalı olarak kayıtlara geçiyor. Hükümetle görüşme halindeyiz. Bölge esnaf ve tüccarına ekonomik destek paketinin verilmesini ifade ettik. Öyle bir çalışma var ancak esnaf bankalar nezdinde sabıkalı duruma düştüğü için bu paketlerden faydalanamıyor. Bununla beraber bir sicil affın getirilmesi lazım. Geçmiş hükümetler iki kez sicil af çıkardı ama bölgede uygulanmadı. Bankalar üzerinde bir yaptırım yapılmadı. Bunu kaldırmayan bankaya ceza verilmedi. Onun için bu olaylardan dolayı sicil affı çıkarılacaksa yaptırımlı yapılmalıdır” diye konuştu.
“PERSONEL SAYISIN DÜŞÜRMEK ZORUNDA KALDIM”
Sur ilçesinde lokanta işleten Kazım Yıldırım ise bölgedeki ve Sur ilçesindeki olayların esnafa büyük bir darbe vurduğunu ifade etti. Yıldırım, “Sur ilçesi Diyarbakır’ın kalbi sayılır. Bölgenin de kalbidir aynı zamanda bu ilçemiz. 35 eleman çalışıyordu yanımda ancak şimdi 6 kişi kaldı. Kiralarımızı ödeyemiyoruz. Kullandığımız işyerlerine masraflar yaptık. Yaptığımız yatırımlar boşa gitti” ifadelerinde bulundu.
“GİDERLERİMİZİ CEPTEN KARŞILIYORUZ”
Kahve işletmecisi olan Abdurrahman İçten de çoğu zaman işlerini açamadığını belirterek, “Çalışanların yevmiyelerini, kirayı ve faturaları cebimden ödüyorum. Bu da bizi gayet zorluyor” dedi.
“AİLEMLE ARAMA MESAFE GİRDİ”
Yevmiyeci olarak çalışan Mürsel Kurt adlı vatandaş ise kiracı olduğunu belirterek, “Çalıştığım iş yeri Sur ilçesinde ve yaklaşık 40 gündür çalışmıyorum. Eve ekmek götüremiyorum. Artık ev bile kabul etmiyor. Eve para götüremediğim için aramızda mesafe oluştu” diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz