Muhammet YILDIZ/Mehmet Can TUNÇ
Çiftlik köy muhtarı Hüsnü Cemal Kulu, DSİ sulama kanalına DİSKİ tarafından akıtılan lağım suları nedeniyle ektikleri hasat’ın kuruduğunu mahallelinin ve özellikle çocukların salgın hastalıklarla karşı karşıya kaldığını iddia etti.
Daha öncede birçok kez resmi kurumlara başvurmasına rağmen hiçbir işlem yapılmadığını ifade eden Kulu yetkililerden biran önce çözüm bulmasını istedi.
Merkez Bağlar ilçesine bağlı Çiftlik köyüleri, DİSKİ tarafından sulama kanalına akıtılan lağım suları nedeniyle ekinlerinin kuruduğunu ve mahallelinin de hastalandığını iddia etti.
DİSKİ ve DSİ arasında sıkışıp kaldıklarını söyleyen Çiftlik Köy (mahallesi) muhtarı Hüsnü Cemal Kulu, Söz Haber'e konuştu.
“DİSKİ lağım suyu akıtıyor”
20 yıldır Çiflik Köyü'nün muhtarlığını yapan Kulu şöyle dedi; "Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi DİSKİ tarafından yaptıkları çalışmalar sonucundan lağım sularının Kral kız cazibeli kanala bırakılarak dehle Havar deresine akıtmaktadır. Akıtılan suyun altından binlerce dönüm sulu tarım arazisi bulunmaktadır. Sulu tarımla uğraşan köyümüzdeki tüm tarlalar ve ekinler etkilenmiştir.
“Ekinlerimizde mantar hastalığı baş gösterdi”
Çiftçilerimiz büyük bir mağduriyet içindedir. Suda bulunan kimyasal ve lağım suları yüzünden mantar denilen hastalık bulaştı. Ekinlerimize doğal yaşamı bütünüyle yaşanılamaz hale geldi. Devlet büyüklerimizden bir an önce bu soruna bir çözüm bulmalarını ve zarar ziyanlarımızın bir kurum heyeti tarafından tespit edilmesini istiyoruz.”
“Söz verildi ama yerine getirilmedi”
5 Ay önce Büyükşehir Belediyesi DİSKİ ve ilgili birime sözlü ve yazılı başvuru yaptığını ifade eden Muhtar Kulu, "Dilekçe vermemizden sonra bize bu suyu bırakmayacaklarına dair söz verdiler. Bir heyet buraya geldi. Dediler muhtar bir daha suyu bırakmayacağız çalışmalar olduğu için bırakmıştık. Bende dedim bakın 5 ay sonra burada ekin ekilecek köyün zarar ziyani çok olacak. Çünkü suyun içinde kimyasal ve lağım pisliği bulunmaktadır. Söz verdikleri hale bir çözüm bulmuş değiller hatta daha kötü bir hale getirdiler. Zaten kendiniz gördünüz suda bulunan balıklar hepsi ölmüş, bu sadece hayvanları etkilemiyor. Köy halkını da etkiliyor çocuklarımız bu suya giriyor, hastalık oluşmaktadır.
“İnsan ve hayvan hakkını hiçe sayıyorlar”
Hem hayvanların hem de insanların yaşam hakları ellerinden alınmıştır. Sizin aracılığınızla buradan doğa koruyucularına sesleniyorum, gelip buranın halini görsünler diye buraya davet ediyorum.” dedi.
“Su hastalık saçıyor”
Köyde çiftçilik yapanlardan Mehmet Kaya ise, “Sabah, akşama kadar tarlanın içindeyim. Tarla suyunu devamlı değiştiriyorum. Şimdi ise hastayım bu akıtılan kirli sudan dolayı elim, ayağım tutmuyor. Tarlalarda ekilen mısır çoğu hastalık kaptı. Yaklaşık 6-7 gündür hastayım" derken, Ertuğrul Kulu de, “Bende tarlada çalışıyorum. İster istemez suyun içindeyiz, tarlayı sulamak için gördüğünüz gibi su kirli ve kokuyor. Bu yüzden dolayı hastalanıyoruz. Son bir haftadır benimde başım dönüyor, ellerim tutmuyor. Bir an önce bu soruna çözüm bulunmasını istiyorum aksi takdirde salgın hastalık la mücadele etmek zorunda kalacağız” diyerek tepki gösterdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz