Diyarbakır’ın Hazro ilçesinde ‘Tarihi Kela Kaya Mezarları ve Yerleşim Yeri’ adıyla 25 Mart 2011 tarihinde tescil edilerek 1'inci derece arkeolojik sit alanı ilan edilen Ayn Dar Kalesi’nde keşfedilen gizli tünelin, kaleye saldırı anında kaçış ve su kaynağı olarak kullanıldığı ortaya çıktı. Asur ve Akat demir çağı seramikleri ile biri üç, diğeri bir kapasiteli 2 anıt kaya mezarlarının da olduğu kaledeki gizli tünelde şu ana kadar 3'ü kıvrımlı, 70 civarında basamak ortaya çıkarıldı. Dicle Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İrfan Yıldız, kalenin bölge için çok önemli olduğunu ifade ederek, “En az milattan önce 3 bin yıllarında burada bir yerleşim başlamış. Yoğun bir şekilde demir çağı dönemi seramikleri etrafta görülüyor. İçerisinde bulunduğumuz yer kalenin gizli tüneli veya suyolu dediğimiz tünel. Bazı tarihçiler tarafından kuyu olarak adlandırılmıştır ama sonraki temizlik çalışmalarından sonra aslında buranın bir tünel olduğu net bir şekilde anlaşıldı. Burada basamaklarla aşağı doğru iniliyor. Ya tünelin sonunda bir havuz olacak suya ulaşmak için, ya da muhtemelen yan tarafta bir dere bulunuyor, bu tünel o dereye kadar uzanacak. Kalenin etrafı düşman tarafından sarıldığı zaman hem suyu kesilen kaleye su sağlamak hem de kalenin düşeceği zaman kale yöneticilerinin bu gizli yoldan kaçıp hayatlarını kurtarmaları için yapılan bir tüneldir. Kayanın yontulmasıyla yapılmış, basamakları görüyoruz. Şu ana kadar 70 basamak ortaya çıkmış, ama daha da devam ediyor. Ancak burada yapılacak bilimsel bir çalışma ve kazılardan sonra tünelin tamamı ortaya çıkartılabilecek. Bölge için önemli bir kale, önemli bir tünel, önemli bir gizli geçit konumundadır” dedi.
‘KAYA OYMALARI, MEKANLAR, ÇOK SAYIDA SARNIÇ, KAYA MEZARLARI VAR’
Kalede çok sayıda kaya oymaları, su sarnıçları, kaya mezarları gibi yapıların olduğunu belirten Prof. Dr. Yıldız, “Ayn Dar Kalesi, bugünkü adıyla Hazro eski adıyla Tercil’in önemli kalelerindendir. Hazro’nun eski merkezi olan Tercil Kalesi'ne yaklaşık 5 kilometre mesafededir. Tercil Kalesi ile bugün Kocaköy olarak adlandırılan eski Karaz yerleşimin tam ortasında yer alıyor. Tercil’den çıkıp eski Amit, Daraheni olarak adlandırdığımız Genç, Çevlik, Bingöl üzerinde Erzurum’a devam eden kervan yoluyla birleşen yolun güvenliğini sağlamak amacıyla burada bir kale kurulmuş. Ovaya hakim bir tepededir. Bulunduğumuz kayalık alan kale yönetiminin yaşadığı kısımdır. Kaya oymaları, çok sayıda mekan, sarnıç, kaya mezarları bulunuyor. Kalenin hemen eteklerinde dış kale olarak adlandırdığımız yerde de sivil halkın yaşadığı alanlar var. O dönemden kalma yapı kalıntılarını da görüyoruz. Özellikle kaya işçiliği bakımından çok önemlidir. Çok güzel ve özenli işçilikler yapılmıştır. Şu anda bulunduğumuz kaya oyma mekan, mekanın zemininden aşağıya doğru bir sarnıç açılmış, doğu ve batıda birer niş, kuzeyde 2 katlı bir niş yapılmış. Kuzeydeki nişteki süslemeler de Helenistik döneminin özelliğini görüyoruz. Tabii Ayn Dar Kalesi'nde milattan önce yerleşim başlamış, yaklaşık olarak şu andaki seramikler, milattan önce 2500- 3000 yılları özelliklerini gösteriyor. Ama yoğun bir şekilde de Demir Çağı'na ait seramik buluntuları var. Tabii Ayn Dar Kalesi son Osmanlı dönemine kadar da kullanılmıştır. Daha sonra burası terk edilip bugünkü köy yerine taşınmıştır” diye konuştu.
‘PİRAMİT TARZI, 2 KATLI KAYA MEZARI VAR’
Kalede yöneticilere ait biri üç, diğeri bir kapasiteli 2 katlı 2 anıt mezarın da olduğunu belirten Prof. Dr. Yıldız, “Ayn Dar Kalesi'ndeki anıt kaya mezarı bölgede bulunan en ender kaya mezarlarından biridir. Piramit türü kaya mezarlarındandır. Bu tür kaya mezarları bu gölgede Asur ve Akat döneminde rastlıyoruz. Dicle ilçesinde, Eğil ilçesinde ve Hazro ilçesinde bu tür kaya mezarları var. Ama özellikle Ayn Dar Kalesi'ndeki kaya mezarı piramit şeklinde basamaklı yapılması bakımından diğerlerinde bir farklılık gösteriyor. Yine burada 2 katlı bir kaya mezarı odası görüyoruz. Alt katında içinde 3 platformu olan bir kaya mezar, hemen üst katta da ikinci bir kaya mezar odası var ve bu iki kaya mezar odasının üstü de kayanın yontulmasıyla piramit şeklinde anıt mezara dönüştürülmüştür. Tabii bu tür kaya mezarlarının özelliği şudur. Yani Genç Roma’ya kadar bölgede devam ediyor. Ölülerini, özellikle tabii, yöneticiler, önemli kişiler için yapılan kaya mezarlardır. Ölülerini o ölü platformu dediğimiz sekilere uzatırlar, kemik etten arındırıldıktan sonra, başka bir kişiyi ölünce ve oraya gömülmesi gerekiyorsa, o kemikler toplanılır kaya mezarı içerisinde bulunan kemik çukuruna gömülür ve bu sirkülasyon böylece devam eder” ifadelerini kullandı.
‘ÜZERİNDE, YÖNETİCİLERİN DİNLENDİĞİ OYMA HAVUZ VAR’
Kalenin tepesinde oyma havuzun da kale yöneticilerin dinlenmesi amacıyla yapıldığını belirten Prof. Dr. Yıldız, “Ayn Dar Kalesi'nin üzeri, burası aslında yöneticilerin yaşadığı yer. Burada hemen yanı başımızda yer alan kayadan oyma bir sarnıç havuz var. Bu havuzun aslında o dönem yanındaki oturma yerlerinden anlıyoruz ki kale yöneticilerinin bu havuzu dinlenme amacıyla kullanılmış. Yaklaşık bir ay önce burayı ziyaret ettiğimde içi su doluydu, ama şu anda tamamıyla kurumuş” dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz