Çözüm acının Yaşandığı yerdir

Meclisteki komisyonda Diyarbakır anneleri konuştu;

Çözüm acının Yaşandığı yerdir

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunda Diyarbakır’da “evlat nöbeti” tutan aileler konuştu.  Diyarbakır annelerinden Ayşegül Biçer “Lütfen Diyarbakır'a gelin, çadırımıza oturun, bizimle bir bardak çay için, oradaki annelerin gözlerine bakın, o gözler size her şeyi anlatacak. Çözüm süreci, masa başında imzalarla değil, acının yaşandığı yerde halkın yanında güçlenir. Biz o acının tam ortasındayız"

Diyarbakır anneleri, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun toplantısında talep ve görüşlerini dile getirdi.

TBMM'de "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında toplandı.

CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer, toplantıda, komisyonun sadece silahsızlanma ve dar düzenlemeler üzerinde yoğunlaşmaması gerektiğini belirtti.

Çatışmaların son bulmasının tek başına barışı sağlamayacağını ifade eden Özer, "Barış, toplum dahil edilerek, genel bir demokratikleşme, hukuk ve adalet düzeniyle sağlanır. Bu sonucu sağlayacak şey, topyekun bir demokratikleşme zeminini bu komisyonda tesis etmektir." dedi.

Özer, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk soruşturmasına tepki göstererek, "Seçilmiş iradeyi gözaltına aldıktan sonra demokrasinin, birliğin, kardeşliğin, barışın konuşulmasını ummak akılla alay etmektir. Ülkemizde iç barışı sağlayamadan, düşman hukukunu bitirmeden, siyasi hesaplarla kurulan oyunlardan vazgeçmeden bu komisyonda dillendirilen dışarıya karşı güçlü Türkiye'yi, iç cephe tahkimatını nasıl inşa edeceğiz ve nasıl koruyacağız?" diye konuştu.

DİYARBAKIR ANNELERİ

Diyarbakır annelerinden Bedriye Uslu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye teşekkür etti. Şehit annelerini kalbiyle selamladığını belirten Uslu, oğlu için geldiğini söyledi. Çocuklarının kayıp olduğunu dile getiren Uslu, "Türkiye bayrağı hepimize yeterli. Geri dönsünler bayrağın altına." dedi.

Süleyman Aydın, oğlunun 10 yıl önce PKK'ya katıldığını belirterek, "10 yıldır oğlumun ölü mü diri mi olduğunu bilmiyorum. Biz evlatlarımızı istiyoruz." ifadesini kullandı.

Aydın, 15 yaşında kandırılarak götürülen oğlu Özkan Aydın'dan 10 yıldır haber alamadığını, evlat nöbetinde olduklarını dile getirerek, "Bizim çocuklarımızın öğrencilik yapması gerekiyordu ama maalesef dağa kaçırıldılar. 6 yıldır nöbet tutuyoruz, kar, kış, pandemi dinlemeden mücadele ettik." diye konuştu.

Oğlunu almak için Lice kırsalına gittiğini ve örgüt tarafından "evladın elimizde ama vermiyoruz" denildiğini söyleyen Aydın, "Böyle bir şey olabilir mi?" dedi.

PKK’NIN SİLAH BIRAKMASI

Terör örgütünün silah bırakmasına dair gelişmelerin kendilerinde umut oluşturduğunu belirten Aydın, şunları ifade etti:

"Biz evlatlarımızı istiyoruz, evlatlarımızı terör örgütü PKK'ya büyütmedik. Evlatlarımızı versinler. Terörsüz Türkiye'yi başlatan başta Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Devlet Bahçeli'ye ve siz değerli tüm milletvekillerimize çok çok teşekkür ediyoruz. Bizim umudumuz şu an sizsiniz. Yani sizden rica ediyoruz. Diyarbakır annelerini evlatlarına kavuşturun. 300-400'den fazla anne ve babalar olarak biz hepimiz terör mağduruyuz. Biz evlatlarımızı istiyoruz. Bir baba olarak buradan hepinize sesleniyorum. Sizin evlatlarınız bir saat gelmezse ne yaparsınız? Ben bundan eminim ki kıyameti koparırsınız. Ama ben 10 yıldır evladımdan ayrıyım. Hiçbir zaman evladımla görüşemedim. Eylem yaptığımız için, evladımı istediğim için zaman zaman evladımın ölümünü paylaşıyorlar. Silah zoruyla evladımı konuşturuyorlar. Evladım diyor ki 'ben anne babamı istemiyorum'. Hangi evlat anne babasını istemez? Yani zaman zaman terör örgütü PKK evladımın paylaşımını yapıyorlar. 'Özkan Aydın 2017'de ölmüş' diyorlar. O zaman cenazemi verin bana? Ben Kürt değil miyim? Ben de Kürt'üm. 'Kürt için mücadele ediyoruz' diyorsunuz, Kürtlere karşı cephe alıyorsunuz. Bir Kürt baba olarak evladımın cenazesini verin. En azından bir mezarı olsun."

