Diyarbakır'daki kampa yerleştirilen Ezidiler, düzenlenen faaliyetlere katılarak savaşın acılarını unutmaya çalışıyor.
Savaş psikolojisini üzerilerinden atmaya çalışan Ezidilere, Yenişehir ilçesinde kurulan kampta psikolog ve sosyolog eşliğinde çeşitli kurslar veriliyor. Kampta çocukların kendi oyuncaklarını yapmaları ve bu sayede el becerilerini geliştirmeleri için atölye oluşturuldu. Atölyede tahta, çivi, boya ve fırça verilen çocuklar gitar ve araba gibi oyuncaklar yapma imkanı buluyor.Kadınlar ise örgü, nakış, boyama kurslarında el işi çanta, patik ve kolye yapıyor. El emeği göz nuru ürünler, bazı iş yerlerine satılarak, bu sayede kadınların gelir elde etmesi sağlanıyor.
"10 gönüllü eğitmen 300 çocuğa eğitim veriyor"
Kamp Genel Koordinatörü Müzeyyen Anık Aydın, 8 ay önce kurulan kampta sosyal çalışmalara hız verdiklerini söyledi.
Aydın, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ve kentteki belediyelerin verdiği 860 çadırda 3 bin 800 Ezidinin yaşadığını bildirdi.
Savaş mağduru çocukların ve kadınların rehabilitesi için yoğun çaba harcadıklarını ifade eden Aydın, "Amacımız, onları yeniden hayata bağlayabilmek" dedi.
Çocuk ve kadınların adaptasyonu için sosyolog ve psikolog eşliğinde çalışmalar yaptıklarını belirten Aydın, şunları söyledi:
"Sosyolojik ve psikolojik desteğe ihtiyaçları var. Haftada 2 gün çocuklara ve yetişkinlere yönelik psikososyal destek anlamında çalışmalar yürütülüyor. Onları rahatlatabilmek için farklı kurslar düzenliyoruz. Örgü, nakış ve boyama gibi çalışmalar yapılıyor. Çocuklara yönelik olarak oyuncak yapmaları için atölye açtık. Burada 10 gönüllü eğitmen 300 çocuğa eğitim veriyor."
Ezidilerin yaşadığı büyük acılar nedeniyle rehabilitasyon konusunda zorluk çektiklerini aktaran Aydın, "Bütün savaşlarda dezavantajlı gruplar kadınlar ve çocuklardır. Burada gördüğünüz kadınlara ve çocuklara başlangıçta dokunamıyorduk, yani aramızda güven problemi vardı. Çünkü DAEŞ onlara büyük bir katliam uygulamış, özellikle çocuklar ciddi travma yaşamıştı. 8 ay içerisinde yaptığımız çalışmalarla güven ortamını sağladık. Burada istedikleri şekilde kendilerini ifade edebilme imkanları var" diye konuştu.
Aydın, Ezidilere spor faaliyetlerinin yanı sıra İngilizce kursu açıklarını söyledi.
Ezidi Çiya Nesrin de el işi kursu sayesinde hem güzel vakit geçirdiklerini hem de meslek öğrendiklerini dile getirdi.
Asiya Hevi ise DAEŞ'in saldırılarından kaçarak kampa geldiklerini, kurs sayesinde kötü günlerini unutmaya çalıştıklarını kaydetti.
- "Kimsesiz çocuklara sahip çıkmak için öğretmen olmak istiyorum"
Oyuncak atölyesinde gönüllü eğitmenlerin eşliğinde oyuncak gitar yapan 8 yaşındaki Allahverdi Ali, "Oyuncak atölyesine eğlenceli vakit geçiriyoruz. Arkadaşlarımızla hem oyuncak yapıyoruz hem de oyun oynuyoruz. Burada iyi şeyler öğreniyoruz. Ben de kimsesiz çocuklara sahip çıkmak için öğretmen olmak istiyorum" şeklinde konuştu.
Masum Davud ise DAEŞ saldırılarından kaçtıklarını belirterek, "Hastamız vardı, bizi öldürmeye gelmişlerdi, bizim de mücadele edecek gücümüz olmadığı için mecburiyetten buraya geldik. DAEŞ, bizim düşmanımız. Onlar kadınlarımızı ve kızlarımızı öldürdü. Akrabalarım orada kaldı" ifadelerini kullandı.
Fazıl Ali (60) de terk ettiği köyünü özlediğini belirterek, "Yurdumuz çok güzeldi ancak bırakmak zorunda kaldık. Toprağımızı özledik" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz