TEHLİKE GEÇMİŞ DEĞİL
Son günlerde Diyarbakır ve çevresinde kısmi olarak etkili olan kar ve yağmurun, tarımsal üretimde yaşanan kuraklık tehlikesini bir nebze olsun hafifletse de, Çiftçiler ve Uzmanlar, tehlikenin henüz tamamen geçmediğine dikkat çekti.
KURAKLIK EYLEM PLANI
Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, “Şubat ayındayız bu ay karla gelen yağmur çiftçinin yüzünü güldürdü. Ama yeterli değil. Ciddi bir kuraklıkla karşı karşıyayız ve kuraklık felakettir. Kuraklık senelerinde çiftçimiz zarar ediyor” dedi.
ÇİFTÇİNİN BORCU ÇOK
“Kuraklık Eylem Planı” hazırlanmasını isteyen İskenderoğlu, “ “Bölgemizdeki çiftçilerimizin Tarım Kredi Kooperatiflerine, Ziraat Bankasına 800 milyar Türk lirası borcu var. Hükümetimizin çiftçimizi kendi kaderine bırakmaması lazım” diye konuştu.
Türkiye uzun bir aradan sonra Sibirya üzerinden gelen soğuk havanın etkisiyle Marmara ve Karadeniz bölgesinde yoğun kar yağışı aldı ancak ülkenin iç kesimleri ile Diyarbakır, az miktarda kar yağışına maruz kalırken, daha çok soğuk ve don olayı mücadele etmeyi sürdürüyor.
UZMANLAR UYARIYOR, KURAKLIK TEHLİKESİ SÜRÜYOR!
Küresel ısınmanın etkisiyle her yıl yağış azlığı yaşayan Güneydoğu Anadolu Bölgesinde, son yağışlar kısa süreli bir rahatlama oluştursa da uzmanlar kuraklık tehlikesine dikkat çekmeyi sürdürüyor.
“ACİL ÖNLEMLER ALINMALI”
Söz Haber muhabirinin son yağışlar sonrası bölgedeki son duruma ilişkin görüşlerini aldığı Yenişehir Ziraat Odası Başkanı İskenderoğlu, son yıllarda artarak devam eden kuraklık tehlikesinden en az seviyede etkilenmek için çiftçilerin, odaların ve hükümetin el ele vererek, bir takım önlemler alması çağrısında bulundu.
“SİLVAN BARAJI SULAMA KANALLARI BİTİRİLMELİ”
Kuraklığın doğal bir afet olduğuna değinen İskenderoğlu, Diyarbakır ve çevresini tarım anlamında kurtarması beklenen Silvan Barajının önemine vurgu yaparak, sulama kanallarının acilen bitirilmesi gerektiğini söyledi.
İskenderoğlu, “Yakın tarihte ülkemiz 2008 yılında bir kuraklık yaşadı. Ciddi anlamda Diyarbakır bu tarihte kuraklıkla tanıştı. Daha sonraki yıllarda da hafif şekilde il bazlı veya ilçe bazlı kuraklıklar oluyordu. 2021 ve 2022 yılında ise ülkemizin 52 ili kuraklıktan ciddi manada etkilendi. Özelde Güneydoğu Anadolu Bölgesi ve Diyarbakır bu kuraklı daha şiddetli yaşadı. 2022 yılında çiftçimiz biçerdöverlerini tarlaya bile sokmadı hasat için” diye konuştu.
