Gözler TBMM'de, vatandaş atılacak adımları bekliyor

MHP Lideri Bahçeli'nin Terörsüz Türkiye hedefinde sıradaki aşamanın TBMM'deki bütün partilerin temsil edildiği komisyon kurulması önerisi, Diyarbakır'daki vatandaşlarda heyecan ve umut yarattı.

Gözler TBMM'de, vatandaş atılacak adımları bekliyor

Terörsüz Türkiye projesinin silahsızlanma ayağının sorunsuz sağlanmasının ardından gözler Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) kitlendi. Süreci başlatan isim olarak tarihe geçen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin önceki gün yaptığı yazılı açıklama bölgede olumlu karşılandı.

Söz Haber, Bahçeli'nin yazılı açıklaması sonrası atılması muhtemel adımları  vatandaşa sordu. Bahçeli'nin açıklamalarını çok olumlu olarak değerlendiren Diyarbakırlılar, ana dilde eğitim, kayyum uygulamasına son verilmesi ve genel af ilan edilmesi gibi önerilerin tartışılması gerektiğini söyledi.

İşte vatandaşın gözünden atılması gereken adımlar;

Yahya İnalhan

"BARIŞ SAĞLANIRSA KÖYÜME DÖNMEK, ÖZGÜR KALMAK İSTERDİM"

Vatandaş olarak çözüm sürecini desteklediğimi belirtmek istiyorum. İki tarafında karşılıklı çözüm istemesi barışı getirir. Barış gelirse bizde haklarımıza kavuşuruz. Ben kürdüm uzun yıllar önce köyümüzdeki evimizden sürgün edildik ve hala özlemini yaşıyoruz. Köydeki arazimiz öyle boş boş duruyor. Vakti zamanında evimizi yaktılar o çimenlerin yeşili o bahçelerimiz yalancı cennet gibiydi, çok özlüyorum ve yeniden dönmek isterdim. Dayak yiye yiye buraya geldik. İşte barış sağlanırsa köyümüze dönmek, özgür kalmak isterdim. Ana dilimiz Kürtçe bize de dilimizle ilgili haklar verilmeli.

Remzi Çiçek

"BAHÇELİ ADIM ATTI SIRA HÜKÜMETİN ATACAĞI ADIMLARDA"

Ben barış ve huzur istiyorum. Barış süreci başladı ama biz yine burada her gün jetlerin seslerinden uyuyamıyoruz. Dolayısıyla bu ne biçim barış sürecidir diyoruz. Barış denildiği zaman iki tarafında ortak bir payda da buluşması gerekiyor.Durum böyle olunca tabi ki bize güven vermiyorlar. Elbette olursa her şey çok güzel olur, bu ülke küçümsenecek bir ülke değil bambaşka güzelliklerle dolu bir ülkeye sahibiz. İyi niyetli adımlar atılırsa ülkemiz kalkınır. Biz bu ülkede hepimiz kardeşiz ve kardeşçe yaşamak istiyoruz. Kardeşliğimizi bozup aramıza nifak soktular, buraya yatırım yapmadılar bütün yatırımlar batıda yapıldı gençlerimiz hep işsiz. Her şey birden olmaz ama bir ışık göstermeleri lazım. Biz şimdiye kadar Devlet Bahçeliyi yanlış tanıdık. Bakın Bahçeli çıkıp adım attı şimdi sıra hükümetin atacağı adımlarda.

Bayram Korkutan

"EĞER BİR ÇÖZÜM SÜRECİ OLSAYDI HALA BELEDİYELERE KAYYUMLAR ATANMAZDI"

Açıkçası ben bu sürece inanmıyorum. Çünkü geçen defa da çözüm süreci başlatıldı hepimiz umutlandık ama yine sekteye uğradı. Bazı adımlar atılmalı örneğin Selahattin Demirtaş hala cezaevinde tutuklu bulunuyor,onun bırakılması gerekiyor. Eğer bir çözüm süreci olsaydı hala belediyelere kayyumlar atanmazdı, çatışmalar hala devam etmezdi. Duyuyoruz jetler hala uçuş yapıyorlar. Cezaevlerindeki mahkumları çıkarmalarını, kayyumların gelmemelerini istiyoruz. Eğer bu adımlar atılırsa çözüm sürecinin ciddiyetine inanırız. Bahçeli bir şeyler yapıyor ama devamı gelmiyor.

Adem Kastarlı

"İLK ADIM HASTA TUTSAKLAR VAR BUNLAR İÇİN BİR ÇÖZÜM BULUNMALI BU GÜZEL BİR ADIM OLUR"

Hem Kürtler hem de Türkler için gerçekten önemli bir süreç, destekliyoruz ve devamının gelmesini bekliyoruz. Çatışmaların sona erdiği yeni bir döneme başlangıç yapıyoruz, kimin elinden ne geliyorsa katkı sunmalı. Herkes ağzından çıkan cümlelere dikkat edip barış dilini kullanmalı. İlk adım hasta tutsaklar var bunlar için bir çözüm bulunmalı bu güzel bir adım olur. Sonra eve dönüş projesi başlatılmalı. Bütün bunlar güzel adımlardır, çünkü barış yapılıyor sonuçta. Barışın manası büyüktür bu açıdan bölgede bunu destekliyor.

Tarık Tok

"YÖNETİCİLERİMİZ DAHA ÖNCESİNDE İLERİ ADIMLAR ATMAYARAK BİZİ BUGÜNLERE GETİRDİLER"

Çözüm sürecini başlatanlara öncelikle teşekkür ediyorum. Ülkemizin önemli bir ülke olduğu gerçeği asla yabana atılmamalı. Ama yöneticilerimiz daha öncesinde ileri adımlar atmayarak bizi bugünlere getirdiler. Halk ana dilinde eğitim ve kendi kültürünü yaşamak istiyor dolayısıyla bu bir halk mücadelesidir. Ve var olan bir Kürt halkının azınlık bir halk olmadığı bilinmelidir. Hangi aşamaya gelinirse gelinsin bir barışa ihtiyaç duyulduğu ortadadır. Kürtleri yok sayarak rencide ederek bir yere varılamaz. Eğer gerçekten ülkenin kalkınması isteniyorsa el uzatılmalı. Kürtlerde bu ülkenin yerlisi ve Türklerle birbirimizi kardeş olarak kabul ediyoruz.

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler