Diyarbakır’ın Ergani ilçesi Aşağı Bitikçi ve Yukarı Bitikçi köylerinde ikamet eden vatandaşlar, 1 yıl önce yapılan kadastro çalışmaları sırasında usulsüzlük yapıldığını belirterek, Tapu ve Kadastro İl Müdürlüğü görevlileri ile Aşağı Bitikçi köyü muhtarı hakkında, Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Köylüler adına konuşan Nezir Zengin, eskiden 400 dönüm olan arazisinin kadastro çalışmaları sonrası 100 dönüme düşürüldüğünü belirterek, “Bizim tarlamızı neredeyse haram etmişler, yeri belli değil. Başkalarının üzerine yazılmış. 1984’ten bu yana tapu elimizdedir. Sürdüğümüz yer, destekleme aldığımız yer her şey bellidir. Bunlar 6 bin dönüm, 3 bin dönüm hepsini üzerlerine almışlar. Milleti mağdur etmişler. Yetkililerden ricam bunu duysunlar” dedi.
“KAN DAVASI OLABİLİR”
Sedak Gedikoğlu ise, 1 yıl önce yapılan kadastro çalışmalarında muhtar Mehmet Demirhan’ın parsel başına kendilerinden 20 TL aldığını ve muhtarın gerekçe olarak kadastroyu özel olarak getirdiğini ifade ettiğini söyleyerek, kendisinin 150 dönümlük arazisinin 35 dönüm olarak yazıldığını anlattı. Devletin bu konuya el atması gerektiğini vurgulayan Gedikoğlu, “5 tane mezra var. Bu mezradakileri mağdur ederek hem tarlaları hem de köy merasını başka kişilerin adına kaydetmiş çoğunu da kendi adına kaydetmiştir. Yetkililerden ricamız buna el atsınlar. Haberimiz olmadan kurşun kalemle başlarından yazmışlar arkasından imzaları tükenmez kalemle atmışlar. Askı listesinden haberimiz olmadı. Köyde okulda veya camide asılsaydı duyardık. Bunu yapmamışlar. Süresi dolduktan sonra aradan bir hafta geçtikten Diyarbakır Tapu Kadastro Müdürlüğü’nden bunu öğrendik. Dilekçe verdik. Dilekçelerimizin boşuna olduğu söylendi. Ergani Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe verdik. Ergani Kaymakamlığına, Diyarbakır Tapu Kadastro Müdürlüğü’ne dilekçe verdik. Bu mezralarda en azından 3 bin nüfus var. Bu nüfusun çoğunun geçimi de hayvancılık üzerine zaten tarlaları yapmışlar merayı da tapu etmişler. Bu tapuların çoğu da tanımadığımız, bilmediğimiz ve köyde oturmayan kişiler adına kayıtlı. Bu iş çözülmese millet birbirine girecek. Devlet el atmasa millet birbirine girecek. Ortada bir kan davası da olabilir” diye konuştu.
Mahmut Zebek de 150 dönüm arazisinin 40 dönüm olarak gözüktüğünü anlatarak, “Kadastro çalışması başlarken muhtar milleti çağırdı. Herkes tarlasının başına gitti. Herkes tarlasının üzerindeyken kaydını yaptırdı. Bize gösterilen kroki Diyarbakır’da başka. Bütün üç köyün malını hepsini kendi üzerine kayıt yapmıştır. Devlet gelsin baksın. Kim suçludur kim haklıdır bunu bir araştırsın. Bin 500 dönüm araziyi muhtar kendi üzerine yapmış” iddialarında bulundu.
“KANUNİ YOLLAR NEYSE ONU YAPTIM”
İddiaları yalanlayan muhtar Mehmet Demirhan ise şunları kaydetti:
“Kimden ne almışsam ne yemişsem karşıma çıksın. Herhangi bir yolsuzluk yapmamışım. Kanuni yollar neyse onu yapmışım. Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulundum. İki tane de avukat tuttum. Adli soruşturma başlatılmıştır. Kadastroda 9 tane bilirkişi var, müdür var, komisyon başkanları var, teknisyen var. Bunlar muhtarı mı dinlerler yoksa bilirkişiyi mi dinlerler. Muhtar olarak ben görevimi yaptım. Bana gelen imzayı attım. Tarla tarla gezmedim. Tarla tarla gezenler bilirkişiler. Birisinin hakkı başka birine geçmişse yardımcı olalım. Kanuni yollardan haklarını iddia etsinler. Ben kimsenin hakkını kimseye yedirmemişim. Böyle bir şey tespit edilirse görevimden istifa ederim cezama da razıyım. Beni şikayet edenler de köyde oturmuyor ama arazilerde isimleri var. Demek ki hakları var. Ben haksız yere bir şey yapmadım. Bütün belgeler burada gelip baksınlar. İsimleri görsünler. Görevimi yaptım. Kötü yaptıysam cezama razıyım. Benim alnım açık. Bildiklerimi söyledim geri adım da atmam. Her şey ortada. Adalete güveniyorum.”
Kaynak: Diyarbakır Söz