Şuan, Güneydoğu'daki çok sayıda işlenen faili meçhul cinayetten sorumlu tutulan ve tutuklu olarak yargılanan JİTEM'ci, Emekli Albay Cemal Temizöz, O dönemde Diyarbakır'da Jandarma İstihbarat Grup Komutanı olarak görev yapıyordu. 28 Şubat süreci içerisinde Temizöz imzalı raporda, başta 4 Nolu DGM Başkanı olmak üzere, hakim, savcı ve işadamları 'irtica' adı altında fişlenmiş. Fişlemelerde, 'İmam Hatip mezunu', 'Adliye'de mescid açtırmaya yönelik girişimlerde bulundu', 'İrticacıları verdiği kararlar ile korudu', 'Refah-Yol hükümeti marifetiyle atandı', 'Adıyaman Menzil şeyhini ziyaret etti' ve 'İrticai faaliyet içinde olan işadamları ile yemek yedi' gibi ifadeler kullanılıyor.
Gazeteci Yazar Aslan Değirmenci'nin kaleme aldığı ve Çıra Yayınları'ndan çıkan 'Belgeleriyle 28 Şubat'ın Çözülen Kodları' adlı kitapta yer alan bu tarihi belgede, istihbari çalışmalara devam edildiği ve gelişmelerden bilgi verileceği ifade edildi. "Diyarbakır içinde, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü, hür demokratik düzen ve nitelikleri Anayasa'da belirtilen Cumhuriyet aleyhine işlenen ve doğrudan doğruya devletin iç ve dış güvenliğini ilgilendiren suçlara bakmakla görevli Devlet Güvenlik Mahkemesi mevcuttur." denilen belgede, güvenlik güçlerinin büyük feragat ve fedakarlıkları sonucu sakat kalma, hatta şehit olma pahasına ele geçirdikleri terör suçlularının, söz konusu mahkemede görev yapan ve terörle mücadelenin önemini kavrayamamış veya bilinçli olarak taraflı hareket eden hakimlerce tahliye edilmelerinin kamu vicdanında derin yaralar açtığı savunuluyor.
MAHKEME BAŞKANI İMAM HATİPLİ
Belgede yer alan fişlemelere ilişkin bazı bilgiler ise şöyle: "Özellikle irticai suçlarla ilgili davalarda 4 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinin verdiği kararlar dikkat çekici ve incelemeye değerdir. Bahse konu mahkeme heyeti incelenmiş olup Mahkeme Başkanı Hakim Ali Çağan'ın, İmam Hatip Lisesi mezunu olduğu, 1996 yılında Refah Partisi marifetiyle Diyarbakır 4 nolu DGM yedek üyeliğine, aynı 3 nolu DGM asil üyeliğine, 1997 yılında da 4 nolu DGM başkanlığına atandığı, aynı zamanda DGM Adalet Komisyonu üyeliği görevini de yürüttüğü; Hakim Ali Çağan'ın kendisiyle aynı düşünceleri paylaşan arkadaşlarını da etkileyerek adliye binasında mescid açma gayreti içerisine girdiği, 4 nolu mahkemede üye iken 1999 yılında yapılan Anayasa Değişikliği ile üyelik sıfatı kaldırılan ve başka bir göreve atanan Hakim Albay Tarık Senkeri'nin özellikle Hizbullahla ilgili davalarda kendi görüşü doğrultusunda karar vermesi karşılığında adı geçen Hakim Albay'ın İstanbul'daki özel işlerini takip etmesi ve sık sık rapor almasına göz yumduğu....
SÖZ'E VE ALTINDAĞ'A FİŞLEME
Diyarbakır Söz'ün yaklaşık 16 yıldan buyana sürekli gündeme getirdiği ve adlı makamlar başta olmak üzere fişlemeyi yapan Dönemin 7. Kolordu Komutanı ve Raporda imzası bulunan Askeri sorumluları ispata davet ederken, yapılan tüm adli şikayetlere bugüne kadar, cevap verilmezken bu fişlemeye de kitapta yer verildi.
Fişlemede; Altındağ ile menfaat ilişkisine girdiği, bu şahsın bilinen irticai faaliyetlerini önlemek maksadıyla yapılan işlemlerin aksatılması için her türlü olumsuz tavrı sergilediği, nitekim Diyarbakır Söz Gazetesi'nin 26.05.1997 tarihli nüshasında yayınlanan irtica içerikli bir yazıdan dolayı gazete sahibi Mehmet Ali Altındağ hakkında 'Basın Yolu ile Halkı Din ve Mezhep Farklılığı Gözeterek Kin ve Düşmanlığa İtmek ve Tahrik Etmek' suçundan dava açıldığı, ancak Hakim Ali Çağan'ın Mehmet Ali Altındağ hakkında beraat kararı verdiği;
HAKİM VE SAVCILARA İRTİCAİ SUÇLAMA
Diyarbakır DGM Savcısı iken irticai eğilim nedeniyle soruşturma geçiren ve Başbakanlık Takip Kurulu'nun teklifi ile Eylül 1999 tarihinde Edirne Cumhuriyet Savcılığı'na atanan Savcı Müsebbih Ergin, yine DGM iken 1996 yılında Refah-Yol hükümeti döneminde Adalet Bakanlığı Müfettişliği'ne atanan, ancak irticai faaliyetleri tespit edilip bu görevden alınan Savcı Nazmi Okumuş ve 1 nolu DGM başkanı iken Ankara Sulh Ceza Mahkemesi hakimi olarak atanan Hakim Ahmet Çağlayan ile birlike 'Adıyaman Menzil Şeyhi' olarak adlandırılan şahsı ziyarete gittikleri;
4 nolu DGM'de Hizbullah terör örgütü ile ilgili davalarda sadece üye Hakim Kenan Altıparmak'ın muhalefet ettiği ancak onun da etkili olamadığı, zira kararların oy çokluğu ile alındığı hususları istihbar edilmiştir.
GÜVENLİK GÜÇLERİNİN AZMİNİ KIRIYORMUŞ?
Anayasada belirtilen cumhuriyet aleyhine işlenen ve doğrudan doğruya devletin iç ve dış güvenliğini ilgilendiren suçlara bakmak maksadıyla görev yapan Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yukarıda arz edildiği şekilde menfaat karşılığı iş yapan, belli bir siyasi görüşe hizmet eden veya terör ve terörist faaliyetler hakkında yeterli bilgiye sahip olmayan adalet mensuplarının olması, büyük bir özveriyle çalışan güvenlik güçlerinin azmini kırmakta ve kamuoyunun adalete olan güvenini sarsmaktadır. Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görev yapan bu statüdeki personel hakkında istihbari çalışmalara devam edildiğini, gelişmelerden bilgi verileceğini arz ederim."
Kaynak: Diyarbakır Söz