EVLATLARI KAÇIRILANLAR

Aydın, "Evladımın kaçırılmasından sonra eşim ilaç tedavisi görüyor, yarım insan oldu. Ne hakları var bize bu zulmü yaşatmaya?" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür eden Aydın, "Allah razı olsun, bu mücadelede 62 evladımız kurtarıldı. Sizden ricamız, bundan sonra yapılacak teslimlerde önceliğin bizim evlatlarımıza verilmesi. Çocuklarımız gelsin, ceza almasınlar, bir komisyon kurulsun. Biz evlatlarımızı istiyoruz, başka bir şey istemiyoruz." ifadesini kullandı.

SİLAH BIRAKMAK YETMEZ

Diyarbakır annelerinden Ayşegül Biçer, 2 bin 178 gündür nöbet tuttuklarını, nöbetteki aile sayısının 384 olduğunu belirterek, tek bir kurşun sıkmadan anne yüreğiyle yapılan mücadele ve kolluk kuvvetlerinin çabasıyla 62 ailenin evladına kavuştuğunu söyledi.

Biçer, oğlu Mustafa'nın 16 yaşındayken elinden alındığını, 2 yıl boyunca Diyarbakır'da HDP İl Başkanlığı önünde nöbette olduğunu anlattı. Biçer, oğlu Mustafa'nın güvenlik güçlerine teslim olduğunu ve evine döndüğünü ifade etti.

Evlat nöbetinde olan annelerin yıllardır dinmeyen acısının sona ermesi gerektiğini vurgulayan Biçer, şunları kaydetti:

DİYARBAKIR’A DAVET ETTİ

"Silah bırakmak yetmez. Zorla ya da kandırılarak götürülen masum gençlerin ailelerine dönmesine izin verilmelidir. Bu gençler arasında engelli, hasta, yaralı, zayıf olanlar da var. Biz terör örgütünden sadece silah bırakmasını değil, aynı zamanda insani dönüş yapmasını bekliyoruz. Eğer samimiyet varsa, bu Kürt annelerinin kandırılarak götürülen evlatları geri gönderilmeli. Anneler bekliyor, ocaklar yanıyor, gözler yollarda. Buradan siz kıymetli komisyon üyelerine de özel bir davetim var. Lütfen Diyarbakır'a gelin, çadırımıza oturun, bizimle bir bardak çay için, oradaki annelerin gözlerine bakın, o gözler size her şeyi anlatacak. Raporlardan öğrenemeyeceğiniz şeyleri orada göreceksiniz.

Çözüm süreci, masa başında imzalarla değil, acının yaşandığı yerde halkın yanında güçlenir. Biz o acının tam ortasındayız. Buradan tüm vicdan sahiplerine sesleniyorum, evlatlarımızı geri verin, onları siyasetin, ideoloji ve silahların malzemesi yapmayın. Evlatlarımız, bu ülkenin geleceğidir. Evlatlarımız hayallerine kavuşsun istiyoruz. Değerli komisyon üyelerimizden ricamızdır, öncelik Diyarbakır annelerinin olsun. 7 yıldır orada mücadele eden kahraman annelerimizin evlatları öncelikli olsun istiyoruz."

Kurtulmuş, Komisyonun bugün saat 14.00'te beşinci toplantısını yapacağını belirterek, "Bu toplantının birinci bölümünde Cumartesi Anneleri ile Barış Annelerini, ikinci bölümünde ise İnsan Hakları Derneği, İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği, Tahir Elçi İnsan Hakları Vakfı ile İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfını dinleyeceğiz." diyerek toplantıyı bitirdi.

Kaynak: Diyarbakır Söz