SENA’YA NE OLDU?

Dicle Üniversitesi Öğrencisi Nur Sena Düzgün soruşturması hangi aşamada.

SENA’YA NE OLDU?

Üniversite kampüsünde ağaca asılı şekilde ölü bulunan Üniversite Öğrencisi Nur Sena Düzgün’ün ATK raporu tamamlandı. Soruşturma sürüyor.

Diyarbakır Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Nur Sena Düzgü öğrencisi Nur Sena Düzgün’ün ölümüne ilişkin Adli Tıp raporu tamamlandı.

Raporda, “Ölümün dış etkenlerden kaynaklanmadığı, alkol, uyuşturucu veya uyarıcı maddeye rastlanmamıştır. Ölüm, ası ve buna bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiştir" denildi.

Avukatı Zeynep Sena Ayrancı, sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada, raporun detaylarını açıklarken, soruşturma devam ediyor.

Diyarbakır Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencisi Nur Sena Düzgün, 27 Mayıs'ta Onkoloji Hastanesi bahçesinde bir ağaca asılı halde bulunmuştu. Düzgün'ün ölümünün ardından geride bıraktığı notta, fakültede görev yapan bir araştırma görevlisinin isminin geçmesi kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı. Olay sonrası Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Dicle Üniversitesi ilgili araştırma görevlisi hakkında idari soruşturma başlatmıştı. Düzgün'ün ölümüne ilişkin Adli Tıp Kurumu (ATK) raporu tamamlandı.

DIŞ ETKEN TESPİTİ YOK

Avukatı Zeynep Sena Ayrancı, sosyal medya hesabından yaptığı yazılı açıklamada, raporun detaylarını paylaştı. Ayrancı açıklamasında şunları kaydetti: "Müvekkilim 21 yaşındaki Nur Sena Düzgün, 26 Mayıs 2025 tarihinde hayatını kaybetmiştir. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine Diyarbakır Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan otopsi ve inceleme raporu tamamlanmıştır. Adli Tıp raporuna göre: Ölümüne yol açacak herhangi bir travmatik bulguya rastlanmamıştır. Ölümün dış etkenlerden kaynaklanmadığı tespit edilmiştir. Kan ve mide içeriğinde alkol bulunmamaktadır. Toksikolojik incelemelerde uyuşturucu veya uyarıcı maddeye rastlanmamıştır. Ölüm, ası ve buna bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiştir."

SORUŞTURMA DEVAM DEVAM EDİYOR

Nur Sena'nın ölümü, ailesi ve yakın çevresi için tarifsiz bir acı olduğunu belirten Ayrancı, "Bu kayıp, yalnızca bir dava konusu değil, bir yaşam hakkının elden gidişidir. Soruşturma süreci, müvekkilimizin haklarının korunması ve adli sürecin titizlikle yürütülmesi amacıyla devam etmektedir" dedi.

SENA’NIN BIRAKTIĞI NOT

Olay yerine polis ekiplerinin yaptığı çalışmada, Sena'nın kişisel eşyaları ve bir deftere yazılmış not bulunmuştu. Notunda, aynı bölümde görev yapan araştırma görevlisi Ahmet P.'yi işaret eden Sena, "2 gündür yemek yemedim. Şimdi acıktığımı fark ettim. Bari ölmeden bir ciğer yeseydim. Canım elma ve karpuz çekiyor. Bir de salatalık. Telefonun taksitini F.Z. hocaya muhakkak verin. Ödeyin bitsin. Hatta telefonu satın, kalanı ödersiniz. Ardımda bıraktığım tek borç bu oldu. Bilseydim bunu da bırakmazdım, özür dilerim. İp boyumda uzun kaldı, yetişebilmek için kozalak topladım, üstüne bastım, çöktü. Tezek topladım, o da çöktü ama hallettim. Ölüyorum bu defa. Bütün elbiselerimi yardım kuruluşlarına verin. Kitaplarımı üniversiteye, oyuncaklarımı yuvaya, balığımı Ahmet'e. Benden hiçbir şey kalmasın bu dünyada. Mezarımda tek bir çiçek dahi istemiyorum. Mezar taşım dahi olmasın. Hiç kimse 5 dakikadan fazla kalmasın mezarımın başında. Ağlamak isteyen evine gitsin, annem de dahil. Ve asıl mesele Ahmet. Ahmet, asla mezarıma gelmesin. Telefon şifrem 144650, ne yapıyorsanız yapın" demişti.

GÖREVİNDEN UZAKLAŞTIRILDI

İddialar üzerine Ahmet P., ifadesine başvurulması için emniyete götürüldü. İfadesinin ardından Ahmet P., serbest bırakıldı. O dönemde, Ahmet P. hakkında Dicle Üniversitesi tarafından idari soruşturma başlatıldı. Ahmet P.'nin görevinden uzaklaştırıldığı belirtilmişti. Ancak Ahmet P’yle ilgili son durumun ne olduğu ise bilinmiyor.

Kaynak: Diyarbakır Söz