İçkale Müze Kompleksi'nde, Artuklu döneminden kalma aslan heykelinin yerleştirildiği 130 yıllık çeşmeden 30 yıl aradan sonra yeniden su akmaya başladı.
Çocukluk anılarındaki çeşmeden yıllar sonra tekrar su akması ilçe sakinlerini mutlu etti.
Çeşme bir yandan müze kompleksini gezmeye gelenlerin su ihtiyacını karşılarken bir yandan da dış çekim için gelen gelin ve damatların fotoğraflarına konu oluyor.
- Tescilli yapı
Diyarbakır Müze Müdür Vekili Vehbi Yurt, 1880'li yıllarda inşa edilen çeşmenin tescilli bir yapı olduğunu belirtti.
"Aslanlı Çeşme'nin Diyarbakır Cezaevi olarak kullanıldığı zaman ziyaretçilerin su içtiği bir çeşmeydi. Herkesin bir nebze de olsa hatıralarında yaşayan bir çeşme. Özellikle müzede fotoğraf çektirmeye gelen gelin ve damatlardan büyük bir talep oluyor." diyen Yurt, bu nedenle yapının vatandaşlar için önemli olduğunu söyledi.
İddiaya göre, 1985'e kadar çeşmede çift aslanın olduğunu ifade eden Yurt ikinci aslanın bulunması için araştırmaların sürdüğünü dile getirdi.
Yurt, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kalan aslanı müze kompleksine taşındıktan sonra koruma altına aldık, depoda duruyordu. Diyarbakırlıların hatıralarında yer alan Kürtçesi 'Kaniya Şira' diye ifade edilen Aslanlı Çeşme'yi tekrar faal hale getirmek için gerekli izinleri aldıktan sonra çalışmalara başladık. Vali Hasan Basri Güzeloğlu'nun da isteğini yerine getirmek için mevcut orijinal aslanımız Diyarbakır bölge laboratuvarında bakım, onarımı yapıldıktan sonra hazır hale geldi. Çeşmemiz an itibarıyla yaklaşık 30 yıl önceki eski faal durumuna getirildi. Aslanın ağzından su akmaya başladı."
- Artuklu eseri
Çeşmede yer alan aslan heykelinin mermerden yapıldığını aktaran Yurt, "Aslanın mermerden yapılmış olması, üstündeki yelesi, ayaklarına bakıldığı zaman Artuklu dönemine tarihlendirilebilir. Aslan heykeli için yaklaşık 800 yıllık bir tarihlendirme yapabiliriz." ifadelerini kullandı.
İçkale'nin geçmişte Diyarbakır'ın yönetim merkezi olduğunu ve tüm su ihtiyacının buradan karşılandığını belirten Yurt, "Çeşme 'Aslanlı Dilek Çeşmesi' olarak da geçiyor. Böyle bir inanış da var. Çünkü Diyarbakır sahabeler, peygamberler şehri." dedi.
- "Çeşmenin akmadığını görünce çok üzülüyorduk"
62 yaşındaki Hasan Aydın, çeşmenin eski haline döndüğünü ve bundan dolayı memnun olduğunu söyledi.
Aydın, "İnsanlar buraya çok gelirdi, dilek tutardı, dua ederdi. Çocukken buralara gelirdik, su akıyordu, şimdi eski haline döndü. Eskiden geldiğimizde çeşmenin akmadığını görünce çok üzülüyorduk. Çeşmeyi gören herkes geçmişini hatırlıyor." dedi.
52 yaşındaki Turan Benek de çocukluğunun müze kompleksi ve çevresinde geçtiğini belirterek şunları kaydetti:
"Burada adliye varken evden buz ve sürahi getirip çeşmeden doldurup burada su satardım. Yaklaşık 25 yıldır buradan su akmıyordu. Şimdi çeşmenin tekrar akması çok güzel. Allah devletimizden razı olsun. Ben bu çeşmenin suyundan çok ekmek yedim, okul harçlığımız çıkarırdım. Buraya geldiğim zaman çocukluğum aklıma geliyor."
70 yaşındaki Mehmet Yaşar Erek, 60 yıl önce çeşmeden su içtiğini dile getirerek suyun tekrar akmasına sevindiklerini söyledi.
Kaynak: Diyarbakır Söz