Merkezin bağlı bulunduğu Selahaddin Eyyübi Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Şenol Gedik sadece bölgeden değil İstanbul, Bursa gibi Türkiye'nin değişik bölgelerinden gelen çocuk bağımlılara da tedavi hizmeti sunduklarını söyledi. Merkezin sorumlusu Psikiyatri Uzmanı Dr. Mehmet Emin Yüksel ise, ailelerin, çocuklarının madde kullandığını öğrenmelerinin zaman aldığını ifade ederek, "Şimdiye kadar yatırdığımız 9 yaşında çocuk oldu. made bağımlılığı yaşının 9 yaşına kadar indiğini görebildik" dedi.
DİYARBAKIR-Türkiye'deki madde bağımlısı çocuklara yataklı tedavi sunan 4 merkezden biri olan ve 9 yıldır çalışmalarını sürdüren Diyarbakır'daki ÇAMATEM, kurulduğu günden bugüne kadar 4 bin 111 çocuğa, madde bağımlılığından kurtulmaları için yatılı ve ayakta tedavi hizmeti sundu. 10 yatak kapasitesi olan ve 20 çocuğa kadar hasta yatırma imkanı olan merkeze gelen madde bağımlısı çocuklar bir yandan tedavi olurken, diğer yandan merkezin içinde bulunan kültürel ve sportif faaliyetlere katılıyor. Merkezde spor salonu, müzik, resim ve el işi atölyeleri bulunurken, çocuklar merkezin bahçesinde ise voleybol oynayıp güvercinlerle oyalanıyor. Merkeze sadece Diyarbakır ve çevresindeki iller değil, Türkiye'nin değişik bölgelerinden gelen madde bağımlısı çocuklara tedavi verilirken, bazı çocukların merkeze birden fazla tedavi amaçlı geldikleri belirtildi.
AKTİVİTELERLE TEDAVİ
Merkezin bağlı bulunduğu Selahaddin Eyyübi Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Şenol Gedik, Türkiye'nin İstanbul'dan sonra açılan 2'nci merkezi olduklarını ve kendilerinden sonra Bursa ve İzmir'de de aynı merkezler açldığını ifade ederek şu bilgileri verdi:
"Doğu ve Güneydoğu'daki tek merkez olduğu için yüzde 75- 80 burada olmakla beraber, Bursa, İstanbul gibi büyükşehirlerden gelen hastalarımız da var. Çocukları günlük hayattan kopmayacak şekilde spor, resim, müzik, çeşitli aktivite odaları, bahçede bostan, spor tesisleriyle tedavi ediyoruz. Buradaki güvercinlerimizle çocukları hayvan sevgisinden koparmamayı amaçlıyoruz. Bu da tedavinin basamaklarından biridir. Açıldığı günden beri 4 bin 111 hasta başvurusu var. Bunların bir kısım yatak, bir kısmı da ayakta tedavi olanlardır. Bir hastanın ortalama 1 ay kalması gerekiyor. 1 ayın altında tedavi olmaz. Bazen 2 aya kadar da çıktığı oluyor. Çocukların ailelerini de zaman zaman biz buraya kabul ediyoruz. Doktorlar ailelere eğitim veriyor. Çocukların eve gittiği dönemde, ailenin davranış biçimini de doktorlarımız belirliyor. Çocukla nasıl iletişime geçeceği, neler konuşacağını, çocuğu nasıl takip edecekleri gibi çeşitli konularda eğitim veriyoruz."
AİLELERİN DİKKAT ETMESİ GEREKENLER
Diyarbakır ÇAMATEM sorumlusu Psikiyatri Uzmanı Dr. Mehmet Emin Yüksel ise, kendilerine başvuran ailelerin çocuklarının madde bağımlısı olduğunu öğrenme sürelerinin zaman aldığını belirterek şunları söyledi:
"Çocuk, 2- 3 yıldır maddeyi kullanıyor. Aile 3 aydır öğrenmiş oluyor, baba ise yeni öğrenmiş oluyor. Böylece bize geliyorlar. Ailelerden dikkat etmelerini isteğimiz birkaç konu var. Birincisi son günlerde çocuğun davranışlarında bir değişiklilik var mı, ders başarısında bir azalma var mı, sık sık gribal enfeksiyon gibi burnunu çekiyor mu, gözlerinde kızarma var mı, göz bebeklerinde küçülme büyüme var mı, tuvalete uzun süre kalıyor mu, son zamanlarda bazen eve gelince sarhoşvari bir şekilde geldiği oluyor mu, yalana başvuruyor mu, evden zaman zaman paranın kaybolduğu fark ediyorlar mı, sinirlenmeleri, ya da bazen hiçbir şey yapmadan uyuduğu oluyor mu? Böyle durumlar olduğunda bize başvursunlar, biz, onlara gerekli yardımı yapalım."
