AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Sait Yaz, Modern dünya da ahlaki erozyonun en büyük sebeplerinden birinin, ahlaki değerleri bireysel tercihlere indirgenmesine bağlarken, “Günümüz dünyasında ahlaki değerlerin zayıflaması, bireysel ve toplumsal yaşamda derin krizlere yol açmaktadır” dedi.
Meclis Genel Kurulunda görüşülen Diyanet İşleri Başkanlığının 2025 Bütçesi üzerine AK Parti Grubu adına söz alan Diyarbakır Milletvekili Yaz, Diyanet İşleri Başkanlığının İslam dininin inançları, ibadet ve ahlak esaslarıyla ilgili işleri yürütmek, din konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek üzere sorumlu olduğunu hatırlamak, şöyle dedi;
İMAN, İBADET, AHLAK
“İman insanın bedeni, ibadet onun libası ise ahlak da onun ruhudur. İmansız bir ahlak sahibini azaptan kurtaramadığı gibi ahlaksız bir iman da kurtuluşa vesile olamaz. Kur'an'ın "Şüphesiz ki Allah adaleti, iyiliği ve yakınlara yardım etmeyi emreder. Hayasızlığı, kötülüğü ve haddi aşmayı da yasaklıyor." ayeti ahlaki değerlerin insanlık için evrensel bir ilke olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. İslam'ın ahlak anlayışı, bireyin hem kendisiyle hem çevresiyle hem de Rabb'iyle olan ilişkilerini düzenlemektedir. Efendimiz'in "Ben güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim." sözü de din ve diyanetin temel misyonu, güzel ahlakı inşa etmek olduğunu açıkça göstermektedir.”
Din her şeyden önce bireyde bir vicdan inşa ederek toplumun maneviyatını güzelleştirmeye çalışan en büyük değer olduğunu belirten Yaz konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Ahlakın kaynağı, bireyin Allah'a olan bağlılığı ve insanlara karşı sorumluluk bilincidir. Yeryüzünde hiçbir insanın, imansız ve ahlaksız olarak sağlıklı bir ruh hâline sahip olması mümkün değildir. Ahlak, iyi ve kötü arasındaki ayrımı yapan, bireylerin ve toplumların yaşamında rehberlik eden evrensel ilkeler bütünüdür. Bunlar, insanın yaratılışında var olan fıtri değerlerdir. Doğru sözlülük, güler yüzlülük, yardımseverlik, adalet, merhamet, sabır ve şükür gibi değerler Allah tarafından insanın doğasına yerleştirilmiş manevi kodlardır. Ancak bu kodların kendisi tarafından harekete geçirilmesi ve yaşatılması onun kaderi sayılır. Yani kişinin kaderi, onun iradesine ve toplumun ortak çabasına bağlanmıştır, cebir yoktur”
MODERN DÜNYA VE TEKNOLOİ
“Bugün modern dünya teknolojik ve bilimsel açıdan büyük ilerlemeler kaydetmiş olsa da ahlaki değerlerin aşılması tehlikesiyle karşı karşıyadır” diyen Yaz, “Savaşlar, adaletsizlikler, çevre kirliliği, gelir dağılımındaki uçurum ve aile kurumunun zayıflaması gibi sorunların temelinde ahlaki zafiyetler yatmaktadır” dedi. Ahlak olmadan insanlığın yeryüzündeki varlığı anlamını yitireceği gibi, birey, kendi elleriyle inşa ettiği modernitenin karanlığına mahkum olmaktan kendini kurtaramayacağını ifade eden yaz, şöyle dedi;
AHLAKI ZAYIFLIK, ÇÖKERTİYOR
“Günümüz dünyasında ahlaki değerlerin zayıflaması, bireysel ve toplumsal yaşamda derin krizlere yol açmaktadır. Fertlerin haz ve tüketim odaklı bir yaşam tarzını benimsemesi, aile yapısının zayıflaması, manevi bağların kopması gibi sorunlar, insanlığın en büyük sınavlarından bazılarıdır. Modern dünya da ahlaki erozyonun en büyük sebeplerinden biri, ahlaki değerlerin bireysel tercihlere indirgenmesi ve ortak bir vicdan anlayışının kaybolmasıdır. Herkesin kendi doğrularını oluşturduğu bir dünyada toplumsal barış ve dayanışma zarar görmektedir. Bu durum ahlakın sadece bireysel bir mesele değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluk olduğunu ortaya koymaktadır. İşte, Diyanet İşleri Başkanlığı yurt içinde ve yurt dışında internet ortamı ve dijital mecralarla özünden koparılmış neslimizin manevi değerlerine dönmesi, vatanına ve milletine faydalı birer unsur hâline getirilmesi için gece gündüz emek sarf etmektedir. Diyanetin maddi, manevi tüm imkânlarıyla modern dünyanın bu krizine bir çözüm bulmaya çalıştığını söylemek isterim.”
AHLAKİ DEĞERLERİN İNŞAASI
“Din toplumda ahlaki değerlerin yeniden inşası için aşağıdaki ilkeleri dikkatimize sunmaktadır” diyen Milletvekili Yaz, sözlerini şöyle tamamladı:
“Aile kurumunun güçlendirilmesi: Bireyde ahlaki değerlerin oluşturulması aileyle başlar. Aile sadece bir yapı değil, aynı zamanda manevi değerlerin aktarıldığı kutsal bir mekândır.
Eğitimde ahlakın öncelenmesi: Eğitim sistemi ahlaki değerleri temel alan bir yaklaşımı benimsemelidir. Bilimsel bilgi ne kadar gerekliyse manevi değerler de o kadar önemlidir.
Toplumsal dayanışma ve adalet: Din toplumsal adaletsizliği bir ahlak sorunu olarak görür. "Müminler kardeştir." düsturu gereği zengin ile fakir arasındaki uçurumu azaltmak, dayanışmayı artırmak toplumu ahlaki değerler üzerine inşa etmekle mümkündür.
Manevi rehberlikle bilinçlenme: İnsanların sadece maddi değil, manevi ihtiyaçlarına da cevap verilmelidir. O noktada dinî rehberlik ahlaki değerlerin yaşatılmasında çok önemli bir role sahiptir. Nasıl ki akıl bedende var olan ve insanı hayvandan ayıran bir idrak mekanizması ise ahlak da onun kalbidir. Sonuç olarak, ahlaklıysanız, ahlaklıysak o hâlde varız diyorum.”
HABER MERKEZİ
Kaynak: Diyarbakır Söz