Aralarında Kürt, Türk, Alman ve Arap pedagog, sosyolog, öğretmenin de bulunduğu 24 kişilik Almanya’nın Berlin kentinden gelen bir grup Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’i ziyaret etti. Mardin, Urfa, Hatay gibi yerleri gezen konuk heyeti çiçekle karşılayan Baydemir, daha çok göç eden aileler ve çocukları üzerine çalışan grubun çok hayırlı bir iş yaptığını söyledi. Diyarbakır’da 8 bin yıldan bu yana yaşamın aralıksız devam ettiğini belirten Baydemir, 33 medeniyete ev sahipliği yaptığını belirtti. Zorunlu göçle kente gelen nüfusun yaşadığı sıkıntılardan söz eden Baydemir, içinde çok amaçlı salonların bulunduğu Çamaşır Evleri ve Tandır Evleri’nde yürüttükleri çalışmaları anlattı. 10 bin metrekarelik kapalı bir mekan olan Sümerpark Ortak Yaşam Alanı’nda Kadın Destek Merkezi, Çocuk Destek Merkezi, Engelli Destek Merkezi ile Meslek Edindirme Merkezi’nin bulunduğunu anlatan Baydemir, burada göçle gelenlerin yaşadıkları travmanın yaralarını sarmaya çalıştıklarını söyledi. Baydemir, Sümerpark Ortak Yaşam Alanı’nın adeta yoksulların üniversitesi konumunda olduğunu söyledi.
KÖYDEN ŞEHİRE GÖÇÜN SONUÇLARI
1990’larda kentin içinde bulunduğu duruma da dikkat çeken Baydemir, altyapıya yönelik yaptıkları çalışmalardan söz etti. Diyarbakır’da oldukça genç bir nüfus bulunduğunu belirten Baydemir, bunun bir yönüyle fırsat bir yönüyle risk olduğunu söyledi. Kırdaki nüfusun kendi ekonomik döngüsünü sağladığını ancak zorunlu göçle birlikte bu birikimini kaybettiğini ifade eden Baydemir, gelen nüfusun şehrin en yoksul nüfusuna dönüştüğünü belirtti. Baydemir, kendi yerel yönetim pratiğinde yurttaşın dil ve kimliğini reddetmeden hizmet aldığını anlattı.
Konukların soruları üzerine Baydemir, taş attığı gerekçesiyle çocukların öldürüldüğünü, cezaevine konulduğunu belirtti. Pozantı Cezaevi’nde çocuklara tecavüz edildiğine de dikkat çeken Baydemir, bu çocukların büyük bir bölümümün göçle gelen ailelerin çocukları olduğunu söyledi.
Eğitim, sosyal politikalara dair bilgi paylaşımının ardından Baydemir konuklarıyla hatıra fotoğrafı çektirerek içinde Diyarbakır’ı tanıtan materyallerin bulunduğu birer çanta armağan etti.
Kaynak: Diyarbakır Söz