"Amaç bilim değil, kâr elde etmektir!”

Dicle Üniversitesi, “klinik araştırması” adı altında bir ilaç firmasıyla yaptığı protokol tepki çekti. Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Ülgen, “Amaç bilim değil, kârr elde etmektir” diyerek, eleştirdi.

Rektör Prof. Dr. Kamuran Eronat’ın AstraZeneca ilaç firmasıyla yaptığı “klinik araştırma protokolu” akademik ve bilimsel yönde tartışma konusu oldu. Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Veysi Ülgen, yapılan protokole tepki gösterek şöyle dedi; "Bunun yolu ticaret değil, kendi akademik gücünü geliştirmektir. İlaç şirketlerinin amacı bilim değil, kâr elde etmektir. Sağlıkta ticarileşmeye son verilmelidir" 

Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Veysi Ülgen, Dicle Üniversitesinin bir ilaç firmasıyla klinik araştırma adı altında protokol yapmasını eleştirerek, "Dicle Üniversitesi bilimsel üretimde geri durumda. Bunun yolu ticaret değil, kendi akademik gücünü geliştirmektir. İlaç şirketlerinin amacı bilim değil, kâr elde etmektir. Sağlıkta ticarileşmeye son verilmelidir" dedi.

KOVİD AŞISI ÜRETEN FİRMAYLA PROTOKOL

Geçtiğimiz hafta Dicle Üniversitesi tarafından yapılan açıklamada, Tıp Fakültesinde klinik araştırmaların geliştirilmesi gerekçesiyle üniversite yönetimince, ilaç sektörünün öncü şirketleri arasında bulunan AstraZeneca adlı firmayla özel bir protokol imzalandığı duyuruldu.

PROTOKOL STRATEJİKMİŞ!

Stratejik ortaklık olarak duyurusu yapılan protokolde, onkoloji, kardiyovasküler, solunum yolu hastalıkları klinik çalışmaları için fizibilite sürecinden başlanarak klinik çalışma sayısının artırılması ve daha fazla hastaya ulaşılmasının hedeflendiği kaydedildi.

16 KLİNİK ÇALIŞMA YAPACAKLAR

Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamuran Eronat ile AstraZeneca Türkiye Medikal Medikal Direktör Dr. Deniz Ertürk Erem tarafından imzalanan protokolle, bu yıl 3 yeni onkoloji ve 1 solunum yolu hastalığı çalışmasının daha başlatılması planlandığı, bu araştırmalar ile AstraZeneca Türkiye'nin bu hastanede yürüteceği onkoloji ve solunum yolu hastalığı klinik çalışma sayısı 16'ya yükseleceği aktarıldı.

PROTOKOLE TEPKİ GECİKMEDİ

Protokol anlaşmasına sağlık camiasında etik açıdan bir takım kuşkulara neden olurken, Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Ülgen, Söz Haber'e konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Ülgen, Dicle Üniversitesi gibi köklü bir kuruluşun bilim geliştirme noktasında sürekli geri kaldığına dikkati çekerek, uluslararası ilaç şirketleriyle anlaşma yapılmasına karşı olduklarını söyledi.

"BİLİM YAPMANIN YOLU BELLİ?”

Üniversitenin kendi öğretim görevlileriyle bilim üretmesi gerektiğine vurgu yapan Dr. Ülgen, "Dicle Üniversitesinin bilimsel olarak, geri kaldığı gerçeği var. Bunu ben değil istatistikler söylüyor. Dicle Üniversitesi araştırma yapma, veri bulma ve bilim insanı yetiştirme noktasında çok geri bir durumda. Ortadoğu bölgesinde bir tarihi ve geçmişi bulunan bu üniversitenin yakışmayan bir seviyede. Dicle Üniversitesinin bilimsel çalışmalarını yükseltmek gerekiyor. Bunun yolu ticaretle değil, bir ilaç firmasıyla çalışmak olmamalı. Sağlıkta ticarileşmeye son verilmelidir. Bunun yolu üniversitenin kendisindedir. Kendi bilim insanlarıyla, hocalarıyla, asistanlarıyla, öğrencisiyle el birliğiyle geliştirmektir. Türkiye'de üniversitelerde, ne yazık ki para kazanma ön planda. Öğretim görevlilerini ücreti düşük. Üniversitelerde, mesai dışı ödeme denen bir uygulama var. Bu uygulama, mesai içine sarkıyor ve doğal olarak bilimsel eğitimi engelliyor. Burada bir bilimsel eğitim sıkıntısı var. Bilimsel eğitimi geliştirmek istiyorlarsa, öğretim görevlilerinin mesleki özlük haklarının iyileştirilmeli, mesai dışı ödeme denen bir uygulamaya son verilmeli. Hocaların, bilim insanlarının  yeri üniversitelerdir. Bilimsel araştırma yapmaktır, asistan ve öğrenci yetiştirmektir" dedi.

Astra Zeneca firmasının bir uluslararası tekel olduğunu dile getiren Dr. Ülgen, şunları kaydetti:

"PROPAGANDA VE REKLAM AMACI VAR"

"Üniversite gelişme kaydetmek istiyorsa, kendi öz dinamiklerini geliştirmelidir, öğrencilerin önünü açmaktır. Onları ders çalışan bir robot olmaktan çıkarmaktır. Sınıfların kapasitelerini arttırmaktır. Dicle Üniversitesinde hala eski sınıflarda çok fazla öğrenci ders alıyor. Çok sayıda öğrenci uzaktan ders alıyor ve okula gelmiyor. Öğrenci hasta başında eğitim görmelidir. Hasta başında bir hoca 80-90 öğrenciye nasıl ders versin? Bu şekilde bilim nasıl gelişsin? Bu yol dururken, gidip bir ilaç firmasıyla, uluslararası bir tekel ile anlaşma yapıp, burada bilimsel gelişme sağlayacağız demek doğru değildir. Bunun adı ticarettir. Ticaretle bilim olmaz. Biz ilaç, aşı üreten şirketlerin gerçek amacının ticaret olduğunu söylüyoruz. Bunların gerçek amacı bilim geliştirmek değildir. Buna kendi çıkarları için kar etmek için başvururlar. Dünyadaki büyük ilaç tekellerinin derdi ilaç satmaktır. Bu anlamda biz, Astra Zeneca firmasının bir uluslararası tekel olduğunu söylüyoruz ve bunlarla yapılan anlaşmayı doğru bulmuyoruz. Diyarbakır Tabip Odası olarak, sağlık kuruluşlarının, şirketlerle  işbirliği yapmasını doğru bulmuyoruz. Bunun eğitime katkı sunmayacağını söylüyoruz. Burada kar amacı, propaganda ve reklam amacı var."

Kaynak: Diyarbakır Söz