Alevler arasından çıkamayıp diri diri yanan öğrencilerin çığlıkları yükselirken, köylüler ve Kulp'tan gelen itfaiye ekibi yangını güçlükle söndürdü. Yangında Kuran Kursu öğrencilerinden Muhammed Bingöl, Sabahattin Altun, Serhat Sancar, Suat Çankaya, Şahin Kahraman ve Nurmuhamed Bayka yaşamını yitirdi. Ölen öğrencilerin cenazeleri otopsi yapılması için Diyarbakır'da getirildi.
GENİŞ ÇAPLI SORUŞTURMA
Kulp itfaiyesi yetkilileri, yangının elektrikli ısıtıcıdan kaynaklandığını bildirdi. Diyanet İşleri Başkanlığı olayla ilgili iki müfettiş görevlendirilirken, Kulp İlçe Jandarma Komutanlığı ve Cumhuriyet Başsavcılığı yangınla ilgili geniş çaplı soruşturma başlattı. Kursta her gece 1 öğretmenin nöbetçi olarak kaldığı belirtildi. Jandarma dün gece nöbetçi öğretmenin kursta olup olmadığını da araştırıyor.
KÖYLÜLER: SU BİDONUNU ALIP KOŞTUK
Yangına müdahale eden köylülerden Mehmet Güneş, "Köylülerin bağırma sesiyle uyandım. Evin penceresini açtığımda Kuran kursu alevler içerisinde yanıyordu. Ben de evdeki su bidonunu alıp yangını söndürmeye gittim. Uzun bir uğraş sonucu yangını söndürdük. Ancak yatakhane kısmına girdiğimizde öğrencilerin balkon kapısı önünde üst üstte cansız bedini ile karşılaştık. Daha sonra dumandan zehirlenen öğrencileri çıkarttık" dedi.
Diyarbakır'ın Kulp İlçesi'ne bağlı Karaağaç Köyü'ndeki 2 katlı Kuran kursu binasında elektrik sobasının devrilmesi sonucu çıkan yangında 6 öğrenci yaşamını yitirdi. Köylüler 3 öğrenciyi son anda kurtardı. Aşırı sıcaklıktan genleşerek kilitlenen plastik kapıların açılmaması nedeniyle dışarı çıkamayan öğrencilerin cansız bedenleri balkon kapısı önünde bulundu. Diyanet İşleri Başkanlığı, ihmali araştırmak için 2 müfettiş görevlendirdi.
ÇIĞLIK ÇIĞLIĞA KAPIYA KOŞTULAR AMA.
Kulp İlçesi'ne 20 kilometre uzaklıkta bulunan Karaağaç köyünde 11 öğrenci ve 1 usta öğreticinin kaldığı 2 katlı Karaağaç Kuran Kursu binasında koğuşta ısınmak amacıyla kullanılan elektrik sobası devrildi. 6 öğrencinin kaldığı koğuşta yerdeki halının tutuşmasıyla yangın çıktı. Alevler kısa sürede öğrenci ranzalarına sıçradı. Yangına uykuda yakalanan öğrenciler çığlık çığlığa dışarı kaçmak istedi ancak aşırı sıcaklıktan genleşen kapılar açılmadı. Karşı odada bulunan ve çocukların çığlıkları üzerine uyanan usta öğretici Faruk Işık, bağırarak köylülerden yardım istedi.
BALKON KAPISI ÖNÜNDE 6 CANSIZ BEDEN
İmamın yardım sesiyle yataklarından fırlayan köylüler bidonlarla yangını söndürmeye çalıştı, itfaiye ve jandarmaya haber verdi. Yangını söndüren itfaiye ve köylüler, yaşları 15 ile 19 arasında olan Nur Muhammet Bayka, Mehmet Bingöl, Sebahattin Altun, Suat Çankaya, Şahin Kahraman ve Serhat Sancar'ın balkon kapısı önünde üst üste cansız bedenleriyle karşılaştı. Diğer koğuşta kalan ve dumandan zehirlenen 3 öğrenci ambulansla hastaneye kaldırıldı.
CESEDLER DİYARBAKIR'A GETİRİLDİ
Köye gelen jandarma binada inceleme yaptı. Çocukların cesedi kimlik tespiti ve otopsi için Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Büyükşehir Belediyesi İtfaiye ekiplerince yapılan incelemede, yangının elektrik sobasından çıktığı belirlendi. Olayın duyulmasıyla birlikte çocukların aileleri ve yakınları köye akın etti.
