En büyük hediye kurallara uymak

Diyarbakır’da, koronavirüs testi pozitif çıkınca görev yaptığı hastanenin yoğun bakım ünitesinde tedaviye alındıktan sonra sosyal medyadan yaptığı paylaşımla dua beklediğini belirten ve koronavirüsü yenen Doç. Dr. Hakan Akelma, 14 Mart Tıp Bayramı'nda vatandaşlara çağrıda bulundu. İlk koronavirüsün görüldüğü tarihten bu yana geçen bir yıl içerisinde zorlu bir mücadele ve kayıplar verdiğini hatırlatan Akelma; "Bugün 14 Mart Tıp Bayramı, biz bayramımızı buruk kutluyoruz. Halkımın eğer sağlık çalışanlarını bugün mutlu etmek istiyorsa, bize verecekleri en büyük hediye hastalanmamaları, maske ve mesafeye dikkat etmeleri, maviyi sarıya, sarıyı turuncuya veya kırmızıya çevirmemeleri" dedi.

En büyük hediye kurallara uymak

Diyarbakır'da, pandemi hastanesine dönüştürülen Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Anestezi ve Yoğun Bakım Uzmanı Doç. Dr. Hakan Akelma, koronavirüs testi pozitif çıkınca evinde tedaviye alındı. Daha sonra durumu ağırlaşan Doç. Dr. Hakan Akelma, görev yaptığı yoğun bakım servisinde tedaviye alındı. Tanık oldukları vakalarla ilgili daha önce haber çalışması yapılan ve 'Benim tanık olduklarımı gören biri, evden dışarı çıkmazdı' diyen Akelma, sosyal medyadan paylaştığı videoda da dua beklediğini açıklamıştı. Akelma, 14 gün boyunca yoğun bakımda koronavirüse karşı verdiği savaşı kazanarak, taburcu edildi.

'BAYRAMIMIZI KUTLAMAK İSTİYORLARSA KURALLARA UYSUNLAR'

İyileştikten sonra tekrar hastanedeki görevinin başına dönen Akelma, 14 Mart Tıp Bayramı'nı buruk kutladıklarını söyledi. Vatandaşların bu bayramda kendilerine verebileceği en büyük hediyenin kurallara uymak olduğunu aktaran Akelma, "Bugün 14 Mart Tıp Bayramı. Biz bayramımızı buruk kutluyoruz. Halkımızdan bayramımızı kutlama çabası olarak normalleşme döneminde kontrollü olarak hareket etmeleri için onlardan ricada bulunuyorum. Bayramımızı kutlamak istiyorlarsa kontrollü normalleşme kurallarına uyarak kutlayabilirler. Eğer sağlık çalışanlarını bugün mutlu etmek istiyorlarsa, dışarıda maskelerine ve sosyal mesafelerine dikkat ederek bir sağlıkçının bayramını kutlayabilirler. Buruk geçirdiğimiz bir bayramda halkımız rehavete kapılmamalı, özellikle maviye boyanan şehirler arasındayız, bu normalleşmede kontrolümüzü kaybetmemeliyiz. Bize verecekleri en büyük hediye hastalanmamaları, maske ve mesafeye dikkat etmeleri, maviyi sarıya, sarıyı turuncuya veya kırmızıya çevirmemeleri bizi mutlu edecektir. Halkımızın bize vereceği en büyük hediye kurallara uymak, mücadeleyle elde edilen bu güzelliğin rehavetine kapılmamaları. Güzel bir şey elde ettik, mavideyiz, ancak kontrollü hareket ederek ve kontrollü normalleşerek bunun üstesinden gelebiliriz" dedi.

'KAYIPLARIMIZ OLDU, MÜCADELEMİZ DEVAM EDİYOR'

İlk koronavirüsün görüldüğü tarihten buyana geçen bir yıl içerisinde zorlu bir mücadele ve kayıplar verdiğini hatırlatan Akelma, mücadelelerinin devam ettiğini kaydetti. Akelma; "Geçen yıl 11 Mart, aradan bir yıl geçti ve ne tesadüftür ki 14 Mart bu yıl koronavirüsün ülkemizde ilk ilan edildiği güne denk geldi. Tabi o zaman uçuşlar iptal edildi, okullar kapatıldı, her yer kapatıldı sadece hastaneler açıktı, sağlık çalışanları canla başla bir yıl boyunca mücadele ettiler ve bayramı hak ettiler. Ancak kaybettiğimiz sağlık şehitlerinden dolayı buruk geçen bir bayram. İlk defa 14 Mart 2021'i buruk geçiriyoruz. Çünkü yaklaşık 385'e yakın sağlıkçı kaybımız var ve bunun 118'i hekim arkadaşlarımız, bu yüzden buruk geçiyor. Zor şartlarda geçen bir sene oldu, hepimiz çok mücadele ettik, 14 Mart geldi ve hala virüs ülkemizde duruyor. Bazı bölgelerimizde azalmakla birlikte hala birçok ilimizde pik durumunda. Mücadelemiz hala devam ediyor. Mücadeleyi aldığımız 11 Mart ile şu anki durumda aynı şekilde devam ediyor, mücadele içinde bir tıp bayramı kutluyoruz" diye konuştu.

'HEM HASTALARI İYİLEŞTİRMEK İÇİN, HEM DE VİRÜSLE MÜCADELE ETTİK'

Sağlık çalışanlarının olağanüstü harcadıkları emekleri sayesinde 100 binin üzerinde hastanın taburcu edildiğine vurgu yapan Doç. Dr. Akelma; "Sağlık çalışanları, sağlık emekçileri bu dönemde olağanüstü bir emek harcadılar. 30 bin kaybın olduğu bir ülkemiz var, bununla beraber 100 binin üstünde hayatını kurtardığımız, taburcu ettiğimiz insanlar var. Bunun sebebi sağlık çalışanlarımızın büyük bir özveriyle çalışmasıdır. Çünkü ülkemizdeki sağlık çalışanları diğer ülkelerden farklı olarak ülkesini ve halkını sevme bilinciyle çalışıyor ve olağanüstü bir çaba harcıyor. Bunun karşılığında da birçok ilimizde düşüşler var, özellikle doğu ve güneydoğu illerimizde ciddi anlamda vaka sayılarımızda düşüş var. Bunun başarısını tabi sağlık çalışanlarımızın canla başla mücadelesine borçluyuz. Meydanlar kimseye kalmadı ama hastaneler bize kaldı ve biz burada ciddi mücadeleler verdik, kayıplar verdik, kendimiz de yoğun bakımlarda kaldık, ölümle pençeleştik. Hem sağlık alanında hastaları iyileştirirken hem de kendimiz hastalanarak virüsle mücadele ettik. İki boyutlu mücadele diyebiliriz" ifadelerini kullandı.

Kaynak: Diyarbakır Söz