'ÖNCE SİGARAYA BAŞLANIYOR'
Dr. Yüksel, merkezde 18 yaş altı çocuklara baktıklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdiye kadar yatırdığımız 9 yaşında çocuk oldu. Madde bağımlılığında yaşın 9 yaşına kadar indiğini görebildik. Çocuklar öncelikle bu işe sigarayla başlıyor. 10 yaşından küçük bir yaşta sigaraya başlıyorlar. Daha sonra ya şeker dedikleri hap, ya da bali, tiner gibi uçucu maddeler. Daha sonra, esrar akabinde eroin, bonzai gibi maddeleri kullanmaya başlıyorlar. Çocukların bu yola girmesi konusunda tek bir neden söylemek zor. Ama 9 yaşındaki bir çocuğun başlaması için çevrede bulunması lazım ve birinin onu teşvik etmesi gerekiyor. Bize başvurduklarında poliklinik takiplerini alıyoruz. Daha sonra tedaviye başlıyoruz, eğitimler veriyoruz. Eğer ayakta tedavi edilemezse, yatakta tedaviye alıyoruz. Taburcu olduktan sonra haftada bir onları çağırıp, ayakta tedavi ediyoruz, onları takip ediyoruz. Burası açık bir servis. Demir parmaklıkların arkasında gibi bir yer değil. Çocukların evleri ya da okullar gibi bir yerdir. Sürekli aktiviteleri var. eğlenceli bir şekilde biz tedavilerimizi sürdürüyoruz. Anlatıldığı gibi, çocuk bağlanıyor gibi bir yerimiz yok."
'14 YAŞINDA EROİNE BAŞLAMIŞ
Merkezde tedavi gören 17 yaşındaki madde bağımlısı ise 14 yaşında eroin kullanmaya başladığını ifade ederek şunları anlattı:
"Arkadaşlardan dolayı başladım. Para bulamadığım zaman kötü yollara başvuruyordum. Hırsızlık gibi suçlara karıştım. 17 yaşında tedavi olmaya karar verdim. Burada çok güzel tedavi oluyoruz. Hocalarımız bizimle çok ilgileniyor. Çok güzel bakıyorlar. Uyuşturucu kullananlar gelsinler burada tedavi alsınlar. Bu yolun sonu kötü yoldur. Eroin, bonzai, hap, şeker, kokain ne desen kullandım. 20 gündür tedavi görüyorum. Ben buraya geldiğimde 45 kiloydum şimdi 52 kilo oldum. Kendime geldim, toparlandım. Önceden elimi kaldıracak halim yoktu. 6'ncı sınıfa kadar okudum fakat okula gitmeyi bıraktım. Annem babam beni buraya görmeye geliyorlar. Beni burada gördüklerinde mutlu oluyorlar. Onlarla telefonla da görüşüyorum. Benim tavsiyem, gelsinler burada tedavi olsunlar, kurtulsunlar. Bu yolun sonu ya cezaevidir ya ölümdür, ya da beladır. Başka sonu yoktur."
'ESRAR YÜZÜNDEN OKULDAN KOVULDUM'
Diyarbakır ÇAMATEM'de Hatay'dan gelerek tedavi gören diğer bir çocuk da şunları söyledi: "17 yaşındayım. 10 yaşında esrara başladım. 1 yıl önce tedavi olmaya geldim. Sonra cezaevine girdim. Tekrardan buraya geldim. Burada 5'nci günüm. Tedavinin etkisini görüyorum. İçen arkadaşlarıma tavsiyem, buraya gelmeleridir. Kendi iradeleriyle bırakabiliyorlarsa buraya gelmesinler. Ailelerinden uzak kalmasınlar. Ama kendi iradesiyle bırakamıyorlarsa buraya gelsinler. Ben Hatay'dan geldim buraya. Esrara başladım okuldan kovuldum."
Kaynak: Diyarbakır Söz
