Diyarbakır'da vatandaşlarca doğada bulunan yavru kuşların bakımı Dicle Yaban Hayvanı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi'nde özenle yapılıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile Dicle Üniversitesi (DÜ) iş birliğiyle hizmet sunulan merkezde, yaralı yaban hayvanları koruma altına alınıp, tedavi ve rehabilitasyonun ardından doğal yaşam alanlarına bırakılıyor.
Yaşam alanlarında çeşitli nedenlerle yaralanan, zehirlenen yardıma muhtaç yaban hayvanlarına şifa dağıtan merkezdeki veteriner hekimler, vatandaşlarca yuvalarının dışında bulunan, tedavi gereksinimi bulunmadığı halde sahipsiz olduğu düşünülerek merkeze getirilen yabani yavru kuşların hayata tutunması için de çaba harcıyor.
Merkeze vatandaşlarca bir ayda puhu, ebabil, saksağan, karga, kerkenez türünde 60 yavru kuş getirildi.
Özenle bakımları ve rehabilitasyonları yapılan kuşlardan büyük bölümü doğaya salınırken, bazı yavru kuşlar hayata tutunamadı. Merkezde 8 puhu ve 10 ebabilin aralarında bulunduğu 22 yavru kuşun bakım ve rehabilitasyonu sürüyor.
"YAVRU HAYVANLARA ANNELERİ GİBİ BAKMAK MÜMKÜN DEĞİL"
DÜ Veteriner Fakültesi Laboratuvar Hayvanları Ana Bilim Dalı Başkanı ve merkezin müdür yardımcısı Doç. Dr. Alaettin Kaya, AA muhabirine, tedaviye muhtaç yabani hayvanların yanı sıra yavru kuşların da yoğun olarak merkeze getirildiğini söyledi.
Yavru kuşların yaralı olmadıkça doğadan koparılmaması gerektiğini ifade eden Kaya, "Maalesef yavru hayvanlar daha çok getiriliyor. Bu yıl bir aylık süre içerisinde farklı türlerden 60 yavru kuş getirildi. Yavru hayvanlara anneleri gibi bakmak mümkün değil. Anne besinini, diyetini birebir taklit etmek çok zor. Yavru kuşlarda sorun daha da ciddi olabiliyor." dedi.
Yavru kuşların farklı böcek türleriyle beslendiğini anlatan Kaya, bu böcekleri bulmanın zor olduğunu dile getirdi.
"BİR SÜRE ÇEVREDE GÖZLEM YAPIN" ÖNERİSİ
Bazı türlerin yemi doğrudan anneden aldığını belirten Kaya, şunları kaydetti:
"Biz verdiğimizde bizden almıyorlar ancak annesi besleyebilir. Bize gelen kuşlar bazen yuvadan düşüyor, anne uçuş antrenmanına bazen zorluyor. Etrafta yırtıcı hayvan varsa onları uzaklaştırarak annenin yavrusuna sahip çıkmasına izin vermek gerek. Kişi, böyle bir hayvanla karşılaşınca merkeze göndermektense bir süre gözlem yapmalı. Anne büyük ihtimal etraftadır, yavruyu gözlüyordur ve ona besin getirir. Bunu tekrar yuvasına bırakmak daha faydalı olacaktır çünkü buraya geldiklerinde yavru hayvanların bakımı zor. Beslenmeyle alakalı ciddi problemi var."
Merkezde en iyi koşullarda bakılan kuşun uçması halinde de doğada hangi besinleri alacağını bilemeyeceği için zorlanacağına, hayatta kalma şansının azalacağına dikkati çeken Kaya, ayrıca pek çok türde yavru hayvana insan elinin değmesi halinde annenin duyusal olarak yavrusunu terk etme riskinin bulunduğunu vurguladı.
"YAVRUNUN YERİ YUVASIDIR"
Merkezde Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğüne bağlı olarak görev yapan veteriner hekim Emre Yalçın, öncelikli amaçlarının yaralı olarak merkeze getirilen hayvanların tedavi ve rehabilitasyonlarını tamamlayıp bir an önce doğayla buluşmalarını sağlamak olduğunu belirtti.
Yalçın, son günlerde merkeze yoğun olarak getirilen yavru kuşların beslenme sıkıntısını gidermeye çalıştıklarını ifade ederek, "Her ne kadar beslemeye çalışsak da anne gibi ihtiyacını gideremiyoruz. Elimizden geldiğince doğaya tekrar kazandırmaya çalışıyoruz. Vatandaşlar aslında şunu bilmeli ki bir yavrunun yeri yuvasıdır." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz