Pandemi süreciyle beraber birçok gıda ürününde olduğu gibi sebze ve meyve fiyatlarındaki fiyat artışı tüketicilerin yanı sıra hem üreticileri hem de komisyoncuları olumsuz etkiledi. Sebze-meyve reyonlarındaki artışın kendi kâr oranından kaynaklanmadığını belirten sebze hali esnafı, maliyet giderlerinin artmasından ve satışların düşüklüğünden dert yandı.
Yaklaşık 40 yıldır sebze hali esnafı olduğunu belirten Ferhat Güreli bu yıl yaşanan kuraklık nedeniyle Diyarbakır ve çevre illerde yeşillik ürünlerin yetişmediğini belirtti.
Bölgede yağışların olmaması nedeniyle yetişmeyen ürünleri Marmara bölgesinden temin ettiklerini ve bu durumun meyve ve sebze fiyatlarına yansıdığını belirten Güreli, "Bu durumda çiftçilere ek olarak nakliye ile mazot ücreti ödüyoruz ve tabi bu durum fiyatlara yansıyor. Sokağa çıkma kısıtlamaları ile birlikte vatandaş sebze ve meyveye yöneldi ama fiyatlar gerçekten yüksek. Fiyatın düşmesi bekleniyorsa devletin çiftçilere gübre ve zirai ilaçlar noktasında yardım etmeli ve mazotu uygun fiyata vermelidir. Maliyet ne kadar düşerse fiyat da o kadar düşük olur." dedi.
"KISITLAMALARDA SEMT PAZARLARININ KURULMAMASI HAL ESNAFINI OLUMSUZ ETKİLEDİ"
Ulaşım ve personel ücretlerinin fiyatlara yansıdığını belirten Ömer Erkutlu sokağa çıkma kısıtlamalarıyla birlikte işlerinin düşük olduğunu söyleyerek, "Kış şartlarının yanı sıra ulaşım ve personel ücretleri ile birlikte sebze ve meyve fiyatları şu an yüksek. Birde buna yasakları da eklersek bizleri bayağı etkiliyor. Zaten uygulanan 2 günlük hafta sonu yasağında semt pazarları kurulmuyor. Semt pazarları kurulmadığından dolayı bizler de iş yapamıyoruz." ifadelerini kullandı.
Mevsiminde üretilemeyen ürünlerin karaborsaya düştüğüne dikkat çeken Erkutlu, "Seralarda üretimin az olması fiyatları etkiliyor. Çiftçide üretim az olduğu zaman ürün kara borsaya düşer ve fiyatı yüksek olur. Bu yıl biz komisyoncuların beklentisi çok düşük. Üretimin olması için devletin, çiftçiye destek vermesi lazım. Üretim maliyeti yüksek olduğu için çiftçi üretim yapamıyor ve kazanamıyor. Çiftçinin kazanması için destek paketleri verilmesi lazım." şeklinde konuştu.
Artış gösteren fiyatların sebebinin komisyoncular olmadığını belirten Muhammed Ahmet Mirhanlı, ürünlerin fiyatlarının belirlenme aşamalarını anlattı.
"PANDEMİDEN DOLAYI HALKIN ALIM GÜCÜ DÜŞTÜ, TÜKETİM OLMUYOR"
Mirhanlı, "Elmayı dalında bir TL'ye alıp 3,5 TL'ye sattığımızda 2,5 TL kazanmıyoruz. Bunu herkes yanlış anlıyor. Bunun tamamı karımız olsaydı bir ay iş yaptığımızda bütün hayatımızı kurtarırdık, öyle bir durum yok. Bir liraya aldığımız elmaya 40 kuruş kasa ücreti, 40 kuruş işçilik, yükleme-boşaltma bedelleri, araç başı belediyeye ödenen vergi, işyeri kirası ve sigorta derken maliyet 2 TL oluyor. Sonuçta bir dükkândan 3-4 ailenin geçiminin de sağlandığı hesaplandığında elde bir şey kalmıyor." dedi.
Yaklaşık 25 yıldır halde esnaflık yapan Servet Erol ise, "Pandemiden dolayı halkın alım gücü düştü. Bazen aldığımız malı istediğimiz fiyata satamıyoruz. Çünkü tüketim olmuyor. Eskiden müşteriler 5 kilogram alırken şu an bir kilogram alıyorlar. Halkın alım gücünün düşmesi bizi de etkiledi. Ürünün fiyatı arttığı zaman bu artışı bizden biliyorlar. Gelip halimizi görsünler sonra aleyhimizde konuşsunlar. İşsizlik had safhada olunca halkın alım gücü düşüyor ve bizde bundan olumsuz olarak etkileniyoruz. Bazı zamanlarda kazancımızı hakkıyla alamıyoruz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: Diyarbakır Söz