“4.5 MİLYON DÖNÜM ARAZİ SULANMIŞ OLACAK”
Silvan Barajının bölgedeki tarım açısından değerine ilişkin önemli açıklamalarda bulunan İskenderoğlu, şunları kaydetti:
“Kuraklı doğal afet. Bunu kabul etmek lazım. Bilim adamlarının açıklamalarına göre kuraklığın, küresel ısınma ve sera gazı etkisiyle oluştuğu yönündedir. Ekolojik dengenin bozulması olayıdır. Ancak ülkemizde kuraklık meselesine ciddi anlamda bir eğilim yok. Her konuda olduğu gibi tarımdaki kuraklık konusuna da felaket başımıza geldikten sonra çare bulmaya çalışıyoruz. Özellikle Diyarbakır’da ve bölgemizde kuraklığı atlatmak için ve kuraklığı en az hasarla atlatmak için Silvan Barajının sulama kanallarının bitirilmesi gerekiyor. Sulama kanalları devreye girince 4.5 milyon dönüm arazi sulanmış olacak. Bu gerçekleşirse yağış olmasa bile üretim devam eder ve b izler kuraklığı hafif şekilde hissederiz. Bu sezon ekim ayında yağışlar çok azdı, kasım ayında da azdı, aralık ayında hiç yoktu. Ocak ayında yok denecek kadar az, şuan Şubat ayındayız bu ay karla gelen yağmur çiftçinin yüzünü güldürdü. Tabi bu yeterli değil. Aslında ciddi bir kuraklıkla karşı karşıyayız ve kuraklık felakettir. Kuraklık senelerinde çiftçimiz zarar ediyor. Sizin aracılığınızla da bir kez daha çiftçilerimize hatırlatmak istiyoruz. Lütfen özellikle kuru arazilerde tarım yapan çiftçilerimiz tarım sigortalarını yaptırsınlar. Bu sigorta yapılmaz ise kuraklık gerçekleşirse geçmiş olsun derler. Ne yazık ki devletimiz çiftçiye bu konuda eskisi gibi destek veremiyor.”
Başkan İskenderoğlu, ABD’deki gibi ülkemizde de Kuraklık Eylem Planı ve öngörülebilirlik açısında stratejik planlara ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.
“STRATEJİK OLARAK BİR YOL HARİTASI ÇİZMESİ GEREKİYOR”
Böylece çiftçinin kuraklıktan daha az etkileneceğini ifade eden İskenderoğlu, “Çiftçilerimizin odalarımız ve hükümetimizin toplu olarak kuraklıkla mücadele etmesi gerekiyor. Bana göre Kuraklık Eylem Planı ve stratejik bu plan bir periyoda dönüştürülmeli. Amerikan Meteoroloji Ajansı önümüzdeki 10 yıllık veri öngörüsünde bulunuyor. En azından bir strateji belirliyorlar. İyi kötü bir yol haritası çiziyorlar. Ne yazık ki bu bizde yok. Kuraklık çat kapı geldiğinde çiftçi feryat eder, bankaya borcum var der. Sonra gider traktörünü, evini, arabasını satar borcunu ödemek için. Hükümetimizin kuraklık eylem planıyla ilgili önemli adımlar atması lazım. Stratejik olarak bir yol haritası çizmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.
İskenderoğlu, son yağışların kısa süreli bir rahatlama oluşturduğunu ancak kuraklık tehlikesinin henüz devam ettiğini açıklamasını şöyle sürdürdü:
“ÇİFTÇİMİZİN 800 MİLYAR BORCU VAR”
“Son günlerde Sibirya üzerinden gelen soğuk havanın etkisiyle ülkemizin birçok yerinde don olayı gerçekleşiyor. Şanlıurfa ve Adıyaman’da fıstık ağaçlarında don olayından ötürü verim düşüklüğü bekleniyor. Diyarbakır ve çevresi daha çok bitkisel üretim yani arpa, buğday nohut ve mercimek ağırlıklı bir tarım gerçekleştirdiği için bu don olayından fazla etkilenmeyeceğini umuyoruz. Bitkiler şuanda uyku halinde bitkinin uyanması cemrelerin düşmesinin ardından gerçekleşir. Diyarbakır’da yağışa ihtiyaç martın 10’u ile Nisan ayı sonuna kadar ki süreçte beklenir. Bir kuraklık olmasını dilemiyoruz. Allah korusun bir kuraklık olursa çiftçimiz borcunu ödeyemez ve bir dahaki sene üretim yapamaz duruma gelir. Bölgemizdeki çiftçilerimizin Tarım Kredi Kooperatiflerine, Ziraat Bankasına 800 milyar Türk lirası borcu var. Hükümetimizin çiftçimizi kendi kaderine bırakmaması lazım. Hükümetimizin bu konuda önemli tedbirler alması lazım.”
Kaynak: Diyarbakır Söz