KÖYLÜLER: SU BİDONUNU ALIP KOŞTUK
Yangına müdahale eden köylülerden Mehmet Güneş, "Köylülerin bağırma sesiyle uyandım. Evin penceresini açtığımda Kuran kursu alevler içerisinde yanıyordu. Ben de evdeki su bidonunu alıp yangını söndürmeye gittim. Uzun bir uğraş sonucu yangını söndürdük. Ancak yatakhane kısmına girdiğimizde öğrencilerin balkon kapısı önünde üst üstte cansız bedini ile karşılaştık. Daha sonra dumandan zehirlenen öğrencileri çıkarttık" dedi.
İÇERİ GİRDİĞİMİZDE HERŞEY BİTMİŞTİ
Karaağaç Mahallesi sakinleri, yangına müdahale sırasında yaşadıklarını şöyle anlattılar. Mehmet Ali Elmas, sabaha karşı gürültüyle uyandıklarını belirterek, alevleri fark ettikleri anda olay yerine gittiklerini söyledi. "Çok duman vardı. Çocuklar oksijen alabilsin diye taş atıp camları kırdık. Yangını bidonlarla su taşıyarak söndürdük. Yangın söndükten sonra kapıyı kırıp içeri girdiğimizde gördük ki her şey bitmişti. İtfaiye geç geldi. Ambulans itfaiyeden önce geldi" diyen Elmas, iki öğrenciyi merdivenle indirdiklerini kaydetti.
Elmas, yangının çıktığı odada 6 öğrenci bulunduğuna işaret ederek, "Odaya girdiğimizde odada 5 ceset vardı. Bir öğrenci, kapının yakınına kadar gelmiş, orada dumandan etkilenerek yığılmıştı. Hastaneye götürürken yolda vefat etti" şeklinde konuştu.
İTFAİYE ÇOK GEÇ GELDİ
Kurs öğrencilerinden Recep Kahraman da binada yaklaşık 20 öğrencinin yatılı eğitim gördüğünü söyledi. Yangın çıktığını öğrenir öğrenmez olay yerine koştuğunu belirten Kahraman, "Baktık ki her yer yanıyor. Ateşi mahalleli kovalarla söndürdü. İtfaiye geç geldi. O odada kurtulan olmadı" diye konuştu. Yaşamını yitiren öğrencilerden birinin babasının amcası oğlu olduğunu ifade eden Kahraman, "Çok üzgünüm, buraya geldiğimde ağladım" dedi.
Kulp Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan adli ve idari soruşturma da sürüyor.
DİYANET MÜFETTİŞ GÖREVLENDİRDİ
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in talimatıyla olayı araştırmak üzere iki müfettiş görevlendirildi. Ayrıca, Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Ali Erbaş ve Kuran kurslarından sorumlu Yaygın Din Eğitimi Daire Başkanı Bünyamin Albayrak'ı, olayı yerinde incelemek üzere bölgeye gönderdi. Görmez'in, Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, Diyarbakır Müftüsü Burhan İşliyen ve Kulp Müftüsü Selahattin Özçelik'i arayarak bilgi aldığı ve konuyu yakından takip ettiği öğrenildi.
İHA MUHABİRİ KAZA GEÇİRDİ
Kulpteki olayı takip etmeye giden İHA Diyarbakır muhabiri Burak Emek, köyün girişindeki mucur yolda direksiyon hakimiyetini kaybederek, kaza yaptı. Kazada araç, yolun kenarındaki bahçe duvarına çarparak, dururken, Burak Emek yaralandı. Meslektaşları tarafından Lice İlçe Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Emek, burada yapılan ilk müdahalesinin ardından Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Emek’in sağlık durumunun iyi olduğu ve diz kapağında kayma olduğu öğrenilirken, kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.
CENAZELER TOPRAĞA VERİLDİ
Yangında diri diri yanarak hayatını kaybeden öğrencilerden Nur Muhammed Bayka otopsi sonrasında dün akşam saatlerinde Silvan'da toprağa verildi. Cenazesi Karabehlül Bey Camii’ne getirilen Bayka için düzenlenen törene, İl Müftüsü Burhan İşliyen, İlçe Müftüsü Hüseyin Özdemir, din adamları, kanaat önderleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Bayka’nın cenazesi burada kılınan namazın ardından Karabehlül Bey Mezarlığı’na defnedildi.
Kaynak: Diyarbakır Söz