Hem anne hem iş kadını hem de siyasetçi olan Emel Uslu Atik şuana kadar STK çalışmalarında da önemli işlere imza attı.
İş kadını Emel Uslu Atik, yurt içi ve yurt dışında birçok projeye imza atarak, halen turizm sektöründe faaliyet göstermekte olduğunu söyledi. Atik, “Yoğun STK çalışmaları yanı sıra çok uzun yıllardır Emel Uslu Atik olarak ülkemizin pek çok bölgesinde kadınlara, gençlere ve çocuklara eğitimler yoluyla destek verdim.
2 yıl kadar önce bu çalışmaları bir vakıf çatısı altında toplama kararıyla EUA Eğitim, Uygulama ve Araştırma Vakfını kurdum. Bütün iş yaşantım boyunca hep sivil toplum kuruluşlarıyla iç içe oldum.
BU ÜLKEYE VE İNSANINA SEVDALIYIM
Bu ülkeye ve insanına sevdalıyım. Gönülden gönüle kurulan bu köprülerle sevginin ortak lisanını oluşturduk. Biz, gençlerden, çocuklardan, kadınlardan kurulu kocaman bir sevgi ailesiyiz” dedi.
Sivil toplumculuğun en güzel tarafının insanların belleklerinde ve yüreklerinde bırakılan izler olduğunu belirten Atik, “Gönülden hizmet ettiğim bu yolda, çığ gibi büyüyerek birçok kadın ve çocuğa destek olmaya çalıştım. Vakfımızın çatısı altında daha çok çalışacağız.
Atatürk ilkelerini kendime rehber edinmiş bir cumhuriyet kadını olarak bu yolda dinlenmeden yürüyeceğime söz verdim. Sözümü tutuyorum ve tutacağım. Vakfımız tarafından Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla pek çok etkinlik yapılmakta.
KADIN OLMAK MERHAMET, ŞEFKAT VE SEVGİ DEMEK
Kadın olmak merhamet, şefkat ve sevgi demek. Dünyayı yaşanılır kılan her şey kadının eseri. Tabiatın onlara verdiği içsel yetenekleri sevgiyle yansıtmaya devam etsinler. Kadın eli, kadın gözü, kadın gönlü her şeyi bambaşka yapar. Kadınların, kamusal yaşamın içinde varlığını gösterebilen, hayatını bir başkasının merhametine bağlamadan ayakta kalabilen, hayata umutla tutunabilen kadınlardan oluşan bir toplumda kadınlar, yaşamın her alanında yer alır, onurluca var olur, etkin görevler üstlenebilir" diyen Emel Uslu Atik Eğitim Uygulama ve Araştırma Vakfı Başkanı iş kadını ve siyasetçi Emel Uslu Atik, "Toplumsal yaşamda hak ve özgürlüklerini kullanamayan; şiddete, ayrımcılığa, baskılara maruz kalan, sosyal ve ekonomik kaygılar yaşayan kadınlardan oluşan bir toplumun gelişmesinden de söz etmek imkânsızdır. Kadınlara özen göstermek adı altında kadının izole edilmiş bir yapının içinde değersizleştirildiği oluşumların insan olma çatısı altında son bulmasını diliyorum" ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA